Geçmiş yada Gelecek
Ben yada Biz
Birey yada Grup
Otokrat yada Demokrat
Ay Düğümlerinin iki kutupsal oluşturduğu aksın güçlü manyetik alanı içinde hareket ediyor olan Mars;
ilkelerin arasında verilen savaşın mücadelesini yansıtmakta.
Mars/Gad (Güney Ay Düğümü Kavuşumu) / Uranüs Karesi
Mars, 16 Mayıs 2018 gününden bu yana Kova burcu ilerleyişini sürdürmekte. Yaklaşık iki yılda bir gerçekleşen Mars’ın retro hareketi ile birlikte uzunca bir süreyi kapsamakta olan Kova Burcu ilerleyişi esnasında gezegen yine bu burçta yolculuğunu sürdüren Güney Ay Düğümü (GAD) ile kavuşum yapmakta. İlk kavuşumunu 14 Haziran günü gerçekleştiren Mars, şimdi 18 Temmuz Çarşamba günü ve 22 Eylül Cumartesi günü GAD ile kavuşumunu tekrarlıyor olacak.
Mars, Kuzey Ay Düğümü ve Güney Ay Düğümünün oluşturduğu kutupsal aksı harekete geçiren bu ilerleyişi sırasında oldukça önemli bir etki daha almakta. Bu etki, Mars ile Uranüs’ün aralarındaki döngünün son kare açısının gerçekleştirilecek olması. İki gezegenin oluşturdukları açı; çatışmacı, mücadeleci, savunmacı, direnç yaratır türde bir görünümün ortaya çıkmasına olanak veriyor. 16 Mayıs, Mars ve Uranüs arasındaki bu açının ilk kesinleşmiş tarihiydi. Açı, iki gezegenin retro hareketleri dolayısıyla kendini 2 Ağustos, 19 Eylül günleri tekrarlıyor olacak ve döngü 13 Şubat 2019 günü Koç burcunda iki gezegenin kavuşumları ile son bulacak.
Tüm bunlar Mars’ın kendine özgü aksiyona dönük ifade tarzının KAD/GAD aksı üzerinde yoğunlaşan etkisinin ortaya çıkaracak olduğu aktifliği, hareket anlayışını, Uranüs’ün sıradışı, özgürlükçü, dayatılan düzene karşı çıkan hareket etme modelini gerçekleştirmekte olacağını göstermekte. İçinde bulunduğumuz sürecin enerjisini oluşturan bu gösterge önümüzdeki günlerinde ne yönde enerjiler taşımakta olacağını ele vermekte. Vermiş olduğum tarihler etkinin en fazla açığa çıkacağı günler olmakla birlikte geniş zamana yayılan etkiler olduğunu söyleyebiliriz.
Mars’ın Kova Burcu ilerleyişinde, reformist, yenilikçi, devrimci ve bütünsel bakış açısı, toplumsal, grupsal alanlarda etkin olma, efor sarfetme özelliği getirir. Mars, temel prensip olarak hayatta kalma dürtüsü, varolma enerjisi, kendini ortaya koyma, isteklerine, arzularına ulaşma güdüsünün yönetici gezegenidir. Kova burcunun eşitlikçilik ilkesini, özgürlük, bağımsızlık anlayışını taşır. İlerici fikirler ve insan merkezli idealler ile şekillenen enerjilere sahiptir. Bu enerjiler ile hareket edecek olan Mars, Kova burcunda iken gerek kişisel, gerek toplumsal boyutta reformsal aktivitelerin, hareketlerin, otorite ve düzene karşı çıkış mücadelelerinin varlığının işaretçisi.
Ve şimdi Ay Düğümlerinin iki kutup oluşturduğu aksın güçlü manyetik alanı içinde hareket ediyor olan Mars,
Geçmiş yada Gelecek
Ben yada Biz
Birey yada Grup
Otokrat yada Demokrat
ilkelerinin arasında verilen büyük bir savaşın mücadelesini yansıtmakta.
Gerek kişisel olarak kendi bünyemizde psikolojik düzeyde bu ilkelerin oluşturduğu çatışmaları hissediyor olabilir ve çevremizde gelişen olayların bizi bu içsel çatışmaya sürükleyen boyutlar taşımakta olduğunu fark ediyor olabiliz. Benzer etkilerin aynı nitelikleri taşır şekilde gerekse toplumsal olayları, gelişmekte olan gündemleri ve toplumsal psikolojiyi de etkilemekte olduğunu görmekteyiz. İki aksın arasında oluşan karşıtlığın sabit burçlarda olduğunu ve güçlü direnişler getirdiğini biliyor olmak, oluşabilecek direncin ve gösterilecek olan gerek fiziksel gerek zihinsel enerjinin nasıl ve ne yönde işleyiş gösterebildiğini tanımlamakta.
Uranüs’ün bu görünüme taşımakta olduğu enerjiler ise kaos demek. Meydan okuyucu, her ne şekilde olursa olsun özgür olmayı, bağımsızlığını ilan etmeyi, kuralları yıkmayı, varolan düzene karşı yeni düzen getirmeyi ifade eden enerjileri ile Uranüs, Geçmiş yada Gelecek – Ben yada Biz – Birey yada Grup – Otokrat yada Demokrat ilkelerinin arasında verilen büyük bir savaşın mücadelesinin kaos yaratan global boyutsal bir tablosunu vermekte. Bana kalırsa Boğa burcunda Uranüs’ün bu tablo ile başladığı uzun soluklu yolculuğu pek tabi ki zamana yayılan etkileri ile dünya üzerinde böylesi bir tablo çizmekte olacak. Umalım ki her birimiz içsel aydınlığımıza kavuşabilecek olalım.
Dilâra B. Efeoğlu 14.07.2018