VENÜS ASLAN BURCUNDA (5 HAZİRAN- 9 EKİM 2023)

Venüs’ün Aslan burcu ilerleyişi bu yaza damgasını vuracak. Bu burçta retro (gerileme) yaparak yaz boyunca Aslan geçişini sürdürecek olan Venüs, ilişkilerden, siyasete, finans piyasalarından, sanat dünyasına değin çok alanda dikkat çeken etkilere işaret ediyor.

VENÜS ASLAN BURCUNDA (5 HAZİRAN- 9 EKİM 2023)

5 Haziran günü Aslan burcuna geçen Venüs, 9 Ekim’e kadar bu burç hareket edecek. Bu, Venüs için uzunca bir süre. 23 Temmuz’a kadar direkt ilerleyişte olacak Venüs, egolarımızı besleyecek ve özellikle değer yargılarımız ve ilişkilerimiz üzerinde motivasyonu yüksek, sıcak, dinamik, hayat dolu, kendinden emin bir bakış açısını tazeleyecek. Hayattan keyif almanın cezbedici yönü, yaşam sevincini hissetme, sevgi, ilgi, aşk, beğenilme ve takdir edilme arzusunun artışı ile Venüs Aslan geçişi baskın bir şekilde kendini gösterecek. Doğru bir şekilde hayatımıza adapte edebildiğimizde Venüs Aslan geçişinin yaratacağı enerji gerek kendimize gerek yakın ilişkilerde olduğumuz kişilere yaklaşım ve bakış tarzımızda önemseyen, özel olduğunu ya da özel olunduğunu fark ettiren, sokulgan, iyimser ve kendine güvenli bir ifade oluşturur. Bu ilişkilerde dışa dönük, samimi, içten, çekici, sevgi duygusunu dışa kolayca yansıtan bir davranış biçimi halini alır. Yanlış bir şekilde kullanımı ise, egoyu aşırı şişiren, zevk, ilgi, keyif, ihtişam, gösteriş gibi kişinin aşırı ifadeler içinde bulmasına sebep olabilir. En büyük düşmanımızın kibrimiz olmasına engel olmakta fayda var. 23 Temmuz – 4 Eylül arasında retro ilerleyişinde olan Venüs, önemli deneyimlere açık bir döneme işaret ediyor. İlişkileri güç çekişmesi ve rekabetçi bir zemine taşımanın ayrıca egosal tatmin beklentilerinin had safhaya çıkması söz konusu olabilir ki bu da her türlü ilişki, anlaşma için stres yaratır. Bir diğer yandan Haziran ayı boyunca ilişkilere yönelik alınmış kararlarda geri dönüş, yeniden gözden geçirme, içsel bakış, değer yargılarını sorgulama gibi durumlarda oluşabilir. 4 Eylül sonrasında direkt hareketini 9 Ekim’e kadar sürdürecek Venüs, önemli kararları, değişimleri anlaşmalar ve ilişkiler üzerine çok daha belirgin şekilde taşıyacak. Venüs Aslan burcu geçişi yaz dönemi boyunca politik anlamda siyaset arenası lider, yönetici kişilerinin siyasi gücünü baskın şekilde ön plana alma eğilimini gösterecek. Otoriteyi arttırma ve rekabete açık, güç gösterisi içerisinde olan durumlar sahnede ön planda olabilecek. Giyim, moda, kozmetik gibi alanlara yönelik ilginin uzun süreli artışı ve bu alanlarda dikkat çeken sunumlar, parlayan isimler daha kolay görülebilecekken, sanat dünyası yine bu yaz boyunca tüm dünya üzerinde en çok konuşulan konu halini alabilecek. Finansal anlamda abartılı fiyat artışları, yüksek sermaye ile yeni şirket kuruluşları, ortaklıklar söz konusu olabilecekken, retro tarihlerini kapsayan süreçte daha olasılığı yüksek olarak, gerek piyasalara ciddi bir müdahale olasılığı, altın ve dövize istikrar sağlama, kura müdahale yönelimli politikalar devreye girebilir.

Dilâra Efeoğlu

ASA, ISARCAP

Plüton Oğlak burcuna geri dönüyor (11 Haziran- 21 Ocak 2024)

2008 yılında Oğlak burcu geçişine başlayan Plüton, 23 Mart 2023 günü yaklaşık 15 yıllık yolculuğu sonrasında Kova burcu ilerleyişine başlamıştı. 11 Haziran günü Plüton retro hareketiyle birlikte Oğlak burcuna geri dönüyor. 21 Ocak 2024’e kadar sürecek olan Oğlak burcu yolculuğu gezegenin yeniden Kova burcu ilerleyişine başlamasıyla bir süreliğine daha son bulacak ama bizler 2024 yılında Plüton’un Oğlak burcuna bir kez daha dönüşünü deneyimleyeceğiz. 2 Eylül 2024 tarihinde kısa süreliğine de olsa yeniden Oğlak burcu ile buluşacak gezegen, 19 Kasım 2024 tarihinde uzun soluklu Kova burcu yolculuğuna yeniden başlayacak.
Plüton’un Oğlak burcu geçişi sürecinde Oğlak burcunun temsil ettiği disiplin, güç, yönetim, en küçük sistemden en büyük sistem olan devlet yönetimine kadar, iş hayatı da dair birçok kurum ve kuruluşta köklü ve kalıcı değişimlerin yaşanması, düzenlerin kurulması en görülebilecek etkilerden birini oluşturmaktaydı. Plüton, Oğlak burcunun kısıtlayıcı ve baskıcı yönünü de ortaya çıkarır. Bu da devletlerin ve otoritelerin halk üzerinde daha fazla kontrol sağlamaya çalıştığı bir dönem anlamına da gelir. Plüton’un Oğlak burcundaki geçişi, aynı zamanda toplumsal yapıların ve sistemlerin dönüşümüne de işaret eden bir zaman olarak kendini gösteren bir mekanizma halini de alarak çalışır. Plüton’un geçmiş dönemde en son Oğlak burcunda bulunduğu dönem 1762- 1778 yılları arasındadır. Oğlak burcu geçişinin son yılları bir başlangıç oluşturmakla birlikte, bu dönemi takip eden yıllarda siyasal tarihte, Plüton’un Kova burcuna ilerlemesiyle Amerikan Bağımsızlık Savaşı ve Fransız Devrimi gibi önemli olayların yaşanmasına doğru yol alacak hareketlenmelerin, baskı ve monarşiye, siyasal gücün bir tek kişinin elinde bulunduğu ve yönetimin aile bireylerine geçtiği devlet biçiminin devrilmesi süreci gelmektedir.

Şimdilerde Oğlak burcuna gerileyecek Plüton yapılandırma, düzen inşa etme konusunda birçok alanda kendini yeniden hissettirmeye başlayacak. İçinde bulunulan koşulları sorgulama, eski düzene sahip çıkma arzusunun, değişimden kaçınma arzusunun yükselmesi, değişime, dönüşüme ihtiyaç hisseden sistemlerde reformist yenilikler gibi etkiler 11 Haziran – 21 Ocak 2024 arasındaki süreçte şekillendirici etkiler oluşturacak.

DÜNYA DEĞİŞİYOR

Hatırlıyor musunuz?

2020 yılının son ayında, 21 Aralık günü Jüpiter ve Satürn sıfır derece Kova burcunda kavuştuklarında yeni bir döngüyü başlatmışlardı. İki gezegenin, 200 yıl kadar sürecek hava elementi burçlarda kavuşumları içince bulunduğumuz ve önümüzdeki sürece yönelik dünyayı ve insanoğlunu bekleyen değişimlerinde bir nevi hem habercisi hem şekillendiricisi olarak rol almaya başlamıştı. Geçmiş 200 yıl boyunca Toprak elementi kavuşumları dünya çehresinde mülkiyet, toprak, para ve benzeri sistem gücünü ön plana çıkarırken, olayların en çok görünür yüzü bu perdeden akmaktaydı. Şimdilerde ve önümüzdeki uzun dönemde ise en basit ve en geniş anlamda baktığımızda, hava elementinin insancıl, hümanist, evrensel, akılcı, zihinsel bakış açısı ve yaklaşımı dünyaya hâkim olacak. Mülkiyete bakış açısı, yönetimsel güçler ve para olgusu değişimin kaçınılmaz gerçeklerinden bazıları. Pek tabii ki hemen değil ama olgular bir takım olayların ortaya çıkardığı nedenler ile insan yaklaşımları ve dünya üzerindeki gelişmeleri bu yönde şekillendirecek.

23 Mart 2023 günü Plüton ki gökyüzünün en ağır hareket eden gezegeni Kova burcuna geçiş yaptı. Sıfır derece Kova burcunda ilerlemeye başladığında 21 Aralık 2020 günü gerçekleşmiş olan Jüpiter ve Satürn kavuşum derecesinin üzerinde hareket etmekteydi ve bu döngü için ivme katan, itici, zorlayıcı, hızlandırıcı, tahminlerin ötesinde ısrarcı bir dönüştürücü olarak rol almaya başladı. Dünya değişiyor; Beklenilen dönüşüm tahminlerden daha güçlü daha etkili ve daha çarpıcı olarak hayatımızda yer alabilecek.

11 Haziran günü Plüton retro ilerleyişiyle Oğlak burcuna geri dönecek ve bu burçta gerçekleştireceği son geçişiyle mülkiyet, para, toprak benzeri sistemsel güçler üzerinde önemli değişimleri bir nevi yıkıcı, yeniden yapılandırmak zorunda bırakan enerjisiyle etkileyecek. Plüton 21 Ocak 2024 günü tekrar ve uzun soluklu olacak Kova burcu ilerleyişine geri dönecek. Bu tarih şimdi içinde bulunduğumuz Plüton Kova burcu sürecinin hızla devamı ve olguların hızla hayatlarımızda yer bulmaya başladığı zamanları işaret ediyor.

Dilâra Efeoğlu

ASA, ISARCAP, OPA Member

BOĞA BURCUNDA YENİAY – Mars/Neptün Orta Noktasında

19 Mayıs Cuma günü Boğa burcunun 28. derecesinde, Mars ve Neptün’ün orta noktasında bir yeniay gerçekleşiyor. Boğa burcu yeniayı bu burcun doğasına uygun olarak içinde bulunulan maddi şartları hayat planımızda ön saflara almak konusunda itici bir güç ve beraberinde harekete geçiren bir ivme yaratacak. En azından koşulları sağlama almanın, güvence arayışının ve güvenlik ihtiyacının davranış modellerimizi şekillendirebileceği bir süreçte olacağımızı düşünebiliriz. Pek tabii ki her birimiz için yaşantımızın farklı alan ve konularıyla bağlantılı olarak şekillenecek olsa da güdülerimizin bizi alışagelmiş şartlarımızı korumaya, devamını sağlamaya ve geleceğe yönelik sağlamlaştırmaya yönelttiğini fark edebileceğiz. Boğa burcu yeniayı koşullarımızı iyileştirmek, yeniden gözden geçirmek, elde edebileceğimiz verim ya da kazanç gibi alanlara cesaret ve sabırla ilerlemek üzerine destekleyen etkiler veriyor. Ay’ın kuvvetli yerleşimi ve yöneticisi tarafından desteklenen görünümü, akılcı, sakin ve iyi düşünülmüş kararları ortaya koymak için seçilebilecek zamanlardan. Akılda tutmak gerekense esnek olmaktan uzak kalan, aşırı merkeziyetçi ve tekelci bakış açısından uzak kalmak olmalı. Bu türde davranışların zarar verebileceğini göz önüne almakta fayda var. Yeniay derecesi Perseus Takımyıldızında yer alan Algol sabit yıldızı ile yakın yerleşimde. Bu sabit yıldızın etkileri en genel anlamda zorlu, problem çıkarmaya yatkın, gerilimli, agresif durumlar belirten olarak tanımlanır. Şiddete eğilim, suça eğilim, ölüm, kitlesel ölüm gibi temalar yine Algol sabit yıldızının ifadelerindendir. Beklentileri yüksek tutmak, büyük hedefler, büyük amaçlar peşinde olmak. Güç ve kontrol isteğinin karşı konulması zor biçimde artması yine yeniayın açığa çıkardığı enerjilerle oldukça görünür bir hal alabilecek. Toplumsal ve global anlamda da baktığımızda Boğa burcu yeniayının sert, agresif yüzünü olaylar üzerinde gösterebileceğini bekleyebiliriz. Finans ve dolayısıyla ekonomi ile ilgili konularda dikkat çekici gelişmeler beklenebilir. Büyük yatırımlar sesi duyabileceğimiz kadar büyük krizlere ya da finansal anlamda çöküşlere de düşen kurum, kuruluşlar yine önümüzdeki yakın dönemde söz konusu olabilir. Mars ve Neptün gezegenlerinin orta noktası halini alan yeniay enerjisi oldukça içsel, konservatif bir davranış durumu oluşturacak. Aşırı tutucu, aşırı sahiplenici, yenilik ve değişimden uzak, fazlasıyla savunmaya odaklanmış fikirler ve yaklaşımlar doğuracak. Kişisel olarak rekabete açık bir ortamda olacağımızın bilincinde olmalı ve eğer bir başlangıç içerisinde olacaksak, gücümüzün farkında ama kontrollü olarak harekete geçen bir tarzı yürütmeliyiz.

Dilâra Efeoğlu

ASA ISARCap

Sabit Yıldızlar için faydalanılan kaynak: Astrolojide Sabit Yıldızlar, Öner Döşer

İçinde bulunduğumuz yılın en dikkat çeken gezegen görünümlerinin olduğu bir sürece giriyoruz.

Mars – Jüpiter – Plüton / Aslan – Boğa – Kova T-kare açı kalıbı halini alacaklar

18 Mayıs Jüpiter Plüton karesi

21 Mayıs Mars Plüton karşıtlığı

23 Mayıs Mars Jüpiter karesi

Jüpiter Plüton karesi hakkında olası durumları daha önce bir yazımda paylaşmıştım, bu yazıma da oradan alıntı yapacağım ama öncesinde biraz oluşacak görünüme detaylı bakalım. Jüpiter Plüton, iki gezegeninde içinde bulundukları burçların sıfırıncı derecesinde açıyı kesinleştirecek olmaları ve bunun aynı zamanda Jüpiter’in Boğa burcuna geçiş anı haritasının da bir göstergesi olduğu oldukça dikkat çekici. 20 Mayıs’ta Aslan burcuna geçen Mars yine hemen sıfır derecede Plüton ile karşıt açısını kesinleştirirken, 23 Mayıs’ta Jüpiter ile karesi 1 derecede kesinleşiyor. Astrolojik olarak T-kare olarak adlandırılan bir açı kalıbı (görünüm) Mars – Jüpiter – Plüton arasında oluşuyor. Gezegenlerin burç yerleşimleriyle baktığımızda Aslan – Boğa – Kova / sabit nitelikte yerleşimler. Güçlü ve zorlu bir açı kalıbı görünümü. Dikkat çekici günler, dikkat çekici zamanlar.

Rekabetçi, agresif, güçmerkezci, ün, başarı, prestij peşinde, talepkâr, cüretkâr ve karar merci olma tutkusu ile şekillenecek türde enerjiler aktif olacak. Bu bir güç çarpışmasına, inanç ya da ideal çarpışmasına dönüşebilir. En genel anlamıyla beklentilere sınır koymak zorlaşabilir. Yenilgiyi kabul etmek istenen bir durum olmayabilir.

31 Mart tarihli Jüpiter Plüton karesi hakkında yazımı yeniden burada paylaşıyorum.

KONSERVATİF ve PROGRESİF BİR ÇARPIŞMA, 16 Mayıs günü Boğa burcuna geçiş yapan Jüpiter, Kova burcu ilerleyişinde durağanlaşan ve Oğlak burcuna doğru gerilemeye hazırlanan Plüton ile 90 derecelik açı yapacak. Açının kesinleşeceği tarih 18 Mayıs 2023 günü ve bu anda iki gezegende içinde yerleştikleri burçların ilk derecelerinde, sıfır derecede olacaklar. İki gezegenin kavuşumu en son 2020 yılında retro hareketleriyle birlikte üç kez Oğlak burcuna gerçekleşmişti. Görünümün yaratacağı etki oldukça çarpıcı sonuçlar açığa çıkarabilir. Sabit burçlarda yerleşimlerini de dikkate aldığımızda, sarsan nitelikte olayların ve durumların açığa çıkması çok muhtemel. Genel olarak iki gezegenin birbiriyle ilişkisi güç, kudret ve yönetimsel anlamda bir karakter yapısı taşır. Şimdi ilk kare fazında olan görünüm ise, zorlu, rekabete davetiye çıkaran, güç arayışı ve güç kullanmaya meylettiren, savaşçı bir bakış açısını açığa çıkaracak türden enerjiyi ifade ediyor. KONSERVATİF, tutucu, muhafazakâr olmakla PROGRESİF, ilerici, geleneklerin dışında gelişmeci bir bakış açısının çarpışması olarak da ifade edebileceğimiz türden bir etki mekanizmasının devrede olacağını söyleyebiliriz. Bu hem kişisel olarak davranış modeli halinde toplumsal olaylarda görülecek rollerde etkili olabileceği gibi, bazı sektörde de çok ön planda kendini baskın şekilde gösteriyor olacak.

PARA PİYASASI- BANKALAR VE BANKACILIK SEKTÖRÜ – SERMAYE PİYASALARI – KRİPTO PARALAR – DİJİTAL PARALAR – TOPRAK SERMAYESİ – GAYRİMENKUL – İNŞAAT SEKTÖRÜ

En çok sarsıcı etkiyi alacak alanlar olacak gibi görülüyor. Bu konularda dağıtan, çözen, kontrolü kaybettiren türde olaylar ve gelişmeler söz konusu olabilecek. Ayrıca değişim ve standartların yenilenmesi yine aynı açının ortaya çıkaracağı gelişmeleri de getirebilecek. Açının kesinleşmesinin hemen ardından Plüton Oğlak burcuna gerileyecek ve en küçük birimden en büyük teşkilata kadar sistemler, devletler, yönetimler üzerinde kendini göstermeye bir süre daha devam edecek.

Dilâra Efeoğlu, ASA, CAPISAR

Koç Burcunda Güneş Tutulması

Hak arayışları tutulmanın ana faktörünü oluşturuyor. Bu çok da sessiz bir bekleyiş olmaktan uzak kalabilir!

Koç burcunda Güneş Tutulması

20 Nisan Perşembe günü gerçekleşecek tutulma Hibrit tutulma olarak adlandırılan bir sınıfa giriyor. Hibrit tutulmalar astronomik olarak Dünya’nın bazı bölgelerinde tam tutulma bazı bölgelerinde halkalı olarak görünmesi anlamına gelir. Nadir olarak görülen türde bir tutulma görünümü oluşturan bu tutulma ülkemizin doğu bölgelerinden kısmi olarak gözlemlenebilecek. En yoğun olarak gözlemlenebileceği bölgeler arasında Kuzey Amerika, Grönland, İzlanda, İskandinav ülkeleri, Rusya’nın kuzeyi ve Asya’nın bazı bölgeleri yer alıyor. 

Koç burcunun 29. derecesinde gerçekleşen tutulma Türkiye (İstanbul) saatiyle 07:12’ de kesinlik kazanıyor. İçinde bulunduğumuz yılın ilk tutulması ve yılın devamında 5 Mayıs’ta Akrep burcunda Ay tutulması, 14 Ekim’ da Terazi burcunda Güneş tutulması ve 28 Ekim’de Boğa burcunda Ay tutulması olarak deneyimleyeceğiz.

Tutulmalar astrolojik olarak olayların belirginlik ve vurgu kazandığı zamanlara işaret ederler. Koç burcunda gerçekleşen tutulma içinde bulunduğumuz zaman sürecine yönelik hareketli, hararetli ve dışavurumsal yönde kendini gösteren olaylara ve durumlara işaret ediyor. Doğası gereği, öne çıkma isteği güçlü, liderlik yapma dürtüsü kuvvetli ve şartlar üzerinde kendi kontrolünü ortaya koyma arzusunu ön plana çıkaran türde davranış modellerinin getirisi olacak olaylarla karşılaşacağız. Bu gerek kişisel olarak gerek toplumsal, global olarak içinde bulunacağımız zaman dilimini şekillendirecek olaylara işaret edecek. Kendi hayatlarımızda tutulmanın dışavurumcu etkisini aktif, riske açık, cesaretli, girişken, hızlı ve kontrol edilmekte zorlanılan davranış tarzı ve ani ortaya çıkan durumlar olarak görürken, dünya olaylarında siyasi olsun, sosyal olsun benzer şekliyle savaşçı, mücadeleci, cesur, öfkeli, yürekli, sinirli, saldırgan türde gelişebilecek olaylar halinde görebileceğiz. Doğa, tabiat olayları ve biz insanlardan gayrı tüm varlıklar için tutulmalar etki mekanizması oluştururlar. Bu tutulma için 18.yy. bir İngiliz astroloğu olan Raphael, büyükbaş hayvanların zarara uğrayabileceğini, 17. yy. astroloğu olan William Lilly’ de benzer şekilde koyun, keçi, tavşan gibi hayvanların afete uğrayabileceğini bildirmiş.

Tutulmanın 29 derecede gerçekleşmesi ise anaretik bir derece olarak adlandırılan mevkide olması itibariyle, durumların iyi ya da kötü ama yüksek ses çıkarabileceğinin, hatta krizler ya da çok önemli değişimleri beraberinde taşıyabileceğinin işaretçisi. Tutulmanın yönetici gezegeni Mars ve gezegen gökyüzünde rahatsız bir konumda yerleşimde. Tutulmanın getirdiği dışavurumsal etkileri kontrollü kullanmak çok kolay olmayacağa benziyor. Duygusal kararlar ve aslında güvenlik dürtüsü ile harekete geçmek tutulmanın ana faktörünü, göz önüne alınması gereken en esas alt tabanının oluşturuyor. Bu etki kişisel olarak içinde bulunduğumuz şartları güvenceye almak ya da hakkımızı elimize almak gibi bir hareket tarzı yaratırken, yine dünya olayları olarak baktığımızda pekâlâ savaşçı ya da savunmacı bir enerjiyi harekete geçirecek. Hazırda olan herhangi bir olay bir anda patlak verebilir. Hak, hukuk yönünde verilen kararlar ya da beklentiler, hak alma yönünde talepler yüksek seslere ve gerekirse ayak seslerine dönüşebilir. Tüm dünya üzerinde ve özellikle zaten bir süredir dünyada bazı ülkelerde yaşanan grev, halk ayaklanmaları daha da aktif hale gelebilir ve başka ülkelere hızlı bir şekilde sıçrayabilir. Burç dışından bile olsa tutulma derecesi Plüton ile kare açı yapıyor. Yenilmezliğe yürüyen tarzda bir ifade demek olan görünüm şartları coşkulu olmakla gözü pek ve yeri geldiğinde acımasız olmak arasında şekillendirecek. Beklentiler artık başkasından değil kendi şartlarını, kendi güvenliğini kendi koruma altına almak üzerine harekete geçiş tarzında işleyecek. Bu durum, iyi yönetebilenler için yeni kapılar aralarken kötü yönetenler için yıkıcı, zarar verici bir sonuç haline de dönüşebilir. Hepimize, ülkemize ve dünyaya güzel gelişmeler getirmesini dilerim.

Dilâra Efeoğlu, ASA Isarcap

Raphael ve Lilly görüşleri için yararlanılan kaynak: Astrolojide Güneş ve Ay Tutulmaları, Öner Döşer

Dilara Efeoğlu ile MORINUS YÖNTEMLERİYLE DOĞUM HARİTASI YORUMLAMA TEKNİKLERİ

Astroloji bir sanattır. Doğum haritasını okumak incelik ve ustalık ister. Tarihin astrolojiye yön vermiş en önemli astrologlarından, Morinus olarak da tanınan ve kendisini astrolojiye adamış matematik profesörü, astronom ve bir Fransız astrolog olan Jean Baptiste Morin’in, doğum haritası okuma inceliklerini çarpıcı bir şekilde sunduğu yöntemlerini esas alacağımız dersimizde, bir haritanın bütün olarak nasıl yorumlanacağını açıkça değerlendireceğiz. AstroArt Astroloji Okulu bünyesinde vereceğim 4 haftadan oluşan ders herkese açık. Katılım için temel seviyede astroloji bilgisine (gezegenler, evler, burçlar, açılar) sahip olmak gerekli ve yeterli. Ayrıntı bilgi için 0532 284 89 79 – info@astrolojiokulu.com bağlantı kurabilirsiniz.

https://astrolojiokulu.com/tr/portfolio/dilara-efeoglu-ile-morinus-yontemleriyle-dogum-haritasi-yorumlama-teknikleri/

JÜPİTER – PLÜTON KARESİ (18 MAYIS 2023)

KONSERVATİF ve PROGRESİF BİR ÇARPIŞMA

16 Mayıs günü Boğa burcuna geçiş yapan Jüpiter, Kova burcu ilerleyişinde durağanlaşan ve Oğlak burcuna doğru gerilemeye hazırlanan Plüton ile 90 derecelik açı yapacak. Açının kesinleşeceği tarih 18 Mayıs 2023 günü ve bu anda iki gezegende içinde yerleştikleri burçların ilk derecelerinde, sıfır derecede olacaklar. İki gezegenin kavuşumu en son 2020 yılında retro hareketleriyle birlikte üç kez Oğlak burcuna gerçekleşmişti. Görünümün yaratacağı etki oldukça çarpıcı sonuçlar açığa çıkarabilir. Sabit burçlarda yerleşimlerini de dikkate aldığımızda, sarsan nitelikte olayların ve durumların açığa çıkması çok muhtemel. Genel olarak iki gezegenin birbiriyle ilişkisi güç, kudret ve yönetimsel anlamda bir karakter yapısı taşır. Şimdi ilk kare fazında olan görünüm ise, zorlu, rekabete davetiye çıkaran, güç arayışı ve güç kullanmaya meylettiren, savaşçı bir bakış açısını açığa çıkaracak türden enerjiyi ifade ediyor. KONSERVATİF, tutucu, muhafazakâr olmakla PROGRESİF, ilerici, geleneklerin dışında gelişmeci bir bakış açısının çarpışması olarak da ifade edebileceğimiz türden bir etki mekanizmasının devrede olacağını söyleyebiliriz. Bu hem kişisel olarak davranış modeli halinde toplumsal olaylarda görülecek rollerde etkili olabileceği gibi, bazı sektörde de çok ön planda kendini baskın şekilde gösteriyor olacak.

PARA PİYASASI

BANKALAR VE BANKACILIK SEKTÖRÜ

SERMAYE PİYASALARI

KRİPTO PARALAR

DİJİTAL PARALAR

TOPRAK SERMAYESİ

GAYRİMENKUL – İNŞAAT SEKTÖRÜ

En çok sarsıcı etkiyi alacak alanlar olacak gibi görülüyor. Bu konularda dağıtan, çözen, kontrolü kaybettiren türde olaylar ve gelişmeler söz konusu olabilecek. Ayrıca değişim ve standartların yenilenmesi yine aynı açının ortaya çıkaracağı gelişmeleri de getirebilecek. Açının kesinleşmesinin hemen ardından Plüton Oğlak burcuna gerileyecek ve en küçük birimden en büyük teşkilata kadar sistemler, devletler, yönetimler üzerinde kendini göstermeye bir süre daha devam edecek.

Dilâra Efeoğlu

ASA, CAPISAR

PLÜTON KOVA BURCUNDA

Plüton, 23 Mart 2023 Perşembe günü Kova burcu ilerleyişine başlıyor ve önümüzdeki yaklaşık 20 yıl boyunca bu burçta hareket edecek. Plüton’un gelecek 20 yıllık süre içerisinde (2023 ve 2024 yıllarında bir süreliğine Oğlak burcuna geri dönüşünü içerse de) gezegenin burç değiştirmesiyle birlikte dünyasal hayat ve tüm varlıklar üzerinde değişen ve kendine özgü enerjisini hissettiren türde yansımaya başlayacak. Bir burçta uzun süre hareket eden en yavaş gezegenlerden biri olan Plüton’un burç değişimiyle ortaya çıkaracağı etkilerde aynı yavaş ilerleyişi gibi, yavaş yavaş dünyaya yansıyacak olabilir ama değişimin çok güçlü ve çok geniş bir sahayı kapsayacağı muhakkak. Yazımın sonunda Plüton’un burçlara geçiş tarihlerini bulabilirsiniz.

Büyük, derin, köklü ve çok güçlü bir enerjiden bahsediyorsak ve orada dönüşümün ayak sesleri varsa Plüton’dan bahsediyoruz demektir. Mitolojinin yeraltı tanrısı Hades astrolojide dönüştürme, yenileme, başkalaştırmanın etkin, güçlü ifadesini taşır. Plüton’un yaratıcılığı dönüştürücülüğüdür. Diğer kolektif etkili gezegenler olan Uranüs ve Neptün gibi Pluto da zihinler üzerinde oluşacak olan üst boyutsal bilincin açığa çıkmasını sağlayan koşulları ifade eder. Pluto bu yaratıcılığını krizler, travmalar, kayıplar, yıkılışlar ile ortaya koyuyor olduğunda bilmemiz gereken dönüşümün ancak bünyenin derin sarsılması sonrasında açığa çıkacak bir güce ihtiyaç duyuyor oluşudur. Kova burcunda Plüton çığır açan enerjisini dünyamız üzerinde yeniden göstermeye hazırlanırken bu geçişin en yakın zaman olarak, daha önce, 1777 – 1798 yılları arasında gerçekleştiğini bilmekte yarar var. Dünya o zamanlar ne türde olayların ön plana çıktığı bir çerçeve taşıyordu diyerek dönüp baktığımızda, Plüton Kova burcunun gelecek geçişlerine de bir nevi benzer ışık tutmuş oluruz.

Fransız Devrimi veya Fransız İhtilâli (1789-1799), Fransa’daki mutlak monarşinin devrilip yerine cumhuriyetin kurulması ve Katolik Kilisesi’nin ciddi reformlara gitmeye zorlanmasıdır. Milliyetçilik akımını ve Yakınçağ’ı başlatmasıyla Avrupa ve Dünya tarihinde büyük bir dönüm noktası olmuştur. (Vikipedi)

Amerikan Bağımsızlık Savaşı, 1775–1783 yılları arasında Büyük Britanya ve Kuzey Amerika’daki On Üç Koloni arasında geçen ve Amerika Birleşik Devletleri’nin kurulmasıyla sonuçlanan savaştır. Amerikan Devrimi olarak da bilinir. (Vikipedi)

Sanatta Neoklasisizm olarak adlandırılan akım geniş alanda rağbet görmüş ve önemli eserlere ev sahipliği yapmıştır.  Antik Yunan ve Antik Roma dönemine ait tarzların yeniden canlandırılmasıyla ortaya çıkan bir akımdır. (Vikipedi)

Sir William Herschel, Uranüs gezegenini keşfedişi, 1781.

En dikkat çekici ve içinde bulunulan dönemi, geleceğe yönelik şekillendiren gelişmelerin bazılarını vermekte.

Evrensel bir burç olan Kova burcu, kardeşçe sevgiyi, insani olan ve insana dair olanın idealleştirildiği bir ifade taşır. Hümanist bakış açısı insanın biricikliğine, özgürlüğüne, büyüme potansiyeline inanan ve gerektiğini savunan bir yaklaşım barındırır. En basit ama en öz olarak anlamak istediğimizde, Kova burcu geçişi ile Plüton’un özgürlük, bağımsızlık, eşitlikçi davranış modelini dünya üzerine görmeye başlayacağımız kesin. Aykırılık, muhalif olmak, geleneklere -neo- bakış toplum davranışlarını şekillendirecek. Dünya politik, siyasi, sosyal olayları ardında bu renkte davranışlar ve gelişen olayların etkilerini görmek artık çok mümkün.

23 Mart 2023 Kova burcuna geçişi – 11 Haziran 2023 Oğlak burcuna gerileme

21 Ocak 2024 Kova burcuna geçişi – 2 Eylül 2024 Oğlak burcuna gerileme

19 Kasım 2024 Kova burcuna geçiş – 9 Mart 2043 Balık burcuna geçiş

Dilâra Efeoğlu

ASA CAPISAR

KOÇ BURCUNDA YENİAY 21 MART 2023

Vahşi, çetin, yenilmez ve çocuksu bir savaşın tamtamları çalıyor! Yeniden doğmaya cesaret etmiş olanlarımız için bu iyi bir başlangıç!

21 Mart Salı akşamı Koç Burcunun sıfırıncı derecesinde bir yeniay gerçekleşiyor. Güneş’in Koç burcuna geçişle birlikte ilk derecesinde gerçekleşen yeniay’ın yönetici gezegeni Mars halihazırda uzun süredir hareket ettiği İkizler burcu ilerleyişini sürdürüyor ve yeniay derecesine kavuşum yapmış Merkür tarafından yönetiliyor. Jüpiter ve Kiron ilerleyişlerinin de yine yeniay ile aynı burçta, Koç burcunda devam ettiğini de görüyoruz. Peki tüm bu görünümler ne demek diye düşündüğümüzde; Öncelikle yeniay ilkbahar mevsiminin başlangıç enerjilerini kendinde barındırıyor. Bu burcun ifadesi olan girişimcilik, öncülük, cesaret ve atılganlık, hayata karşı savaşçı bir yön ortaya koyma nitelikleri taşır. Yaşamı bir savaş arenası gibi gören Koç burcu gibi gerçekleşecek yeniay enerjisi de istekler, beklentiler, arzular adına güçlü bir mücadele ortaya koyabilecek olmanın içsel dürtüsünü taşıyor. İyi bir başlangıç çizgisi halini alabilecek olan yeniay aynı zamanda bir nevi kendini yenilemek, küllerinden yeniden doğmak, birçok şeyi geride bırakmak ve geleceğe doğru ilerlemek adına güç veriyor. Doğru olanın hırslı değil azimli olmak, hırçın değil atılgan olmak, öfkeli değil şevkli olmak olduğu yeniay enerjisi karşılıklı her türlü ilişki üzerinde açık ve direkt etkileşim içerisine girme yönünde etkiler yaratabilir. Bu durum kişisel olarak ilişkilerimiz üzerine yansıyacak türde açık sözlü olmak, sorunların masaya yatırılması, anlaşmalar yönünde rest çekmeye varacak kadar yeniden şekillenen durumlar yaratabilir. Değişikliğe gidilecek temalar ön plana çıkabilir. Kolay kolay kabul ediş enerjisinin yerine istek ve beklentilerde ısrarcı olma ve adalet arayışı çok kuvvetli bir davranış modeli halini alıyor. Adaletin kişileştirilmiş hali sorun çıkarmaya yönelik çalışacaktır pek tabi ki ama hakkını aramak ve kendini güven içine almak içinde bulunduğumuz koşulların en büyük itici duygusunu oluşturmakta. Toplumsal olaylar ve hatta dünya politik yaklaşımlarında yine benzer etkiler ile bezenmiş olayları, dışa yansıyan savaşçı enerjiyi görebileceğiz. Hepimize güzellikler getirsin dilerim.

DİLÂRA EFEOĞLU

ASA CAPISAR

MARS – NEPTÜN KARESİ YAKLAŞIYOR!

ENTRİKALAR – HİLELER- SUİKASTLER – ÇÖZÜLMELER – GİZLİ İŞLER

MARS – NEPTÜN KARESİ YAKLAŞIYOR!

Mars ve Neptün arasında kare açı yaklaşıyor. 15 Mart Çarşamba günü kesinleşecek açı bu hafta sonundan itibaren en aktif günlerinde olacak ve önümüzdeki haftanın tamamını kapsayacak.

İki gezegen arasındaki açılar en genel anlamda bizi harekete geçiren dürtülerimiz üzerinde etkili olur. Ne için hareket geçeriz? Eylemlerimizin arkasında yatan asıl emelimiz ne? Neptün söz konusu ise ki burada öyle o zaman bizi hareket geçiren şey hayallerimiz, düşlerimiz, heveslerimizdir. Eylemlerimizin arkasında yatan şey, özlemlerimiz, ideallerimiz, tutkularımızdır. Böylesi duygular ile yoğunlaşmak ve sert etkiler altında olmak hayalleri gerçeğe dönüştürme arzusunun getireceği cesur bir savaşçı yaratabileceği gibi, hayallerini gerçekleştirmek için gözü hiçbir şey görmeyen, aldanmaya, aldatmaya müsait hale gelmiş bir davranış modeli çizmeye de eğilim verir. İstekler karşısında zayıf olmak hatta bir nevi zafiyet içerisinde olma yine bu görünümün ortaya çıkaracağı etkileri oluşturabilir.

Tutkular ya kazan ya da kaybet dedirtebileceğinden her türlü istek ve amaç için kendini feda edercesine savaş içerisine girmek kazanç sağlayacak olabilmekten çok yanılgılara, hüsrana, kayıplara ve kurban haline gelmeye kadar ilerleyebilir. Adaleti sağlıyorum derken aslında kendi adaletini ortaya koyacak tipte kararlarla hareket etmek ve sonucunda bir nevi ilahi yargı haline gelme bunalımları yine bu açının doğuracağı sonuçlar olabilir.

Skandallar, hileler, gizli işler, üzeri örtülü şeyler yine bu içinde bulunacağımız dönemin tipik doğasını tanımlayabilir. Her türlü yanıltmaya, manipülasyona açık bir zemin oluşabileceğini akılda tutmak faydalı olur. Aslı anlaşılamayan olaylar, örtbas edilmiş bir takım işler, oldu bittiye getirilen durumlar, suikastler, gizli teşkilatlar ve gizli ayaklanmalar yine içinde bulunacağımız süreçte gelişecek olayların şekillendiricisi olabilir.

Dilâra Efeoğlu

ASA ISARCAP

BAŞAK BURCUNDA DOLUNAY

7 Mart Salı

7 Mart Salı günü 16 derece Başak burcunda bir dolunay gerçekleşiyor. Dolunay enerjisi aniden gelişen ve değişen durumlara işaret edebilecek bir yerleşime sahip. İçinde bulunduğumuz koşulların yeniden şekillenmeye ihtiyaç hissettiği bir döneme doğru gidiyoruz. Geçtiğimiz günlerde başlattığımız işlerimizin bir nevi sorgulamaya alındığı ne kadar gerçek ve ne kadar işe yarar şeyler olduğu konusunda yeniden sınandığı bir süreç bizi bekliyor diyebiliriz. Önemli bir eleme, analize tabi tutma durumları ağır basan şartlar halini alacak. Gerçekçi ve işe yarar olmayan kararların ya da başlangıçların bir nevi yıkılıp yeniden kurulabileceği, yeni düzenlemelere ihtiyaç hisseden hal alabileceği muhakkak. Peki ama acaba gerçekten işe yaramayacak planlar mıydı? Yoksa aşırı ayrımlaştıran ya da aşırı hoşnutsuzluk sergileyen bir bakış açısının kurbanı mı olmaktalar. Bu içinde bulunacağımız dolunay sürecinin en önemli sorusalını oluşturacak.

Dolunay Mars ile birlikte zorlu bir görünüm sergiliyor. İşin içine Mars’ın da katılmış olması baskı oluşturan şartlardan çıkışın agresif, öfkeli, tartışmacı, kavgaya açık bir tavra da açıklık sergileyeceğini işaretçisi. Değişkenlik ve tutarsızlık enerjisi bu kadar hakimken atacağımız adımlarda dikkatli ve sakinlik içinde olmaya çaba göstermek yerinde olur. Belki bir şeyleri net karara bağlamak için tam da doğru zamanlarda olmayacağız. İkilemde kalma enerjisinin aktifliği yanılgılara, hatalara, kayıplara ve kurban durumuna düşmelere sebep olabilir. Dolunay’ın yönetici gezegeni Merkür ve Balık burcu ilerleyişinde, rahat ettiği bir yerleşimde değil. Akıl tutulması, kafa karışıklığı yaratabilir. Güneş’le yaklaştıkça da kendinden geçercesine kavrulacak ve kutsal amaçlar uğruna ya parçaları bütünleştirecek ya da detaylarda yok olup gidecek. Satürn yaklaşık 2 buçuk yıllık Kova burcu ilerleyişini tamamladı ve şimdi dolunayın hemen akabinde Balık burcu ilerleyişine başlıyor. Bütüne fayda üretmenin esas olduğu zamanlara ilerliyoruz. Benim için mükemmel olan değil hepimiz için faydalı olan asl olana olacak.

Ülkemiz haritasında öyle kritik bir yerleşimde ki dolunay bir nevi hayat planı üzerinde etki ve ses getirecek durumlara işaret ediyor. Kova burcunun son derecesinde ilerleyen Satürn, natal haritamızın 12. Ev gezegeni olan Ay ile üçgen açıda. Halk olarak üzerimize almamız gereken sorumlulukların farkındayız. Kolektif, birlik, beraberlik bakış açısının yoğunlaştığı zamanlardayız. Siyasi arenada oluşan güncel durumlar hepimizce malum. Zıtlık ve kutupsallık kolay aşılacak bir sorun gibi görülmüyor. Ama bilmek gereken kritik nokta dolunayın yönetici gezegeninin Güneş ile yaklaşan kavuşumu ve bu şu anlama gelir ki; yönetici ya da başkan konumunda olan kişinin muhalif olana kişiye karşı daha güçlü olacağıdır. Bu bir parti içinde geçerli olur, 6’ lı masa gibi bir oluşum için de geçerli olur. Meral Akşener’in geri adım atmasını ya da oyunu onlar adına kullandığı adayların tek başına yürümek yerine bağlı oldukları başkanlarını desteklemek ve birlikte hareket etmek anlayışında olma ihtimallerini yükseltir. Yalnızlaştıran bir etki halini alabilecek işaretler Meral Akşener için beklenmedik durumlar halini alabilir. Siyasi gündemi bu kadar tutmak şimdilik yeterli. Dolunayın hem ülkemize hem her birimize güzellikler getirmesini dilerim.

Dilara Efeoğlu

ASA CAPISAR

SATÜRN BALIK BURCU GEÇİŞİ (7 MART 2023 – 14 ŞUBAT 2026)

Dünya üzerinde gelişen olaylar, değişen durumlar ve kişisel hayatlarımıza yönelik beliren durumlar üzerinde gezegen geçişlerinin belirleyicilik gösterdiği muhakkak. Astroloji disiplini ile baktığımızda her gezegen geçişi kendi fonksiyonu ve kendi etki mekanizması dahilinde varoluşun her biriminde varlığını gösterir. İçinde bulunduğumuz ya da bulunacağımız zamana yönelik nitelikleri belirleyen göstergeleri astrolojik olarak okumak ise ivmenin ne yöne doğru döndüğünün olası güçlü potansiyellerini verir. Astrolojide tüm öngörü modelleri bu prensip ile çalışır diyerek, hemen önümüzdeki yaklaşık 2 yılı aşkın süreyi kapsayacak Satürn Balık burcu geçişinin etkilerinden bahsetmek isterim;

Temel bir yapı ifadesi niteliği taşıyan Satürn, kişisel haritalarda yerleştiği burç ve evler ile doğru orantılı olarak, kişilerin hayatlarında yapılandırmaları gereken, onları gelişmiş ruhsal niteliklerini kazanmalarına götürecek deneyim, sorumluluk ve disiplin ile karşılaşacakları alanları göstermektedir. Ruhun katettiği yolda, maddi dünya üzerinde gerçekleştireceği görevler ve alacağı sorumluluklar ile olgunlaştıran, bilgeleştiren gezegendir Satürn. İnşa etmek, oluşturmak, reel hale getirmek, disipline etmek, olması gerekeni olması gereken hale getirmek, yapılandırmak Satürn’ün doğasıdır. Satürn sınırlandırır, Satürn disipline eder. Yoksun bırakır, korkutur, yalnızlaştırır, zorlaştırır, ağırlaştırır, üzer, yorar, sınar ve bilgeleştirir. Astrolojide bilinir ki; Satürn denilince, Karma’nın Efendisi denir. Antik Yunan mitolojisinde bir titan tanrısı olan Kronos ile özdeşleşen Satürn, içinde yaşadığı döneme düzen getiren, karışıklıkları sonlandıran tanrı olarak bilinir. Satürn dünyasal yaşamın şekillenebiliyor olması için gereken yapılaşmayı sağlayan, toplumsal kuralları, sosyal düzeni ortaya koymakla görevli gezegen olarak ‘kaosa düzen’ getiren olarak tanımlanır. Bir gezegenin (burada Satürn) bir burç içinde olan yolculuğu esnasında o burcun nitelikleri ile kendi çalışma prensiplerini nasıl ortaya koyacağı astrolojinin incelikli çalışma sahasıdır. Satürn Balık burcu geçişi öncelikle kişisel olarak her birimizi için farklı hayat alanlarımızdan yansıyan şekillerde de olsa, bir şeylerin kontrolümüz dışında gerçekleşebileceği ve kontrolümüz dışında da hayatın ilerleme gösterebileceğini öğrenmemize yönlendirecek. Alıştığımız ve kendimizi güven içine aldığımız alanların dışına çıkmak ve kendi bahçemizin yani kendi bakış açımız ve alışkanlıklarımızın dışında da -çitin diğer tarafında- da bir hayat olduğunu ve hayatın tüm gerçekliğiyle devam ettiğini görmemizi sağlayacak.

Kanıksadığımız, uzun süredir ayakta tuttuğumuz yapıların dağılması ve çözülmesi anlamına da gelebilecek olan Satürn Balık burcu geçişinin kişisel olarak bizden beklentisinin fildişi kulelerimizden hayatı seyretmek yerine hayata karışmak ve gerçekler ile karşılaşmak olacağını unutmayalım.

Global olarak baktığımızda; Satürn Balık burcu geçişinin vurgulu hale getireceği bazı gelişmelerin tahmininde bulunabilir, var olan sistem ve düzenlerde değişimler ve belirlenmiş formal yapıların dağılması, çözülmesinin söz konusu olabileceğini söyleyebiliriz. Genel olarak sistemlerin işleyişi şimdiye kadar alışık olduğumuzdan daha farklı bir boyut kazanma yönünde ivme değiştirebilir. Yaklaşımı grupsal, toplumsal, insanı merkeze alan bakış açısıyla, ortak bir amaca ulaşabilmek için güç ve çabanın birleştirildiği, birleştirilmiş gücün koordine edilerek, örgütlenmiş bir yapıya dönüştürüldüğü ilkeyi benimseyen sistemlerin ön plana çıkacağı ve başarı kazanacağını düşünebiliriz. Kolektif bakış açısı ve maneviyatın yüksek tutulduğu yaklaşımlar dönemine doğru ilerlerken unutmayalım ki; Satürn gerçeği ortaya çıkaran doğasıyla gerçekten insanı, tüm varlığı bütüncül bakış açısıyla değerli bulan ve bu değeri gerektiği gibi veren bakış açısını, diğerlerini eleyerek, ortaya çıkaracaktır. Bazı spiritüel eğilimlerin ya da ruhsal, manevi yaklaşımların, inançların da kendi içinde sınavdan geçeceğini, tabanı gerçek sevginin ve doğruluğun kıstaslarına uymayanların elenebileceğini bekleyebiliriz bu aynen aslında benzer amaçlarla yapı kazanmış kurum ve kuruluşlar için de geçerli olacak. Satürn her ne kadar gerekli yapılanmayı sağlayan bir gezegen olsa da yine unutmayalım ki karmanın efendisinden söz ediyoruz. Edinilmesi gereken dersler, yenilenmesi gereken sistemler ve ayıklanması gereken yaklaşımlar zorlu, hırpalayıcı, sorumluluk yükleyen, yoksun bıraka ödevler arkasına gizlenmiş olabilecektir. Pozitif anlamda ortak amaçlarla oluşturulmuş, insanı, hayvanı, doğayı öne alan oluşumların bir nevi yeniden doğuşu ya da yeniden şekillenmesi ile gelişecek bir sürece giriyoruz. En ufağından en büyük sistemlere kadar yaşama, canlıya olan duyarlılık tüm dünyanın önemli sınavı haline geliyor. Satürn Balık burcu geçişinin değişimlere açık yüzü kolay kolay önceden tahmin edilemeyecek, aniden gelişecek, kontrol edilmekte zorlanılacak ve bir nevi kaos ve kargaşa hissettirecek zamanlar yaratabilir. Evrensel olarak bütünlüğün farkındalığını kazanmak için umarım acı veren olaylar yaşamadan bilinçli yaklaşımlarımızı değiştirebiliriz. Neyin savunucusu olacağımızı çok doğru seçmemiz gereken uzun soluklu bir süreçte olduğumuzu bilmek çok önemli çünkü 2025 Mayıs ayında Satürn Koç burcu ilerleyişine başladığında şimdilerde edindiğimiz ilkeler kazancımızı belirleyecek. Savunduklarımızın bizi nereye götürdüğünü göreceğiz.

Doğa en çok korumaya almamız gereken, sevgi ve merhamet etmemiz gereken alanlardan biri ki şimdiye kadar pek de öyle davranmadık. Umarım o bize merhamet eder ve su kaynaklarının tükenmesi riskinin en yüksek seyri ile karşılaşmayız. Dünya’da ve ülkemizde su kaynaklarının azalmaya başladığına yönelik haberleri sanırım duymayanımız yoktur. Önümüzdeki iki buçuk yıllık süreç bizi bu gerçeklikle daha fazla baş başa bırakabilir. Geliştirmek gereken yani yeniden yapılandırmak gereken alanlara işaret eden Satürn bu konuda çok ciddi önlemler ve yeni projeler üretmeyi talep edecek. Su sorunu ile ilgili projelerin öne çıkarılması gerekliği ve ayrıca var olan su kaynaklarının da acil olarak korunmaya alınması gerektiğini bilmeliyiz. Su deyince denizler, göller, okyanuslar yine içinde bulunacağımız süreçte önemli hale gelebilecek. Nehir taşmaları, tarım arazilerinin zarar görmesi, deniz kirliliği, okyanuslarda petrol kirliliği, çevresel atıklardan gelen sorunlar bir risk halini almaya devam ettikçe çıkılmaz hal oluşturabilecek. Su bizim için bir sınav halini almadan sağlam ve kalıcı projeler geliştirebilme potansiyelimiz var. Ayrıca suyun dünya politikasında stratejik önemi ve Hidropolitik yaklaşımlar çok dikkat çekici olacaktır. Karmanın efendisi Satürn bir su elementi burçta ilerlerken sulardan gelen derslere dikkat etmekte fayda var. Umarım ki büyük deniz kazaları, göçmenlerin sularda zarar görmesinin daha da artması, büyük su taşkınları, barajlara yönelik ciddi tehlikeler ve tehditler, sıra dışı hava durumları ile seller ve yağmursuz günler artmaz! Ayrıca ülkeler arasında meydana gelebilecek denizlerle ilgili sorunlar, anlaşmazlıklar, sınır ihlalleri ve deniz hukuku konuları gündem oluşturabilir. Hukuksal ve yargısal konular ve sistemlere de vurgu getiren Satürn Balık burcu geçişi yargı sistemi ve yargı kuruluşları içinde bazı değişim ve yenilenmelere gereksinim getirecek.

Ülkemiz natal haritası üzerinde sırası ile 9 ve 10. evleri üzerinden geçiş yapacak Satürn yargı kuruluş ve organlarımızda değişimler getirebilir. Deniz trafiği, deniz kazaları, göçmenlerle ilgili konular, denizlerle ilgili uluslararası anlaşmalar ya da anlaşmazlıklar, liman ya da benzeri deniz ticareti işletmeleri gibi konuları ön plana çıkabilir. Yüksek eğitim, ülkedeki yabancı eğitim kurumları ve kişileri, dini ve inanca yönelik eğitim veren kurumlar dikkat çekici gelişmeler ve yeni bir yapılanma gereksinimi içine girebilir. Uluslararası ticaret zorluklar ve sorunlar ile karşılaşabileceğimiz bir alan haline gelebilir. Devlet yöneticilerinin sorumluluklarının artmasının söz konusu olabileceği gibi ülkece önemli sorumluluklar aldığımız zamanlara da işaret ediyor. Siyasi olarak üst düzey kişilerin engeller, zorluklar ve bazı problemlerle karşılaşma olasılığının yüksek seyredebileceği bu dönem politikada iş birliği içinde olmanın gereksinimini öne çıkarırken yine bu konuda olası zorlukları da beraberinde getirebilecek.

7 Mart 2023 günü Balık burcu ilerleyişine başlayan Satürn, 25 Mayıs – 1 Eylül 2025 tarihlerinde Koç burcu ilerleyişinde olacak. 1 Eylül 2025- 14 Şubat 2026 arasında Balık burcu ilerleyişini tamamlayacak.

Satürn, alınması gereken dersler, edinilmesi gereken sorumluluk anlayışı ile kaosa düzen getiren enerjisini açıkça ortaya koyar. Satürn’ün vaat ettiği bir güven duygusu vardır ama ancak onun gösterdiği görev ve sorumlulukların altında yatan bilince ulaşan insanoğlu Satürn’ün vaat ettiği güven duygusuna erişir.

Dilâra Efeoğlu

ASA CAPISAR

BALIK BURCU YENİAYI

20 Şubat Pazartesi günü Balık burcunda bir yeniay gerçekleşiyor. Hem hüzün hem yas içindeyiz. Ankara’ya göre sabah 10:05’te kesinleşen yeniay 1 derecede ve Boğa burcunun yükseldiği haritaya sahip. Yeniayın yönetici gezegeni Jüpiter 12. ev yerleşiminde Koç burcunda Kiron ile kavuşum yapmakta. Haritanın 11. evine denk düşen yeniay derecesi birleşmeleri, aynı amaç altında oluşturulan güç birliklerini ifade eden bir yerleşimde. Küçük derneklerden büyük organizasyonlara kadar grupsal işleyiş dahilinde olan çalışmaların vurgu kazanacağı bir döneme girmekte olduğumuzun işaretçisi. Duygusal olarak bu yönde oluşumlara ihtiyaç duyduğumuzu fark edebilir ve bilinçli olarak bu yönde gelişmeleri takip etmeye, yardımlaşmanın ama bir organizasyon dahilinde yardımlaşmanın ne kadar elzem bir şey olduğu konusunda çok önemli farkındalıklar elde etmiş olabiliriz. Ayrıca bu içerikte kurum ve kuruluşlar ya da kişilerle ilgili durumlarında öne çıkacağı bir zamanda olabileceğiz. 11. ev yerleşimli yeniay özellikle ayrımsız, koşulsuz birlik ve beraberlik inancı ile oluşturulabilecek çalışmaların hız kazanabileceğini işaret ediyor. Cesaret, öncülük, kahramanlık duyguları ağır basacak ve toplumsak konular üzerinde yoğunluk kazanacak. Yeniay’ın yücelme yönetici ve yükselen yöneticisi gezegen Venüs Balık burcunun son derecesinde Neptün ile kavuşumda ilerliyor. Manevi duyguların had safhada yüksek olduğu bir dönemde olacağımız muhakkak. Hassas bir derecede ilerleyen Venüs yine içinde bulunduğu Oğlak burcunun 29. Derecesinde ilerleyen Plüton ile 60 derecelik açı yapmakta. İki gezegenin arasındaki açılar her zaman için hayata yaklaşım tarzımızı tarif etmek açısından çok dikkat çekici gösterge olurlar. Yeniay haritasındaki 60 derecelik görünüm gerçekten içten ve samimi bir yardım severlik duygusunun ne kadar yoğun bir enerji halini aldığını göstermekte. Manevi gücümüzü organize olmaya, organize olabilecek ve fedakârca çalışabilecek yapılanmalara yöneltmenin hem isteği hem ihtiyacı içindeyiz. Bu alanda önemli gelimeler, öne çıkan ve fayda üretebilecek çalışmalara şahit olabileceğiz. Venüs ve Plüton orta noktası haline gelmiş olan Satürn Kova burcunun son derecelerinde ilerliyor. Bu oldukça dikkat çekici bir görünüm. Nereden bakarsak bakalım bir orta nokta halini alan Satürn önemli sorumluluklar altında olduğumuzu ve manevi gücümüzü, manevi değerlerimizi organize olarak koruma altına alma isteğimize işaret ediyor. Ülkemiz haritasında yeniayın yöneticisi olan Venüs 10. eve denk düşüyor ve 29. derece yerleşimli natal Ay ile kare açı yapıyor. Ülkece, halk olarak duygu yoğunluğumuzun en üst seviyelerde hassas olduğu süreçte olacağımızı söyleyebiliriz. Beklentilerin ve kaygıların oluşu geriliminde yüksek olacağını gösterebilir. Yardım kuruluşları ve devlet desteği gibi konular ayrıca meclis içinde gündem halini alabilecek yeni kararların halk tarafından tepki alması ya da beklenilen yönde kararların çıkmaması gibi konular yine yeniay haritasının vurguladığı gelişmelere yönelik işaretler.

DİLARA EFEOĞLU

ASA CAPISAR

ÇALIŞAN KAZANIR

6 – 12 ŞUBAT HAFTASI

Yeni bir haftadan merhaba,

Merkür Neptün arasında 60 derecelik açının kesinleşmesiyle birlikte üretken ve verimli fikirlerimizin fayda sağlayacağı bir haftaya başlıyoruz. İş birliklerine, önemli anlaşmalara, kontratlara açık olabileceğiz. Burç değiştiren Merkür, 11 Şubat Cumartesi günü Kova burcu ilerleyişine başlıyor. İçinde bulunduğumuz dönem bilgi alışverişi içinde olma, yeni bilgiler toplama, grupsal bağlantılar ve paylaşımlar içinde olma güdülerimizin artmakta olduğunu fark edebiliriz. Yeni fikirleri güvenle ortaya koymak, fikir ve düşüncelerin savunuculuğunu yapmak, içinde bulunulan koşullara mantıksal ve analitik yaklaşmayı başarmak Merkür, Kova burcu sürecinin pozitif etkileri.

Haftanın günlerine göre;

6 Şubat Pazartesi günü, Merkür Neptün arasında 60 derecelik açının kesinleşmesiyle birlikte üretken ve verimli fikirlerimizin fayda sağlayacağı bir güne başlıyoruz. Yeni fikirlere ve iş birliklerine uyum gösterme eğilimimizi ön plana çıkarmakta fayda var. Egosal çıkışlarımızın ise sert engeller ile karşılaşabileceğini unutmamak ve özellikle karşımızda otorite figürü olabilecek kişilerle yaşanacak sorunlara yönelik dikkatli olmakta yarar var. 17:16 sonrasında boşluğa giren Ay günü açısız tamamlıyor. Bu saat sonrasına önemli kararlar almayı bırakmamak daha iyi olur.

7 Şubat Salı günü, içinde bulunduğumuz şartları daha iyi hale getirebilmek ya da yeniden düzen vermek, ihtiyacı olan sistemi sağlayabilmek için bugün harekete geçebiliriz. Fayda üretecek çalışmalar, işlerimize odaklanmak, ciddi ve mantıklı düşünebilmek avantajımız haline gelebilir. Aşırı iş yükü almaktan kaçınmakta fayda var. Duygusal olarak depresifliğe düşecek kadar kendimizi sorumluluklar içine almamak önemli. Akışta kalmayı da hatırlamak güzel olur.

8 Şubat Çarşamba günü, haftanın en yüksek ve pozitif enerjili günündeyiz. Birçok şeyi yeniden yapılandırmak, tazelemek, form vermek için bugün enerjisinden faydalanabiliriz. Planlarımızı geleceğe yönelik düşünebilir ve kalıcı olabilecek şekilde gerçekleştirme yolunda adımlar atabiliriz. Başak burcu ilerleyişinde Ay’ın Uranüs ile üçgen açısı işlerimize akıcılık ve hız kazandırıyor. Güzel bir gün olsun

9 Şubat Perşembe günü, sabah saatleri hızlı bir iletişime, hızlı değişen ve gelişen şartlara işaret ediyor. Çabuk kararlar almak, elimizdeki işleri pratik ve hızlıca tamamlamak için erken saatleri değerlendirebiliriz. Ay’ın Terazi burcu ilerleyişine başlamadan önce saat 09:40 – 11:46 aralığında boşlukta ilerleyeceğini aklımızda tutmamızda fayda var. Bu aralıkta yön bulmakta zorlanabilir, aldığımız kararlarda istikrar sağlayamayabiliriz. Günün devamında dışa dönük bir yapı kazanıyoruz. Sosyal ilişkiler, özel ilişkiler içinde dengeyi korumak, düşünmeden hareket etmemek, abartılı davranışlar içinde olmamak önemli.

10 Şubat Cuma günü, girişkenliğimizin bizi desteklediği bir gündeyiz. Kendimizi daha cesaretli hissedebileceğimiz bugün iyi iletişim kurabilmenin, sosyal çevrenin, arkadaşların ve işbirlikçi tavırların getirebileceği fırsatlarla karşılaşabilir, değerlendirebiliriz. Haberleşmeler, duyurular, toplantılar gibi etkinliklere ayırabileceğimiz gün genelinde ekip çalışmasına yatkın davranmanın gerekliliğini aklımızda tutmakta fayda var. Önemli ve ciddi kararların gündeme gelmesi ve bir nihai sonuç alması söz konusu olabilir. Terazi burcu ilerleyişini gün boyu sürdüren Ay’ın Mars ile üçgen açısı hem zihinsel hem fiziksel hareketli bir günün bizi beklediğinin işaretçisi.

11 Şubat Cumartesi günü, Ay ve Güneş arasında üçgen açının aktifliği ile başladığımız gün içerisinde Ay’ın Satürn ile de uyumlu açısı kesinleşiyor. İşbirliklerinden, ortaklıklardan yana fırsat ve başarılı gelişmeler sağlayabileceğimiz bugünü ilişkiler anlamında olumlu olarak değerlendirebiliriz. Merkür burç değiştiriyor, Kova burcu ilerleyişine başlıyor. Bilgi alışverişinin artması, yeni fikirlere açıklık, global bakış açısının öne çıkması içinde bulunduğumuz süreci şekillendirecek. 19:42 – 21:35 saatleri arasında boşlukta ilerleyen Ay sonrasında Akrep burcuna geçiyor. Gece saatlerinde tartışmalara, fikir zıtlıklarına dikkat.

12 Şubat Pazar günü, içe kapalı ve daha fazla kendi duygularımıza, seçimlerimize odaklanma ihtiyacı hissedeceğimiz bugün diğer kişilerden kendimizi soyutlamak yerine deneyimlerimizi paylaşmak, onlara destek olmak ile kendimize de fayda sağlayabiliriz. Başkalarını desteklemek, bilgimizi paylaşmak, bölüşmek için güzel bir gün.

Güzel bir hafta dilerim

Sevgilerle,

Dilâra Efeoğlu

ASA ISARCAP

30 Ocak-5 Şubat haftası

YERLEŞİK DÜZENLERİ ALT ÜST EDEBİLECEK BİR HAFTAYA GİRİYORUZ!

Yeni bir haftadan herkese merhaba,

Haftaya 30 Ocak Pazartesi sabaha karşı saatlerde kesinleşen Güneş Mars ve Merkür Uranüs üçgen açısı ile başlıyoruz. Gezegenlerin arasında kesinleşen uyumlu açılar haftaya aktif ve sıra dışı hareketlilikte bir başlangıç enerjisi getirirken, etkileri haftanın ilk günleri için daha görünür olacak. Yenilikçi fikirler, değişim getiren kararlar için cesaretli adımlar atma yönünde destekler bulurken, kendimize olan güven duygumuzun da arttığını hissedebiliriz. Kova burcu ilerleyişini sürdüren Güneş ile Boğa burcu yerleşiminde Uranüs arasında oluşan kare açı 4 Şubat Cumartesi günü kesin derecesine varıyor. Bir kapanma fazı halinde olan görünüm değişime, içinde bulunulan şartların yeniden değerlendirilmesine, eleştirilmesi ve bozulup dağılmasına yol açabilir. Özellikle hafta ortasından sonra ani gelişen olaylara, durum değişikliklerine açık olabiliriz. Güneş ve Uranüs arasındaki kare açı sosyal ve toplumsal konular, olaylar üzerinde de sert ve ani gelişen durumların işaretçisi olabilir. İsyankâr, başkaldıran, saldırma ya da savunmaya geçen türde hareketler ses getiren gündem halini alabilirler. Venüs Mars arasında kare açısı ise 5 Şubat Pazar günü kesin derecesine varıyor. İki gezegenin arasında oluşan gerilimli açılar aynı zamanda ilişkiler üzerinde de oluşan gerilimli etkilere işaret eder. Gerek özel ilişkilerde artan beklentiler, talepler kendini göstermeye başlarken her türlü arkadaşlık, sosyal ilişkiler ya da ortalıklar gibi konular üzerinde artan hareketlilik dikkat çekici olabilir.

5 Şubat gecesi Aslan burcunda bir dolunay gerçekleşiyor. Uranüs ile kare açı yapan dolunay derecesi astrolojik bir görünüm olan t-kare oluşturuyor. Dolunayın enerjisi hayatlarımızda yerleşik düzenleri alt üst edebilecek güçte. Değişim biz istesek de istemesek de kapımızı çalıyor olabilecek. Güç çekişmeleri ve egosal beklentilerin yüksek hedefler doğurduğu bu dönemde gerek içsel çatışmalarımız, hırslarımız ön plana çıkabilecekken gerekse rekabet yaratan, zorlayan, kışkırtan şartlar aktif olabilir. Cesaretimizi ve öz güvenimizi en fazla kendi kurallarımızı oluşturabilmek, içinde bulunduğumuz durumları yenilemek, değiştirmek ve kendi sistem ve kurallarımıza uyarlayabilmek güdüsü ile kullanabileceğiz. Baskı yaratan ya da sınırlamalar getiren koşulların üzerine çıkabilmek için güçlü bir dürtü oluşturan dolunay derecesi toplumsal ve siyasi konular üzerine de dikkat çekici hareketlenmeler getirebilir. Liderler arası restleşmeler, çok önemli kararların açıklanması, sıra dışı ve ani gelişen durumlar, ayrılıklar-kopmalar ya da yeni birleşmeler söz konusu olabilir.

Haftanın günlerine göre,

30 Ocak Pazartesi günü, aktif bir güne başlarken özellikle bugün haberler, duyurular, yazışmalar ve konuşmalar alanında bir hayli hızlı gelişen durumlar bizi bekliyor diyebiliriz. Öğlen saatlerine doğru (11:34) Ay’ın İkizler burcuna geçmesiyle birlikte çok daha rahat akmaya başlayan enerjiler yenilikçi fikirler, değişim getiren kararlar için cesaretli adımlar atma yönünde destekler veriyor. Aşırı heyecanlı kararlar almaktan, düşüncesizce kırıcı, yaralayıcı sözler söylemekten kaçınmakta yarar var.

31 Ocak Salı günü, hem fiziksel enerjimizin hem de zihinsel enerjimizin yükseldiği bugünü birçok konuda fikirler üretmek, pratik çözümler bulmak, başkalarıyla iş birliği içinde olmak adına değerlendirebiliriz.Yeni adımlar, yeni başlangıçlar için fırsat sağlayan gün genelinde özellikle kalıcı hale getirmek istediğimiz girişimlerimiz için uygun.

1 Şubat Çarşamba günü, duygusal yönümüzün ağır bastığı sabah saatlerinde yanılgılara dikkat. Mantık ve akılsal bakış açımızı kaybetmemeye önem vermek yerinde olur. Verilen sözlere, alınan sözlere dikkat. Gerçekçi bakış açımızı korumakla sağlam adımlar atma şansımız yüksek. Eğitim, haberleşme, duyurular, ticari faaliyetler gibi konular için 14:58’e kadar olan süreci değerlendirebiliriz. Sonrasında boşluğa giren Ay, saat 23:11 de Yengeç burcu ilerleyişine başlıyor.

2 Şubat Perşembe günü, duygusal ilişkiler ve duygusal bağların ön planda önemli olduğu bir gün bizi bekliyor. İlişkilere yönelik birleştiren enerjilerin aktif olduğu bugün yeni başlangıçlar ya da var olan her türlü karşılıklı ilişkiler ve iş birlikleri için hassasiyet duyabileceğiz. Aile, yuva gibi konularda girişimci olmak, rol almak söz konusu olabilir. Aşırı duygusal davranmamaya dikkat. Ay ve Venüs arasında oluşan üçgen açı empati ve uyum fırsatları sağlıyor.

3 Şubat Cuma günü, önemli kararlar ve üzerimize düşen mesuliyetler bizi hem duygusal olarak hem de fiziken bugün yoracak şartlar oluşturabilir. Gerçekçi bakış açımızı kaybetmemek, alınacak kararlarda sorumluluk bilinciyle hareket etmek işimizi kolaylaştıracaktır. Yengeç burcu ilerleyişini sürdüren Ay Neptün ile açıya yaklaşırken gün genelinde duygusal hassasiyetlerimiz ön planda.

4 Şubat Cumartesi günü, zorlu bir güne uyanmış olabiliriz. Duygusal olarak bizi yıpratan, huzursuzluk veren enerjiler özellikle sabah saatlerinde çok daha belirgin olabilir ve günün geri kalanında bu yönde gelişen durumlarla baş etmeye, mücadele vermeye yönelik davranışlar geliştirebiliriz. Plüton karşıtlığı sonrasında boşluğa giren Ay (09:18- 11:48) sonrasında Aslan burcu ilerleyişine başlıyor. Atılgan ve dışa dönük bir yapı çizmeye başlıyoruz. Otoritemizi ortaya koyarken abartılı davranmamaya dikkat. Cesaret isteyen işler için 11:48 sonrasını değerlendirebiliriz.

5 Şubat Pazar günü, coşkulu ve yüksek motivasyonlu bir gün bizi bekliyor. Kendimizi ifade etmek, beklentilerimizi belirtmek için fırsatlar sağlayabiliriz. Girişimci yönümüzün güçlü olması bize bazı kapıları açabilir ama egosal çıkışlara, abartılı yaklaşımlara dikkat. Venüs ve Mars arasında kare açının da kesinleştiği gün gerek özel ilişkilerde artan beklentiler, talepler kendini göstermeye başlarken her türlü arkadaşlık, sosyal ilişkiler ya da ortalıklar gibi konular üzerinde artan hareketlilik dikkat çekici olabilir.

Herkese güzel bir hafta dilerim

Sevgilerle,

Dilâra Efeoğlu

%d blogcu bunu beğendi: