6 Mayıs Cuma 2016 Boğa Burcunda Yeniay

Geçmişin bir nevi yeniden şekillenmesi gibi hissettiğimiz olaylar ve düşünceler içerisinde olduğumuz, bizi; yenileyici, yapıcı duygular ile yeni başlangıçlara götürecek enerjiler taşıyor olan etkiler içerisinde bulunduğumuz bir dönemdeyiz.

 

1b88243266e3e1f9506e2847a69bab70 - Copy

 

Boğa Burcunda Yeniay
6 Mayıs Cuma akşamı 22.29’da Boğa Burcunun 16. derecesinde bir yeni ay oluşacak. Yeniay içinde bulunduğu derecede Merkür, Venüs ile kavuşum, Jüpiter ve Plüton ile üçgen açı içerisinde, gezegensel yerleşim ve analizi yeniay’ın güçlü, etkin, fırsat getiren, yapıcı, oluşturucu,değiştirici enerjiler barındıran bir yeniay olacağını göstermekte.
Zihinsel ve duygusal olarak yeni başlangıçlara kendimizi hazır hissettiğimiz bu dönemde, arzu ettiğimiz değişimlerin hayatımıza kolayca aktığını görecek olabiliriz.
Yaşantılarımızda olmasını beklediğimiz güven arayışının çok daha ön plana çıkışı ile maddi kazançlar konusunda daha aktif olmaya yönelme, bu konularda yeni hedefler belirleme içerisine girebiliriz, sağlam ve gerçekçi düşünülmüş, acele karar verilmemiş ancak hedeflediği başarı için sorumluluk alma cesareti ve çabası gösteren kişiler için başarı vaad edebilecek şanslı bir konumu göstermekte gökyüzü.
Duygusal değişimler içerisinde olabileceğimiz bu süreçte ilişkilerimizde yeniayın taşıdığı etkilere açık olacak. Birlikteliklerde yeni başlangıçlar içerisinde olabilir ya da varolan ilişkilerimizde yenilenmelere, ilişkinin daha sağlam temeller üzerinde yol almasını sağlayacak gelişmelere ihtiyaç duyabilir ve bu yönde girişimler içerisinde bulunacak olabiliriz.
Gökyüzünde 5 gezegende halen retro hareketlerini sürdürmekteler, geçmişe dönmek, geçmişin kazandırdığı, kaybettirdiği değerler ile elde olanın farkına ve ayrımına varmak ve öylelikle yeni geleceği inşaa etmeye başlamak için güzel bir fırsat çizmekte yeniay bizlere.

Dilâra Başar Efeoğlu

Venüs Boğa Burcunda

Venüs Boğa Burcunda,
Aşk’ın ve güzelliğin gezegeni Venüs, Boğa burcunda doğasının özelliklerini en belirgin şekilde ortaya koyacaktır.

tumblr_l55eo8s7sW1qc6peio1_500
30 Nisan Cumartesi -24 Mayıs Salı 2016
Venüs’ün taşıdığı, aşk, sevgi, değer ve güzellik arayışı, sanatsal beceriler, Boğa burcuna geçişiyle birlikte bu burcun taşıdığı üretkenlik, dinginlik, hassaslık ve zevksel yaratılışı ile uyum içerisinde olarak doğasını en iyi biçimde sergileyecektir. Venüs, Boğa burcunun yönetici gezegenidir.
Venüs’ün 24 günlük Boğa burcunda olan yolculuğu süresince hayatlarımızda ilişkiler, birliktelikler vurgu kazanır. Beraberliklerde aranan uyum ve istikrarın sağlanabilecek olmasıyla birlikte, gelecek planları içerisinde olunabilecek ilişkiler ön plana çıkar.
Her birimizin hayatında farklı alanlarda kendini hissettirecek olan bu geçiş gökyüzünde özellikle; Güneş’in bulunduğu Boğa burcu ve Başak, Oğlak burcunda doğmuş olanların amaçladığı; huzur, keyif ve maddi manevi güven sağlayan ortamlar için, bu dönemde yapıcı ve üretken olma aktifliği taşıyor olduklarında, arzuladıkları pozitifsel gelişimleri yakalayabilecekleri enerjileri barındırmakta.
Venüs Boğa burcunda güzellik arayışı ve yaratıcılığı, artan sanatsal bakış açısı ile sanatsal değerlere yönelişi getirir.
Venüs, Boğa burcunda hareketi sırasında dispozitörlüğünü yaptığı Merkür ile de kavuşum yapıyor olacak. Bu zihinsel ve fikirsel olarakta birlikteliklere, ilişkilere açık olacağımıza ve ılımlı, uyumlu yönde iletişim sergileyeceğimize işaret etmekte. Merkür’ün retro hareketinde oluşu ile iletişimde aksilikler, zihinsel dalgalanmalar, yanlış anlaşılma ve anlamalar getirebilecek olmasına karşı dikkatli olmamızda fayda var.
Farkındalık amaç olduğunda sevgi en büyük araçtır…

Dilâra Başar Efeoğlu

Fotoğraf, Arkeoloji Müzesi, Napoli, İtalya

APHRODITE (AFRODİT) VENÜS MİTOLOJİSİ

APHRODITE (AFRODİT)
VENÜS MİTOLOJİSİ

40b25f7eaec57a036357c7e119588be6 (1)

Aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’in doğuşu ile ilgili Yunan Mitolojisi’nde iki kaynağa yer verilmektedir. Bunlardan ilki Antik Çağ’da yaşamış, İlyada ve Odysseia destanlarının derleyicisi, Yunan mitolojisi kaynaklarının en kuvvetli bilgilerini veren İyonyalı ozan Homeros’un anlatımlarında görülen Okeanos’un kızı olan Dione ile “Tanrıların ve İnsanların Tanrısı” Zeus’un kızı olduğu şeklindedir.
İkinci bir anlatım ise; yine M.Ö. 8.yy.da yaşamış olan, Yunan mitolojisinde Homeros’tan sonra ikinci en büyük kaynak kişisi Hesiodos’a aittir. Hesiodosa göre Afrodit, kendi çocuklarının yerine geçmesini önlemek için onları yutan Gök Tanrısı Uranos’un, oğlu Kronos (Satürn) tarafından bir orak ile hadım edilip denize saçılan parçalarının deniz köpükleri ile birleşmesinden doğmuş olduğudur.
Aphros Yunanca köpük demektir. Aphrodite köpüklerden doğan anlamına gelmektedir. Roma mitolojisinde Aphrodite, Venüs ismi ile anılmaktadır.

Afrodit’in doğumunu Hesiodos’un şu dizeleri ile anlatmaktadır;
“Dalgalı denize atar atmaz onları
Gittiler engine doğru uzun zaman.
Ak köpükler çıkıyordu tanrısal parçalardan,
Bir kız türeyiverdi, bu ak köpükten.
Önce kutsal Kythera’ya uğradı bu kız,
Oradan da denizle çevrili Kıbrıs’a gitti
Orada karaya çıktı güzeller güzeli tanrıça,
Yürüdükçe yeşil çimenler fışkırıyordu
Narin ayaklarının bastığı yerden.
Aphrodite dediler ona tanrılar ve insanlar,
Bir köpükten doğmuş olduğu için”

Batı rüzgarı tanrısı olan Zephyros (Kıbrıs) birgün kıyıda rüzgarlarıyla denizi köpüklendirerek Afrodit’in doğumunu sağlamıştır. Afrodit doğunca Zephyros onu geriye denize itmiş, Afrodit uzun sürelerce sedef bir deniz kabuğu üzerinde okyanusları gezmiş ve sonunda doğduğu yere Kıbrıs’a geri gelmiştir.
Afrodit’i zamanın tanrıçaları olan Horalar karşılamışlar onu süsleyip giydirmiş, bastığı yerde renk renk çiçekler açan, güzeller güzeli Afrodit’i Olympos’a çıkarmışlar. O günden sonra Afrodit güzellik ve aşk tanrıçası olarak Olymposta diğer tanrı ve tanrıçalarla birlikte yaşamaya başlamış, tanrıların ve insanların sevgisine, hayranlığına sahip olmuştur. Afrodit tüm tabiata sözünü geçirebilen, rüzgarları dindirip, çiçekleri canlandırabilen güce sahipti.
Sevginin, güzelliğin, üretkenliğin, birlikteliklerin, uyumun, arzuların temsili Afrodit’e, Homeros şiirlerinde Altın Afrodit diyerek hitap etmektedir. Altın sıfatı ile anılmayı buradan alan Afrodit bu sıfatın yanı sıra gönül alıcı, gülen yüzlü, güzelliğin ışığı sıfatlarını içeren şiirler ile de anılmış , Mersin ağacı (Myrtus) ile çiçeklerden gül’ün, barışın, sevginin, birlikteliklerin sembolü olarak da kuşlardan güvercin ile temsil edilmiştir.
Dilâra Başar Efeoğlu
derlemede faydalanılan kaynaklar;
http://www.theoi.com/
http://www.mitoloji.in/
https://tr.wikipedia.org/wiki/Afrodit
http://mitolojikyunan

Fotoğraf; Aphrodite mermer büstü MS 2. y.y. dolaylarından kalma eser, Chicago Sanat Enstitüsünde bulunmaktadır.

Merkür Retro, 28 Nisan-23 Mayıs 2016

Merkür, Boğa burcunda Retro hareketine başlamak üzere,
28 Nisan-23 Mayıs 2016

unnamed (1)
En yoğun olarak etkisini iletişimsel faaliyetler üzerinde görecek olduğumuz Merkür retrosu ile;
Zihinsel, mantıksal ve algısal duyularımızın aktif olduğu hayatsal alanlarımızda bizi zora sokacak durumlar içerisine girebiliriz. Merkür’ün Boğa burcunda geri gidiyor oluşu ile konuşma, yazma, öğrenme, yorumlama gibi melekelerimizde yavaşlama hissedebilir, düşüncelerimizde sabitlik ve inatçılık sergileyecek olabiliriz.
Dar bir görüş açısı ve zayıflamış bir hafızaya sebep olabilecek olan Merkür retrosu süresince, önemli yazışmalar ve haberleşmeler, ticari ve her türden anlaşmalar konusunda oldukça dikkatli olmalı mümkünse yine eğitim, öğretim, ticari ve iletişimsel alanlarda alınacak her türlü yeni kararlar ve başlangıçları 23 Mayıs Merkür retrosu sonrasına bırakmalıyız.
Bu retro dönem içinde alınan kararların isabetsiz olabileceği, yapılacak anlaşmalarda retro dönemi bitişi ile yenilenme gereği duyulacak oluşu ve ticari olarak yanılma, yanıltılma ihtimalinin yüksek oluşunu göz önünde bulundurmalı ve bu tarz etkileşim içinde olduğumuz durumlara karşı yüksek bir bilinç sergilemeye çalışıyor olmamız faydamıza olacaktır.
Merkür retrosu bir benzetme yaparsak yarım kalmış kitapların bitirilmesi gibi başlanmış olanın tamamlanması için ideal zamanlardır…
28 Nisan Perşembe günü Boğa burcunun 23. derecesinde durağan hale girecek olan Merkür, 30 Nisan Cumartesi günü retro hareketine başlamış olacak, 23 Mayıs Pazartesi günü içinde bulunduğu Boğa burcunun 14. derecesinde iken sürdürdüğü 25 günlük retro hareketi sonrası ileri hareketine başlıyor olacak.
Fotoğraf NASA’ ya ait olup, gezegen Merkür’ün 2014 yılı retro hareket zamanı gökyüzüsel konumunu göstermektedir.

21 Nisan-20 Mayıs Boğa Burcu

Güneş Boğa Burcunda
Toprak ana sembolü ile ifade edilen yaratıcılık ve üretkenlik enerjisine sahip olan Boğa burcu, kendi değer yargıları ile hareket edecek ve aradığı huzur ve konfor ortamı için en temel ihtiyacı olan güvenlik ve istikrar arayışını çalışkanlığı ile bulmaya çalışacaktır.

c82d5ebefef968554c8ad222a10454b5 - Copy
Boğa Burcu değişim ve yeniliklere isteksiz, süregelen düzenin farklılaşıma uğrayacak olması ile huzursuz olabilen, değişimlerden kaygı ve korku duyabilen bir burçtur. İçinde bulunduğu durum ve şartlara bağlılık göstermek yine Boğa Burcunun ihtiyacı olan güvenlik ve sağlamlık anlayışının getirdiği özellikler ile olacaktır.
Aradığı içsel huzuru dışsal şartlar ile elde etmeye çalışacak olan Boğa Burcu, maddesel olan herşeye bu sağlamlaştırma prensibi ile yaklaşacaktır.
Venüs gezegeni yönetiminde bir burç olan Boğa burcu, gelişkin sanatsal zevkleri ve becerileri getiren, doğa ve müziğe ayrıca yakınlık ve yatkınlık özellikler gösteren bir burçtur.

Zaman geçmişe doğru akmaya başlayabilir….

Zaman geçmişe doğru akmaya başlayabilir….
Gökyüzünde 5 gezegen retrosu yaşayacağız,
Plüton, 17 Nisan – 27 Eylül 2016
Satürn, 26 Mart – 14 Ağustos 2016
Jüpiter, 7 Ocak – 10 Mayıs 2016
Mars, 16 Nisan – 1 Temmuz 2016
Merkür, 28 Nisan – 23 Mayıs 2016

1f9536bb555d4ea64d76996e0cf4ecf0
Gelecekten çok geçmişe yönelmek, geçmişin canlanması, içe dönen düşünceler, geçmişte bırakılamamış meselelerin su üstüne çıkışı, yanlış zamanda yanlış hamleler içeren enerjiler bizi ve etrafımızı saracak olabilir.
Zaman yavaşlamış gibi, olaylar geçmişe dönük akmaya başlayabilir bize, çelişkiler içerisinde olabilir, kendimizi sınırlandırılmış veya pasifize edilmiş gibi hissedebiliriz. Yapmak istediklerimiz ile yaptıklarımız birbirinden çok uzak kalabilir.
Belki de bu dönem için en güzeli evrendeki bu enerjiler ile uyum içinde akmak olur, hayatın ne getirdiğine bakmak, seyretmek ve önce anlamlandırıp sonrasına öyle devam etmek…
7 Ocak’dan beri geri hareketinde olan Jüpiter, 26 Mart itibari ile geri hareketine başlamış olan Satürn ile birlikte, 16 Nisan Mars, 17 Nisan Plüton’un retro harekete girmeleri ile gökyüzünde 4 gezegen aynı anda retro konumda olurken, 28 Nisan’da bu gezegenlere Merkür’ün de katılması ile birlikte gökyüzünde 5 gezegenin aynı anda retro hareketinde oldukları zaman dilimi içerisinde olacağız. 5 gezegenin retro oluşu durumundan ilk çıkan gezegen 10 Mayıs’da bulunduğu Başak burcunda direkt hareketine başlayacak olan Jüpiter olacak.
Farkındalık amaç olduğunda sevgi en büyük araçtır….
Sevgilerimle,
Dilâra Başar Efeoğlu

17 Nisan – 27 Eylül, Plüton Retro Hareketinde

17 Nisan – 27 Eylül, Plüton Retro Hareketinde
Geriye dönüşümsüz değişimin istisnasız gezegeni Plüton,
17 Nisan Pazar günü durağan hale geçişi sonrası 19 Nisan Salı günü retro hareketine başlayacak, 164 gün boyunca sürecek olan retro dönemi sonunda, 27 Eylül Salı günü Oğlak burcunun 14. derecesinde retro hareketi sona erecek.

cf45de4fefb3b14c52ca475156fea5c6
Astrolojide yeniden doğuşun sembolü Plüton, kişiyi ve toplumları bilinçsel olarak olduğundan daha ileriye götürebilmenin bazen karanlık bazen aydınlık yüzünü taşır. Yaşamın içerisinde bireysel ve toplumsal olarak yaşanılan her büyük değişim ve dönüşümlerin arkasında Plüton’un temsil ettiği yıkıcılık ve yaratımcılık gücü vardır.
Geriye dönüşümsüz değişimin istisnasız gezegeni Plüton, retro hareketi süresince; bireysel olarak hissedebileceğimiz gibi çok daha fazlası toplumsal olarak yaşayacağımız, karşılaşacağımız etkiler içeriyor olacak.
İçe dönüş enerjisi barındıran, bizi kendi iç dünyamıza döndürecek, sorgulamalarımızla, hesaplaşmalarımızla, sırlarımızla kendimiz ile yüzleştirecek ve yola devam etmeden önce değişimin değişmez bir kural olduğu evrende, kimimizin bir gözlemci, kimimizin başrolde bir aktör gibi kendisini olayların içerisinde bulacak olabileceği zamanlar olacak Plüton retrosu.
Plüton’un ülkemiz haritasının 7 evinden transfer yapıyor oluşu ile; ülkemiz ve dış ülkeler arasında; gerek ticari gerek askeri alanlarda gerginleşebilecek çatışma ve rekabet ortamı yaratabilecek enerjilerin açığa çıkacak olabileceği, uzlaşma bulmamış sorunların su yüzüne çıkışı ve kriz yaratan durumların içerisine girilebilecek ilişkiler yaşanabileceği söylenilebilinir.
Gerilim ve stress etkisi altında olabileceğimiz bu süreçten; sabit fikirliliğe düşme, bir fikirde saplantılı kalma, dengesini yitirmiş cesaret gibi,ruhsal ve bedensel gücümüzü zayıflatan durumlar içerisine girmekten kaçınarak yüksek farkındalık hali ile bakmaya çalıştığımız kendimiz ve dışsal olaylar arasında bizi çok daha üst bilinç seviyesine çıkaracak kişisel değerler kazanarak çıkabiliriz. Yeter ki karanlığın aydınlığın olmadığı yer olduğunu unutmayalım…
Sevgiyle,
Dilâra Başar Efeoğlu

Mars Retrosu, 16 Nisan 2016 – 1 Temmuz 2016

Mars Retrosu
16 Nisan 2016 – 1 Temmuz 2016

16 Nisan Cumartesi günü Yay burcunda durağanlaşması ile başlayacak olan Mars retrosu, 1 Temmuz Cuma günü Akrep burcunda sona erecek.
Mars’ın retro pozisyonda olduğu bu süreç içerisinde, aktiflik, savunma, mücadele, atılganlık, cesaret gibi fiziksel enerji ve eylemsel dürtü ile hareket ettiğimiz alanlarda etkilerini yaşayacak ve deneyimleyeceğiz.
Retro süresince Mars’ın yönettiği bu konular ile ilgili, sorunlar, yavaş ilerlemeler, sonuçsuz kalan girişimler, agresiflik içeren davranışlar, çatışmalar ve hatalı, yanlış verilmiş kararlar içerisine girecek ya da bu şekilde gelişen etkiler ile karşılaşacak olabiliriz.
Mars’ın retro döneminde her türlü eylem, davranış içeren girişim ve kararlarımızda çok daha ayrıntılı ve dikkatli olmayı elden bırakmamamız gerekmekte. Bu dönemde başlatılan yeni girişimlerin, yeni verilen kararların arkasından bu girişimler ile ilgili yavaş ilerleyen gelişmeler, çatışma içeren durumlar, problem haline gelebilen sorunlar oluşabilir ve başlatılan girişimlerin Mars retrosu bitmesi ile vazgeçilen bir proje halinde rafa kaldırılması olasılığı artar. Bu olasılığı göz önünde bulundurarak çok daha gerçekçi, dikkatli ve uzun vadeye yayarak girişim içerisinde bulunmamız bu şekilde bir zarara uğramamamız adına faydalı olacaktır.

512275631

Yine Mars retro da iken, gerek bilinçsel gerek dürtüsel olarak hareket ettiğimiz fiziksel enerjimizde düşmeler, zayıflıklar oluşabilir, bunu oldukça dikkate alarak yaşamsal, fiziksel aktivitelerimizde herhangi bir zarar görmemek için yüksek odaklanma içinde olmaya çalışmalı ve uzun, çok efor gerektiren faaliyetlerden ya mümkün olduğunca kaçınmalı yada azami dikkat gösteriyor olmalıyız.
Mars’ın 27 Mayıs’a kadar Yay burcunda sürdüreceği retro hareketi süresince gökyüzüne gezegensel etkiler ile baktığımızda; inançlar, düşünceler, ideolojik ya da fanatiklik haline getirilmiş fikirlerin vurgu kazanacağı ve aktifleşeceği öngörülebilinir. Geçmişin etkisini taşıyan ve geçmişe bağlı olayların tekrar gündeme gelişi, ele alınışının yoğunlaşacağı bugünleri, tamamlanmamış olanları tamamlamak için uygun, kontrollü ve yapıcı şekilde kullanabiliriz.
27 Mayıs sonrası 1 Temmuz’a kadar olan süresince Akrep burcuna geçen Mars burada retro hareketini tamamlayana kadar ise içselleştirdiğimiz, derinleştirdiğimiz isteklerimiz ile ilgili sabit fikirlilik sergileyerek uzlaşmasız eylemlere yönelebilecek enerjiler taşıyor olabileceğiz. Yıkıcı olma yönünde hareket alma enerjisi taşıyor olabilecek bugünlerde, stress, agresif ve pasif agresifliğe yatkın tavırlar içerisinde gelişen gergin ve çatışma içeren olaylara açık olabileceğimizde söylenilebilinir.
Ülkemiz haritasının 6. evinde transfer eden Mars’ın retro hareketini toplumsal açıdan değerlendirdiğimizde genel olarak etkilerinin, polis ve askeri her türlü güvenlik birimleri, kamusal çalışma alanları ve çalışanları ile özellikle sağlık sektörü ve toplumsal sağlık konularını içeren alanlara ait konular üzerinde yansıyacak olduğunu söyleyebiliriz. Otorite ve yönetici konumundaki kişiler ve kuruluşlar ile ülkenin genç nüfusu üzerinde en fazla etkisini hisssetirecek olan Mars retrosunun bu alana ait kişi ve olaylar üzerindeki etkinliği görülebilecek.
Mars Retro’su gezegensel konum olarak baktığımızda; 16 Nisan Cumartesi günü Mars, Yay Burcunun 8. derecesinde iken retro hareketine başlıyor olacak, 27 Mayıs Cuma günü burç değiştirerek Akrep burcuna geçen Mars gezegeni retro hareketini bu burçta sürdürmeye devam edecek olup, 1 Temmuz Cuma günü Akrep burcunun 23. derecesinde iken düz hareketine kavuşacak. 76 günlük retro süresince Mars, 14 derecelik retro gerçekleştirmiş olacak.
Sevgilerimle…
Dilâra Başar Efeoğlu

Merkür Boğa Burcunda 6 Nisan – 12 Haziran

Merkür Boğa Burcunda 6 Nisan – 12 Haziran
Merkür Boğa Burcunda iken retroya girecek ve böylece 68 gün süresince Boğa Burcunda kalmış olacak,
Merkür’ün retro tarihleri 28 Nisan – 22 Mayıs arası

d8bb8837c87038f41622042c18d29db6
Merkür’ün Boğa burcuna geçmesi ile birlikte akıl yürütmeye odaklı, mantıksal bakış açısı geliştirebilen, somuta odaklanmış bir zihin yapısı içerisine girecek ve haritalarımızda Merkür’ün yerleşimine göre dışarıdan aldığımız etkilerde de bu tarz bir zihin yapısının özelliklerini taşıyan olaylar ile karşılaşacak olacağız.
İletişimsel olarak çevresel alanımızda; sağlamlık ve güvenilirlik arayışı ile hareket edecek ve olaylara daha gerçekçi daha rasyonel bir bakış açısıyla bakıyor olacağız.Dikkat etmemiz gereken bir nokta sabit fikirlilik ve inatçılık gösteren davranışlar içerisine girebilir ya da bu tarz davranışlarla karşılaşacak olabiliriz.
Merkür Boğa burcunda iken; Sabır, yüksek efor ve azim gerektiren her türlü; eğitim, öğrenim, iletişim, ticari bağlantılar için faydalanılabilecek zamanlar olarak değerlendirilebilinir. Boğa, Başak ve Oğlak burçlarında doğan kişiler en fazla bu pozitif etkileri hissedecek olacaklardır. Bu burçlarda doğmuş kişiler Merkür Boğa burcunda olduğu süre içerisinde güvenilir ve kalıcı kazançlar sağlayacak girişimlerinde; kararlı, istikrarlı ve sağlam attıkları adımlar ile olumlu sonuçlar alabilecekler.
Merkür Boğa Burcunda iken retroya girecek ve bu burçta 68 gün gibi uzun bir süre kalmış olacak, Merkür retro durumda iken yeni verilecek kararlar, yeni atılacak adımlar yerine, verilmiş kararların, atılmış olan adımların üzerine düşünme, onları geliştirme ya da tamamlama planları içerisinde olmamız Merkür retrosununda pozitifsel etkilerini kullanmamız açısından oldukça akıllıca olacaktır.
Sevgilerle…
Dilâra Başar Efeoğlu

7 Nisan 2016 Perşembe Yeni Ay

7 Nisan Perşembe Yeni Ay yeni başlangıçlara işaret etmekte,
Kalıcı değişim dönüşüm etkisi yaratacak olan bu yeni ay, eskimiş ve tamamlanmış olanların yerine yeni ve kalıcı değişimlere başlangıç olacak etkileri hayatımıza yansıtacak.

02d3a2a284dbfa020a9fdf6a647d589c
7 Nisan Perşembe günü saat 14.23 ‘de Koç burcunun 18. derecesinde gerçekleşecek olan yeni ay , içinde bulunduğu burcun aktif, etkin ve aksiyon alan yapısını taşıyor olacak.
Yeni ayın getirdiği enerjiler ile birlikte kendimizi, arzularımız ve amaçlarımız doğrultusunda hareket etmek için çok daha istekli ve güçlü hissedeceğiz. Yüksek motivasyon getirecek olan bu yeni ay büyük bir değişim enerjisi taşımakta.
Yeni ay derecesi Uranüs ile kavuşum, Pluto ile kare açı içerisinde. Bu konum ani ve hızlı gelişen olaylar ve fikirsel olarak değişen düşüncelerin etkisinin hayatlarımızda bazı sonlanmalar ve yerine bırakacağı yeni başlangıçların oldukça etkin olacağını göstermekte.
Bağımsızlık ve özgürlük ihtiyacımızın artacağı bu dönemde kendimizi cesaret ve özgüven ile ortaya koyma becerisine sahip olarak görecek ve gücümüzü sergileyebileceğimiz olaylara karşı bir çekilme hissediyor olacağız. Bu etkiler genel olarak herbirimizin değişen yaşamsal alanlarımızda kendini gösteriyor olacak.
Kalıcı değişim dönüşüm etkisi yaratacak olan bu yeni ay, eskimiş ve tamamlanmış olanların yerine yeni ve kalıcı değişimlere başlangıç olacak etkileri hayatımıza yansıtacak. İstediğimiz, arzu ettiğimiz başlangıçlar ve ileriye yönelik oluşturulacak gelişimler için fırsat olarak değerlendirebileceğimiz bu yeniay, Satürn ile uyumlu açısının etkinliği ile üzerimize aldığımız sorumluluk duygularımız ve kendinden emin bir şekilde karar ve aksiyon alabildiğimiz alanlarda bize başarı vaadediyor olacaktır.
Özellikle, 30 Mart-15 Nisan arası günlerde doğmuş olan kişiler bu dönem kendilerini çok daha bireysel amaç ve istekleri doğrultusunda hareket etmeye odaklı ve cesaretli bulacaklar. Yaşantılarında ve duygu dünyalarında ani gelişen bazı değişimler, yeni başlangıçlar ve fırsatlar ile karşılaşacak olmaları muhtemel. 3 Ağustos-19 Ağustos ile 1 Aralık-16 Aralık günlerinde doğmuş olan kişiler içinde benzer etkilerin olacağı görülmekte. Bununla birlikte 30 Kasım ila 3 Aralık günleri dahilinde doğmuş olan kişilerin amaçları doğrultusunda gereksiz risk alma ve öfke, hırs yada kıskançlık içeren her türlü aşırıya kaçan davranışlardan kaçınarak hareket etmeleri elde edecekleri faydaları arttırma yönünde olumlu olacaktır.
Ülkemiz açısından, Türkiye kuruluş haritasının 10. evinde gerçekleşecek olan yeniay, natal haritada Kiron ile aynı derecede bulunuyor. Bu transfer etki ile devlet yöneticileri ve otorite konumunda olan kişilerin yanlış ve ani davranış ya da kararlar alabilecek olduğunu ve alınan yanlış kararların getirdiği sorunlar ile karşılaşılmasının muhtemelliğini ve ülkenin dış ülkelerce itibarı açısından bazı sorunların tetiklenebilecek olduğunu düşündürmekte. Genel olarak halk açısından, yeniay ile birlikte kendi maddi ve manevi değerlerine karşı olan bakış açısına ait uyanma ve aydınlanma yaşanacak gelişmeler olacağı söylenebilir.
Farkındalık amaç olduğunda sevgi en büyük araçtır…
Dilâra Başar Efeoğlu

 

Venüs, Koç Burcunda 5 Nisan – 30 Nisan

Venüs, Koç Burcunda 5 Nisan – 30 Nisan
Denge ve yapıcılığa odaklanmanın önemi ön plana çıkıyor…
Sevginin, barışın, huzurun, birliktelik ve güven arayışının vücut bulduğu gezegen Venüs, savaşçılığın, maceracılığın, aktifliğin, sorgusuzluğun ve tekliğin sembolü Koç burcunda yol almaya başlıyor.

72c3eb4e02bef2468c24ef05d3f06ac8
25 gün süresince Koç burcunda kalacak olan Venüs astrolojik açıdan zararda dediğimiz bir yerleşimde olacak. Venüs içerdiği en ideal çalışma prensiplerine bu burçta ulaşamaz fakat kozmos içerisinde, gerek astrolojik, gerek nedensellik bakış açısıyla baktığımızda, oluşa gelmiş olan ve yaşamsal olarak karşımıza çıkan tüm etkilerin aslında tam olması gerektiği zamanda tam olması gerektiği gibi olduğunu görebildiğimizde gezegensel yerleşimlere de bu prensip ile bakarız.
Venüs Koç burcunda iken genel olarak sosyal hayat içerisinde, ilişkilerde, birlikteliklerde; aktif, dışa dönük, cesur, talepkâr, sabırsızlık içeren tavırlar hakim olacaktır.
Venüs’ün yönetisici Mars ile üçgen açıda oluşuda bu enerjileri destekler nitelikte,
Mars’ın 19 Nisan’da retroya giriyor oluşunu, dispozitörünün yerleşimini ve gökyüzünün savaşçı özellikler sergileyen sabit yıldızı Antares ile yaklaşan açısını, Pluto ile gerçekleşecek kare açısını, dikkate aldığımızda bu 25 günlük dönem içinde ilişkiler ve sosyal etkileşime yönelik alanlarda, pasif agresiflik, hırçınlık, fazla kontrolcü, ısrarcı ve öfkeli tutumlar gibi davranışlar sergilemek yerine, bu gibi tavırlardan özellikle kaçınarak pozitifsel hale dönüştürdüğümüz bu enerjileri; cesaret, özgüven, girişkenlik ve yeni başlangıçlara yöneltebilmemiz ile, içinde bulunduğumuz bu süreçte kaybedebilecek olacağımız ve bizi yanlış kararlar vermeye itebilecek olan dengeyi ve uyumu yeniden sağlayabiliriz.
Türkiye haritasına baktığımızda ülkemizi en tepe noktasından etkileyecek Venüs geçişi ve 7 Nisan Perşembe günü yine Koç burcunda gerçekleşecek olan yeni ayın bize getireceği büyük ve güçlü değişim etkisiyle, Venüs’ün Koç burcunda iken yaptığı açılar ile birlikte yansıttığı bu etkileri pozitif yapısallığında kullanma çabamızı arttırabilmemiz sayesinde sosyal hayat ve ilişkilerimiz içerisinde yapıcı, başarılı sonuçlar alabilmemiz mümkün.
Farkındalık amaç olduğunda sevgi en büyük araçtır…
Dilâra Başar Efeoğlu

Merkür Koç Burcunda, 22 Mart – 6 Nisan 2016

Merkür Koç Burcunda, 22 Mart- 6 Nisan 2016

Merkür’ün, Güneş’e göre yerleşimi ve iki jenerasyon gezegeni Uranüs ve Plüton ile olan açısını değerlendirdiğimizde, içinde bulunduğumuz ve 6 Nisan günleri arasında özellikle zihinsel ve akılsal duyularımız üzerinde yaşanacak etkilerden söz edebiliriz.

a1328ba5e74f2e20fe61351a51e90457 (1)

Baskılanma, bir nevi sabote edilme ya da yönlendirilmeye çalışılan algılarımızda; ani uyanışların, yeni farkındalıkların gelişecebilecek olacağı söylenebilir. Kararsızlık, pasiflik ve olaylara karşı kayıtsız bir hal sergileyen hallerimizden sıyrılarak, düşüncesel ifadesel etkinliğimizi ortaya koyabileceğimiz her alanda özgürlük arayışı içerisinde, cesur,korkusuz, enerjik, maceracı, aceleci, dikbaşlı ve sabırsızlık içeren enerjilerin aktif olacağı bir iletişim tarzı içerisinde olabileceğiz.

Gerçekçi bir bakış açısı, kaygısızca kendini, düşüncelerini ve yaratıcılığını ortaya koyma gücü ve etkinliğini kazanacak olan akılsal duyularımızı ve bu bağlamda artan enerjimizi iyi koordine ederek onlardan yapıcı durumlar yaratacak şekilde faydalanabiliriz. Gelişecek olan bu aktifliği, plansız, sonucu düşünülmeden başlanan, güç gösterisine dönüşebilen, sabırsızlık sonucu kaybedilen işlere yol açacak olan enerjilere dönüştürmemeye dikkat etmemiz faydamıza olacaktır.

Gezegensel hareketler olarak ifade edersek, Merkür 1 derece Koç burcuna geçiş yaptığında Güneş ışınları altında konumdaydı halen zayıf konumda bulunan Merkür gittikçe kuvvetlenmeye başlıyor, 30 Mart günü Plüton ile kesinleşecek kare açısı olan Merkür’ün 31 Mart Perşembe günü Uranüs ile kavuşum açısı kesinleşiyor olacak. Bu açıların etkinliğinin 6 Nisan’a kadar sürecek olduğunu söyleyebiliriz.

Farkındalık amaç olduğunda sevgi en büyük araçtır…

Dilâra Başar Efeoğlu

23 Mart 2016 Ay Tutulması

23 Mart Çarşamba saat 14.00 ‘de, Terazi burcunda Parçalı Ay Tutulması gerçekleşecek.

Gökyüzünün bize işaret ettiği doğru yol haritası; olaylara mantıksal ve gerçekçi olarak yaklaşan bir bakış açısı içerisinde olmamız ve bu bakış açısı ile bütüne hizmet etme anlayışı içinde hareket etmeyi, sorunun değil, çözümün bir parçası olarak kişisel etkinliğimizi kullanmayı öğrenmemiz.

d7d09dc42eaf2ab5d5bd75f9dcb69e23

Tutulmanın etkisi; ikili ilişkiler, karşılıklı anlaşmalar, beraberlikler, evlilikler ve ortaklıklar içeren birlikteliklerde, gerek kişisel gerek toplumsal düzeyde, ön planda duygu dünyamızda olmak üzere, içinde bulunduğumuz süreç içerisinde ilişkilerimizi gözden geçirme, yeni bir şekli verme gereksinimi duyacak olacağımızı göstermekte.

Tutulmanın işaret ettiği karşıtlıkları yöneten ve dispozite eden gezegen açısından baktığımızda doğasına uymayan Başak burcunda yerleşmiş ve retro harekette olan Jüpiter’in tutulma haritasında son sözü söyleyen gezegen olduğunu görülmekte.
Ani uyanışlar, hızlı değişimler getirebilecek olan bu Ay tutulması ile birlikte, içinde yaşadığımız kaybolmuşluk, dağılmışlık, belirsizlik hissinden sıyrılarak, ilişkilerimizde yeni bir yön belirleme ihtiyacı duyacak olabiliriz. Amaçlarımızı gerçekleştirmek için, güçlü bir cesaret ve öncülük ile hareket etme isteği duyacak olan benliğimiz ile çatışmadan kaçan, uzlaşma yanlısı ve kararsızlık içerisinde olan arzularımız arasında sıkışmış bir duygusallık içinde kalacak olabiliriz.

Kaybedilmiş dengelerin yaratmış olduğu gerilimler, artan özgürlük arayışı, amaçların peşinden gitme, yeni kararlar alma ihtiyaçlarımızda pasif agresif tavırlar sergileyebilecek, kendimizi açık ve net ortaya koymakta zorlanacak olabileceğimizi söyleyebiliriz.

Yanlış anlamalar ve yanlış anlaşılmaların, hayali ve aldatıcı sebeplerin neden olabileceği türden karşıtlık ve çatışmalara karşı da dikkatli olmakta fayda var.

Ay tutulmasına Türkiye Kuruluş natal haritası üzerinden baktığımızda tutulmanın; 4. ve 10. evleri üzerinde ve natalde 4. evde bulunan Mars derecesine oldukça yakın gerçekleşiyor olduğunu görüyoruz. Bu durum ülkesel anlamda tutulmanın etkilerinin en çok; işçi ve kamu çalışanları, sendikalar, güvenlik teşkilatını içeren birimler ve genç nüfusu etkileyeceği, iktidar, yönetici konumu ile muhalefet konumu arasında gerginleşebilecek karşıtlığı ve halkın vatanperverlik duygularının ön plana çıkacak olduğunu işaret etmekte.

Dilâra Başar Efeoğlu

SATÜRN – SATÜRN RETRO

SATÜRN – SATÜRN RETRO

Gerçekliğin, gerçek hale getirmenin, somutlaştırmanın, realize etmenin , yapısallaştırmanın temel anlamını taşımaktadır Satürn gezegeni.

Bulunduğu alana sorumluluk, sınırlandırma, korku, endişe, disiplin, blokaj getiren Satürn’ün hareket noktası; dünya üzerinde ‘olması gerekeni olması gereken hale getirme’ enerjisinin maddesel halidir.

ef3224c7d6fbb575cefa76bd63df3433

İster geçmiş hayatlarımızdan getirmiş olarak düşünelim, ister bu içinde yaşadığımız hayatımız olarak düşünelim haritalarımızda Satürn’ün yerleşimi, aldığı ve verdiği tüm etkiler ile birlikte okunduğunda kişisel olarak yaşantılarımızda yapı taşı olarak yer alan unsurlar ile karşılaşmış oluruz.
Satürn’ün yapısallaştırma ve olgunlaştırma mekanizmasının bilincine vardığımızda hayatımızda bir engel olarak gördüğümüz basamakları tırmanmaya başlamış oluruz.

26 Mart Cumartesi günü, Satürn Yay burcunda retro hareketine başlıyor, herbirimiz kişisel haritalarımızdan getirdiğimiz şekilde Satürn’ün bizi en çok etkilediği hayat alanlarımızda çok daha fazla olmak üzere etkisini hissetmeye başlayacağız.
Satürnyen etkiler bizleri farkındalık kazanmaya, büyümeye, öğrenmeye, gelişmeye, disipline olmaya iten etkileri barındıran olayları karşımıza çıkararak çalışırlar.

Kendi yaşantılarımızda biraz geriye dönüp hatırlamaya, fark etmeye çalışırsak, en kısaca Eylül 2015 tarihinden bu yana; hayatımızda, sorumluluk alma gerekliliği oluşmuş olan,endişe duyma, baskı yada zorlanma etkileri altında kalmış olduğumuzu hissettiğimiz alanlar haritalarımızda Satürn’ün etkisi altında olabilir. Satürn retro’da iken özellikle bu etkileri yaşadığımız konuların hayatımızda geriye dönük depreşmesi, kısıtlanmış özgürlük, görev ya da sorumluluklarında yinelenme veya artış şeklinde tekrar gündemimize gelmesi olasıdır. Karamsar ve endişeli bir ruh hali içerisine girebilir, görev ve sorumluluklardan kaçmaya meyleden bir yapı çizecek ya da çok fazla içselleştirecek olabiliriz fakat bu tür davranışlar, içinde bulunduğumuz durumu karmaşık hale getirmekten öte gitmez. Uzun bir süreyi kapsayan Satürn retrosu; sabır, gerçekçilik ve bilgelik ile yaklaştığımız olayların dilini çözmeye başladıkça yerine huzur, düzen ve başarı getirecektir.

Ülkemiz haritasında transfer Satürn 6. evde bulunmakta, Türkiye kuruluş haritasının 7. ve 8. evlerinin yöneticisi olan Satürn’ün bu alanda transferi ile birlikte değerlendirdiğimizde; ülkeler arası siyasi ve ticari anlaşmalarda ortaya çıkabilecek olan gerilimler ve her türlü askeri ve güvenlik birimi, polis, ordu, donanma teşkilatı ve kamusal çalışma alanları ve çalışanları açısından ve özellikle genç nüfusu çok daha fazla etkileyecek şekilde artan sorumluluklar, yeni görev alımları, zorlayıcı şartlar altında çalışma, fikirsel ve iletişimsel kısıtlanmalar çerçevesinde etkisini gösterecek olduğunu söyleyebiliriz.

Gezegensel hareket günleri olarak Satürn retrosu; 24 Mart 2016 günü saat 12.01 de Yay burcu’nun 16 derece 24 dakikasında yavaşlamaya başlayan Satürn , 26 Mart 2016 Cumartesi günü saat yine saat 12 .01 de retro hareketine başlıyor olacak. 14 Ağustos 2016 Pazar günü saat 13.01′ de yine Yay burcu’nda ileri hareketine başlayana dek retro da kalacak.

Dilâra Başar Efeoğlu

Koç Burcu Mitolojisi

Koç Burcu, Aries
Koç takımyıldızına adını veren mitolojik hikaye Altın Postlu Koç öyküsünden gelmekte.
Mitolojide Koç takımyıldızı, Yunan mitolojisinde geçen “Jason ve Altın Post Peşinde” adlı ünlü bir hikaye ile bağlantılıdır. Hikaye parçalanmış bir ailenin mutsuz çocukları ile başlar.
Phrixus ve kız kardeşi Helle, Boeotia kralı Athamas ve eşi Nephele’nin çocuklarıdır.
Ne var ki bu aile kraliçenin ölümüyle sarsılır. Daha sonra kral Athamas, Thebe kralı
Cadmus’un kızı Ino ile ikinci evliliğini yapar. Ancak Ino çocuklara tahammül edemez ve onlara bir tuzak kurar.

kozmos

Önce Boeotia tarlalarına zararlı bir madde dökerek ürünlerin zarar görmesini sağlar.
Kral ürünlerin zarar görmesinin nedenini ve ürünlerin nasıl kurtulacağını tanrılara
sordurmak üzere baş danışmanlarını Delphi’ye yollar. Bu arada kraliçe Ino danışmanlara
rüşvet vererek ‘çocukların kurban edilmesi’ yanıtını krala götürmesini sağlar. Tüm rahipler çocukların kurban edilmesi konusunda ısrar etmeye başlar. Kral çocuklarını kurban etmek için yakınlarda bulunan bir dağa götürür.

Bu arada olan biten her şeyi öz anneleri Nephele cennetten seyretmektedir. Tanrılardan (Bazı hikayelerde bu tanrının Hermes olduğu anlatılmaktadır) çocuklarını koruması için altın bir post yollamalarını diler. Kral tam çocuklarını kurban etmeye hazırlanırken “Altın Postlu Koç” (Aries) çocukları almaya gelir. Çocuklar koçun sırtına binerler. Koç onları uçarak Asya’ya doğru götürür. Ne yazık ki bugünkü Çanakkale boğazı üzerinde küçük Helle dengesini kaybedip, koçun üzerinden aşağı düşer. Bu yüzden, Yunan mitolojisinde Çanakkale boğazına ‘Hellespont’ denir. Bazı hikayelerde Helle boğaza düştükten sonra, deniz tanrısı Poseidon tarafından kurtarıldığı, Poseidon’un Helle’ye aşık olduğu ve onunla evlendiği anlatılır.
Kardeşini kaybeden Phrixus, herşeye rağmen yoluna devam eder. Koç onu Caucausus dağlarında Colchis (Kuzeydoğu Karadeniz bölgesi, Gürcistan) denen yere bırakır. Phrixus minnettarlığını göstermek için onu kaçıran koçu Zeus’a kurban eder. Koçun altın postunu kutsal meşe ağacına asar. Altın Post, ağacı saran ve hiç uyumayan dev bir yılan tarafından (Serpent) korunur. Bu nedenle Zeus Koç’u gökyüzüne çıkarmıştır. Öykü aşağıdaki şekilde devam etmektedir;
Zeus’a kurban edilen koçun postunun, Phriuxus tarafından Colchis kralı Aietes’e verildiği de rivayet edilir. Kral Aietes bu eşsiz postu savaş tanrısı Ares’e adanan bir korulukta saklar.
Hikayenin bu kısmında kendilerine ‘Argonaunt’lar’ diyen ve altın postu arayan bir grup cesur, güçlü denizci ile liderleri Jason (İason) devreye girer. Çağının en büyük destansal masallarından biri olan Argonaunt’lar masalını bize tüm olarak Rodos’lu Apollonios anlatır. İ.Ö.3. yüzyılda yaşayan Apollonios ünlü bir mitos yazarıdır. Adı “hızlı” anlamına gelen Argo gemisi Karadeniz’in Colchis (Gürcistan) ülkesinde Altın Postu aramaya giden kahramanlar için yapılmış ellibeş kürekli bir gemiymiş. Geminin seferin nedeni ilginçtir. İolkos kralı Aison tahtını üvey kardeşi Pelias’a kaptırır. Aison’un oğlu Jason delikanlılık çağına gelince Pelias’ın karşısına çıkıp tahtı geri ister. Pelias ondan kurtulmak için önce Colchis’e gidip, Phrixus’un orada bıraktığı altın postu getirmesini buyurur. Jason altın postu kral Aites’den almak için bu sefere çıkmak zorunda kalır. Yunanistan’da ne kadar gözü pek, atılgan, yiğit varsa hepsini toplar. Yolculuk sırasında meydana gelen birçok olaydan sonra Argonaunt’lar, altın postu geri istemek için kral Aietes’in karşısına çıkarlar. O sırada kralın kızı Medeia, Jason’u görür. Delicesine bir aşkla ona tutulur. Güçlü bir büyücü olan Medeia bundan böyle Argonaunt’ların ve Jason’un bütün işlerini eline alır. İstediği koşulları yerine getiremeyeceğini düşündüğünden Kral Aietes görünüşte altın postu vermeye razıdır. Ama önce Jason’un bir ejderi öldürmesini, ateş püsküren tunç ayaklı iki boğayı boyunduruğa koşmasını ister. İstekleri bu kadarla kalmaz. Boyunduruğa koştuğu iki boğa ile ejderin dişlerini toprağa dikmesini de şart koşar. Jason bu koşulları kabul eder ve tüm şartları yerine getirir. Ne var ki kral Aietes, altın postu vermeye razı olmaz. Argo gemisini yakmaya ve Argonaunt’ları öldürmeye kalkışır. Ama Jason’a aşık olan kralın kızı Medeia hızlı davranıp, Jason’la elele vererek altın postu Serpenten çalmayı başarır. Ve Argo gemisiyle yola çıkarlar. Medeia babasının kendilerine yetişememesi için korkunç bir plan yapmıştır; yanına aldığı küçük kardeşi Apsyrtos’u kesti ve parçalarını yol boyunca serperek uzaklaştılar. Arkalarından gelen Aietes’le adamları Apsyrtos’un parçalarını toplamakla vakit kaybettiler,bu yüzden Argonaunt’lara yetişemediler. Jason ve Argonaunt’lar, altın postu amcası Pelias’a vermek üzere İolkos’a dönerler. Babası Asion’un öldüğü haberini alan Jason, amcası Pelias’ın da tahtı geri vermeye hiç yanaşmadığını görür. Burada Medeia’nın tüyler ürpertici bir oyunu yer almaktadır. Pelias’ın kızlarıyla arkadaşlık kuran büyücü Medeia, ihtiyarlamakta olan babalarını gençleştirmenin çaresini kendilerine öğreteceğini söyler. Ve örnek olması bakımından yaşlı bir koçu alıp keser. Kestiği koçu büyülü otlarla kaynayan bir kazana atıp, körpe bir kuzu çıktığını gösterir. Pelias’ın kızları büyücü Medeia’ya inanarak babalarını öldürüp kazana atarlar. Pelias’ın dirilmediğini görünce çılgına dönerler ve yurtlarından sürülürler. Jason ve Medeia bu suçu işledikten sonra Pelias’ın oğlu tarafından İolkos’tan kovulurlar.
Kaynak: Yasemin ÖRS, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri,Takımyıldızların Mitolojik Öyküleri
Fotoğraf: Napoli Ulusal Arkeoloji Müzesi

Gezegenlerde Gün Yöneticiliği

Gezegenlerde Gün Yöneticiliği ,
Hangi gün hangi gezegen tarafından yönetilmekte,
Babilliler ve kadim Mısır bilginlerinden bu yana Güneş, Ay ve diğer gezegenlerin her birinin kendi kudreti ile haftanın bir gününü yönettikleri gözlemlenmiştir. İslâmi kaynaklarda da gördüğümüz bu bilgi farklı din ve kültürdeki kozmoloji kitaplarında da görülmektedir. Yine bu kaynaklardan elde edilen bilgiler bize bir günün içinde farklı saatleri faklı gezegenlerin kendi kudretleri ile yönettiklerini göstermektedir. Astrolojik bilgiler gün yöneticisi olan gezegen ve içinde bulunulan saat yöneticisi gezegen ile de değer alırlar.

1280x720-cQF

Muhyiddin İbnü’l Arabî; ‘Saatlerin Hazinesi’ adlı eserinde yedi kevkebten (yıldız) söz eder.
“Şems (Güneş) 4. kat gökte, günlerden Pazar’a,
Kamer (Ay) 1. kat gökte, günlerden Pazartesi’ye,
Merih (Mars) 2. kat gökte, günlerden Salı’ya,
Utarit (Merkür) 5. kat gökte, günlerden Çarşamba’ya,
Müşteri (Jüpiter) 6. kat gökte, günlerden Perşembe’ye,
Zühre (Venüs) 3. kat gökte, günlerden Cuma’ya,
Zuhal (Satürn) 7. kat gökte, günlerden Cumartesi’ye intisabı vardır ”

Her gezegenin kudreti haftanın yedi gününe kendi sıfatını vermektedir. Ünlü mutasavvıf, tasavvuf âlimi, islâm düşünürü Muhyiddin İbnü’l Arabî , ‘Fütûhât-ı Mekkiye’ adlı eserinde, haftanın yedi günü için,
“Pazar gününün hareketi semî sıfatından
Pazartesi gününün hareketi hayat sıfatından
Salı gününün hareketi basar sıfatından
Çarşamba gününün hareketi irade sıfatından
Perşembe gününün hareketi kudret sıfatından
Cuma gününün hareketi ilim sıfatından
Cumartesi gününün hareketi ise kelâm sıfatından ” geldiğini söylemektedir.

Pazar gününün hareketi semî sıfatından,
Dünyada herşeyin Allah’ın “Ol” (Kün) emri ile varolmaya başlamasının öncesinde duyma sıfatına sahip olduklarının ifadesi olan Semî sıfatı, duyan, işiten, kainatta-tabiatta gizli-açık verilen her sesi işiten,duyan anlamındadır.
Bugünün burcu Aslan’dır. Yüksek enerji barındıran bir gün olan Pazar gününün, ortaya kudret konması gereken işlerin başlangıcı olarak değerlendirilmesi fayda getirecektir. Birlik, beraberlik, hareket enerjisi taşıdığından bu benzerde yapılacak etkinlikler içinde değerlendirilebilinir.

Pazartesi gününün hareketi hayat sıfatından,
Yaratılışın ikinci gününü ifade eden hayat sıfatı ezeli ve ebedi dirilik (hayat) kudretini taşımaktadır. Pazartesi gününün yönetici gezegeni Ay , burcu ise Yengeç’dir. Bugün aile, yuva, duygusal bağlar içeren konularda daha aktif ve yapıcı olma enerjisi taşır. Yeni başlangıçlar, hızlı ilerleme göstermesi istenilen işler için uygun bir gün olmakla birlikte, sabırsızlık ve değişken fikirlerin etkin olacağı bir gün olduğuda dikkate alınmalıdır.

Salı gününün hareketi basar sıfatından,
Yaratanın, aydınlık-karanlık, gizlilik-açıklık, uzaklık-yakınlık gibi hiç bir mefhum engeli olmadan görmesi anlamına gelen basar sıfatı, yaratıcının tecellisinin her yerde yaratılan tarafından görüldüğünün kudretini taşır. Mars gezegeninin yöneticiliğinde olan Salı günü cesaret, rekabet, yüksek efor gerektiren işler için uygun bir zaman dilimi olması ile beraber kontrolsüz enerjiler barındırabileceği açısından risk alma, ani karar verme, öfke hakimiyeti gerekliliği açısından dikkat edilmesi gereken bir gündür.

Çarşamba gününün hareketi irade sıfatından,
Her şey’i dilediği gibi tayin ve tesbit etmesi kudreti sıfatını taşıyan Merkür, evrende her bir bilginin kadir-i mutlak Allah tarafından geldiğinin ifadesi olan Merkür’ün yönettiği Çarşamba günü, akıl melekemizi oldukça etkin kullanabileceğiniz bir gün olarak değerlendirilebiliriz. Yeni başlayacak eğitim ve öğrenimler için, her türlü iletişimsel etkinlikler ve ticari bağlantılar geliştirmek için başarı getirebilecek bir gündür.

Perşembe gününün hareketi kudret sıfatından,
Her şey’i yapmaya ve yaratmaya gücü yetmesi kudreti sıfatını ifade eden Jüpiter haftanın 5. gününün yöneticisidir. Yaratıcının kudret sıfatından var olmuş olan ruhsal bütünlüğümüze yönelik yüzümüzü ifade etmektedir. Perşembe günü bu mânâ altında yaratan kaynağa dönülen her türlü manevi çalışmalar, maddi – manevi yeni girişimler, hukuksal ve adalet konulu işler, uzak yerlere yapılacak seyahatler için olumlu neticeler getirecek bir gün olarak değerlendirilebilinir.

Cuma gününün hareketi ilim sıfatından,
Her şey’i bilmesi, ilminin her şey’i kuşatması kudreti sıfatını verdiği Cuma günü yaratılışın 6. günüdür. Venüs gezegeninin yönetici olduğu bugün İbnü’-l Arabî’ nin ifade edişine göre ‘yaratılışın tamamlanışı, insan suretinin ortaya çıkışı’ günüdür. Sevgi, aşk, güzellik, beraberlik, uyum adına mutluluk getiren bir gün olan Cuma günü bu hisler altında ortaya çıkarılacak her türlü girişimler için olumlu bir gündür. Yaratıcılık, sanatsal etkinlikler, ortaklaşa girişimler için pozitif enerji taşıması açısından değerlendirilebilinir.

Cumartesi gününün hareketi ise kelâm sıfatından,
Ezelî ve ebedî; söyleme, konuşma kudretinin sıfatını taşıyan Cumartesi gününün yönetici gezegeni Satürn’dür. İbnü’-l Arabî’ nin ‘ebediyet günü’ diyerek nitelendirdiği Cumartesi günü; sabır, sorumluluk, kontrol içermesi gereken işler için uygun enerjiler barındıran bir gündür. İçerdiği bu enerjiler olaylara yavaş, aksi ve engellenme altında ilerliyor durumu getirebilir, Eleyici, disipline edici ve yapıcılık getiren etkiler taşıdığından somutlaştırmak istenilen işler için uygun zaman olarak seçilebilinir.
Dilâra Başar Efeoğlu

kaynaklar;
Muhyiddin – i Arabî; Saatlerin Hazinesi eseri, (çeviri)Selâhaddin Alpay
Muhyiddin İbnü’l Arabî Zaman ve Kozmoloji, Muhammed Hacı Yusuf

%d blogcu bunu beğendi: