Pluto, Uranüs ve Jüpiter açıları; Zihinsel bir kabuğun soyulması…

ca700b07b9efe8cb65fea0189ff108d3

Pluto, Uranüs ve Jüpiter açıları; Zihinsel bir kabuğun soyulması…

Dane Rudyhar, Triptych isimli ilham verici eserinde Uranüs’ü “evrensel ruhun yaratıcı gücü olarak tanımlamaktadır. Rudyhar, Uranüs’ün kişisel “başkalaşma, şekil değiştirme” aşamasını ifade ettiğini ve “başkalaşıma uğrayan kişinin Evrensel Aklın ortaya çıkması için bir odak haline geldiğini” belirtmektedir. (Bu cümle Barış İlhan yayınevine ait, Stephen Arroyo, Astroloji, Karma ve Dönüşüm Kitabından alınmıştır)

Daha önceki paylaştığım 2017 yılına dair yazımda belirttiğim gibi içinde bulunduğumuz yıl, Jüpiter, Uranüs ve Pluto’nun döngüsel açıları ile oldukça doğru orantılı şekillenmekte. Ve astrolojik olarak bu döneme ait olaylar üzerinde ‘neden ?’ diye sorduğumuzda bu üç gezegenin hareketlerinin biz insanlar ve dolayısıyla olaylar üzerinde yarattığı önemli etkileri görülmekte. Diğer gezegenler ve açıları, Pluto, Uranüs ve Jüpiter döngülerinin yaratmak istediği etkilere yönelik bir argüman halinde çalışmakta.

Terazi burcunda hareket etmekte olan Jüpiter ile Koç burcunda harekette olan Uranüs’ün uzun döneme yayılan etkiler taşıyan 26 Aralık 2016’da gerçekleşen karşıt açısı, 3 Mart ve 28 Eylül 2017 günlerinde tekrar kesinleşmiş dereceye geliyor olacak. Jüpiter, Uranüs karşıtlığının Oğlak burcunda hareket etmekte olan Pluto ile oluşturdukları açı kalıbı yine gökyüzünde uzun bir döneme yayılan etkiyi oluşturmakta. Jüpiter’in Pluto ile kare açısını deneyimleyecek olduğumuz tarihler ise önümüzdeki 30 Mart ve 4 Ağustos günleri.
İhtiyaç hissedilen değişimin nerede ve nasıllığı hakkında bilgi verici olan Uranüs, asıl değişimin oluşması gereken yer olan bilinçlerde değişim yaratmak gücünü ortaya koyar. Olaylar ön planda çalışırlarken arka planda ihtiyaç hissedilen bilinçsel değişimin varolabilmesi için zihinsel bir kabuğun soyulması, kaldırılması gerektiği misali varolan algıların yerini yenilerinin alabilmesi gerekliliği ile çalışır. Jüpiter, Uranüs karşıtlığı ; Uranüs’ün taşıdığı bu ilkeler ile Jüpiter’in taşıdığı, somut gerçeklerin çok daha ötesinde durabilen, inançlar, düşünceler, mânâ ile bütünleşebilen zihninin birbiri ile karşılaşması, birbirine karşı bakıyor duruşu. Her karşıtlık aslında taraf için oradan almak gereken bir şeyler olduğunun göstergesidir. Amaç farkındalık yaratmak, bilinçsel uyanış sağlamak ve boyutsal bir değişim ile gelişim yaratmaktır.
Kalıcı bir değişimin, kalıcı bir gelişimin en iyi halini sergilemesi ancak bir dönüşüm ile birlikte gerçekleştiğinde oluşur. Yeniden yapılanmanın sağlanması için tükenmiş, yapıcılığı, gücü kalmamış, gelişmeyi engelleme içinde olan tüm unsurları dönüştürmenin ana gücü olan Pluto, bu gereken dönüşümün tüm olgularını taşıyan gezegen olarak Jüpiter ve Uranüs ile kare açı yapmakta. Yaşadığımız, maruz kaldığımız tüm etkiler, çarpışan zihinler, çarpışan algılar artık bilincin bir nevi yeniden doğuşunu tamamlamaya yönelik olan sancılar ve sarsıntıları yansıtmakta.
Uranüs ve Pluto gezegenleri bireysel etkilerin çok ötesinde kolektif, toplumsal etkiler yaratan gezegenlerdir. Kolektif olanın içinde kendine doğru döndürülmüş bir bakış açısı, kendinde olana karşı geliştirilmiş gerçek bir farkındalık bireysel ilerlemeyi sağlayabileceği gibi bütünselin gücünüde yenileyecektir.

Sevgi ile…
Dilâra B. Efeoğlu

Not: İlk paragrafta yapılan alıntının sahibi Dane Rudyhar; Fransız, astrolog, şair, müzisyen ve felsefi düşünür.

%d blogcu bunu beğendi: