BİR EŞİK DAHA GEÇMEYE HAZIR MISINIZ? AKREP- BOĞA BURCU AY DÜĞÜMLERİ

Hayatta kalmanın çetin savaşını vermeye çalışan ruh yaşamaya cesaret etmeyi öğrenecek.

18 Ocak 2022 Salı günü İstanbul saatiyle, 21:49’da Ay düğümleri burç değiştiriyorlar ve Akrep – Boğa burçları aksında hareket etmeye başlıyorlar.

Ay düğümlerinin Akrep ve Boğa burçlarında kalışı 18 ay sürecek ve 18 Temmuz 2023 günü Koç-Terazi aksına gerilemiş olacaklar. Gerilemiş olacaklar dedim çünkü Ay düğümleri astronomik olarak bir gösterge noktasını ifade ederler ve noktanın konumu mütemadiyen Zodyak kuşağının tersi yönde hareket eder. Düğümler, gökyüzünde Ay’ın Güneş etrafındaki yörüngesi ile Güneş’in yörüngesinin kesiştiği noktanın matematiksel karşıtlığıdır. Hint kökenli bir geçmişi olan düğümler karma astroloji yorumlarında oldukça öne çıkan gösterge halini alırlar. Güney Ay Düğümü kişi için geçmişi sembolize ederken Kuzey Ay Düğümü geleceği sembolize etmektedir.

Güney Ay Düğüm Akrep – Kuzey Ay Düğüm Boğa olarak hareket ettikleri yakın tarihleri aşağıda bulabilirsiniz. Bu tarih aralıklarında doğmuş olan kişiler için düğümlerin döngüsünü tamamlayıp tekrar yerine döndüğü zamanlara işaret eder ve bu kişinin yaşıyla doğru orantılı olarak kaçıncı yaş döngüsünde olduğunu da gösterir.

2 Ağustos 1947- 26 Ocak 1949            

19 Şubat 1966- 19 Ağustos 1967

11 Eylül 1984 – 6 Nisan 1986

5 Mayıs 1986 – 8 Mayıs 1986

14 Nisan 2003 – 26 Aralık 2004

Bir eşik daha geçmeye hazır mısınız?

Bu tarih aralıkları doğumlu olanlar için 18 Ocak 2022-18 Temmuz 2023 süreci hayatlarında belirgin yön değişikliklerinin baskın olabileceği bir dönem onları bekliyor olacaktır. Bu tarih aralıklarında doğumlu olmayanlar içinde düğümlerin haritaları ne yönde etkilediği ve dolayısıyla kişisel olarak hayata ne yönde değişim getirdiği yine o tarihlerde yaşanmış olaylar ile yakınlık göstereceği düşünülerek tahmin etmek, benzer etkileri beklemek akla yakın olabilir.

Bir pusula gibi düşündüğümüz düğümlerin bizi ne yöne götürmek istediğini çözümleyebilmek ve doğru yöne doğru yol almaya başlamak edinilmesi gereken duygusal ve davranışsal mekanizmaya her zaman için şiddetle işaret eder. Kader ya da seçim her ne derseniz deyin ama düğümler ruhumuz hakkında çok şey fısıldarlar. Değişen burç akslarıyla birlikte içinde bulunacağımız süreçte; Güvenlikle ilgili kişisel olarak çok önemli kırılmalar yaşanacağını akılda tutmak ve gelişecek birçok olayda aslında bilinçaltımızdan gelen güven-güvensizlik temasının devreye girdiğini fark etmek önemli bir çıkış noktası halini alacak. Çıkış kapısını bulana kadar yaşanacak olan krizler sancılı dönüşümlere işaret ediyor olabilir. Her ne kadar olaylar çok değişik ve çok farklı profilde kendini gösterecek olsa da en alt tabanda yatan en güçlü güdünün güven olduğundan şüphe duymaya gerek yok. Hayatta kalmanın çetin savaşını vermeye çalışan ruh güvenmeye cesaret etmeyi öğrenecek. Kişisel olarak gerek fiziksel gerek duygusal güvenliği sağlayacak edinimlere yönelik çaba ve eğilimleri ortaya koymaktan çekinmeden ama tüm bunları bir değer biçme ayıracı olarak görmekten vazgeçerek yepyeni kökler salabilir yepyeni yollar katetebiliriz.  

Boğa ve Akrep burçlarına geçen Ay Düğümlerinin toplumsal konularda ve dünya üzerinde ne yönde değişim ivmesi yaratacaklarını daha sonraki yazılarımda sizlere aktarmaya çalışacağım.

Dilâra Efeoğlu

BOĞA BURCUNDA PARÇALI AY TUTULMASI – 19 KASIM 2021

Global olarak baktığımızda tüm dünya üzerinde; Rekabet ve rekabet! Oldukça sert ve kolay vazgeçilmez olacak…

BOĞA BURCUNDA PARÇALI AY TUTULMASI

19 Kasım Cuma günü 27 derece Boğa burcunda bir Ay tutulması gerçekleşiyor. Tutulma ülkemizden izlenemeyecek, Avrupa’nın batısı, Atlas okyanusu, Güney ve Kuzey Amerika’nın ve Büyük Okyanus’un büyük çoğunluğu, Yeni Zelanda, Avustralya ve Asya’nın doğusunda izlenebilecek.

Ay ve Güneş tutulmalarını güçlü bir yeniay ve dolunay olarak düşünebilirsiniz fakat burada fark yeniay ve dolunay’ın ortaya koyacağı etki mekanizmasının çok daha yüksek seviyede kuvvetli ve ayrıca zamansal olarak çok daha uzunca süreyi içine alacağıdır. Boğa burcunda gerçekleşecek dolunayda en az önümüzdeki 6 aylık dönemde olay ve durumlar üzerinde etkili olacak.

Boğa burcu tutulması bu burcun konuları üzerine pek tabii ki özel bir önem ve dikkat çekici vurgu getiriyor. Bir Ay tutulmasının yeniaydan farkı olarak iki ışığın karşılıklı yerleşimde olduğu görünümü akıldan çıkarmamak ve burada bir farklı güçlere dönüşen enerjilerin varlığının söz konusu olduğunu da unutmamak gerekmekte.

Boğa ve Akrep burçları aksında olan tutulma için en genel anlamda etkisini maddi ve manevi güvenlik ve stabilite kavramları arasında yaşanan gerilim ve gerek içsel gerek dışsal çatışma etkisini açığa çıkaracak diyebiliriz.

İçinde bulunduğumuz koşulların bir sebeple sarsılması, yeniden düzenlemeye ihtiyaç hissedecek olaylarla karşılaşılması, var olan düzenlerin sorgulanması ve önemli değişimlerle baş başa kalması gibi etkileri bekleyebiliriz.

Maddi kaynakların yeniden düzenlenmesi gerekliliğine dikkat etmek, bu konuda gereken değişimleri ve düzenlemeleri yapmaya gönüllü olarak başlamak, içinde bulunduğumuz şartların değişiminden korkmak yerine geleceğe yönelik değişimlere akıl ve cesaret ortaklığı ile girişebilmek gerekliliği kapımızı çalıyor!

Tutulma derecesi Algol adında bir sabit yıldızla kavuşum yapıyor. Gökyüzünün sert etkilerini taşıdığı bilinen bu sabit yıldızın ifade edebileceği, aşırı abartılı ve tutkulu kararlar almaktan, rekabete dönük, sert ve acımasız davranışlardan uzak kalmaya çalışmak, egosal çıkışların etkisine girmemekte yarar var. Tutulma haritasında Mars ve Uranüs’ün karşıt açı yaptıklarını göz önüne aldığımızda bu etkileri daha ön plana çıkaracak dürtülerin yoğunluğundan bahsedebiliriz. Tutulmanın yönetici gezegeni Venüs ve Oğlak burcundan Mars Uranüs karşıtlığı ile bağlantı kuruyor. Beklentilerin, isteklerin, arzuların damgasını vuracağı uzunca bir süreç hayatımızı şekillendirecek gibi görülüyor.

Global olarak baktığımızda tüm dünya üzerinde; Rekabet ve rekabet! Oldukça sert ve kolay vazgeçilmez olacak…

Eski astrologlar bir tutulma için görüldüğü, izlenebildiği ülkede daha fazla etkili olduğunu söylerler. 19 Kasım tutulmasının ülkemizden görülmediğini söylemiştik fakat bir harita üzerinde önemli derecelerle bağ kuruyorsalar yine ülke için etkili olacağı da söylenir.

Boğa burcu tutulması ülkemiz haritası üzerinde baktığımızda, 5. ev içerisinde denk düşüyor ve Jüpiter derecesine yakın gerçekleşiyor. Türkiye haritası içinde bulunduğumuz günlerde Jüpiter kare açısı sürecini yaşamakta ve tutulma bir nevi bu süreci ortaya çıkaran, daha görünür olan etkiler oluşturuyor. Tüm bunlar, özellikle çocuklar, gençler, eğitim sistemi, okullar, her türlü eğlence ve sporsal faaliyet ve kurumlar üzerine vurgu getirmekte. Ayrıca yönetim ve yönetici figürleri, hastalıklar ve halk sağlığı konuları önemli gündem maddesi halini alabilecek olarak görülmekte. Toprak elementi vurgusu ve karşıt açıların getirisi yer sarsıntıları ihtimali potansiyeline işaret eder bu özellikle tutulmanın izlendiği bölgeler için daha yüksek oranda doğal afet riskleri taşır.

Güzellikler getirmesi dileyerek…

Uranüs retro ilerleyişine başladı (12 Ağustos – 10 Ocak 2020)

20e0d50583c6b73d504a178a0b4d2847.jpg

Kendi hayatlarımıza dönüp baktığımızda; özgürleşme, bağımsızlaşma, yenilenme gerekliliği duyduğumuz, “eski ben” ile “yeni ben” arasında değişim göstermeye bizi zorlayan, benliğimizde mücadele, cesaret ve varolma güdüsünü ortaya çıkaran etkilerin ortaya çıkmaya başladığını fark ettiğimiz anda arka planda ama en baş rolde Uranüs’ü görebilme potansiyelimiz çok yüksektir.

-Bilinçli ya da bilinç dışı-

-Farkındalıklı ya da dürtüsel-

deneyimler ile Uranüs kendini ifade ederken, değişim, yenileşme, özgürleşme ve aydınlanma enerjisi yaratır.

BİREYCİ felsefi görüşü dünya üzerine enkarne etmek Uranüs’ü tanımlar.

Retro (geri) hareketinde olan Uranüs, kendi doğasına has -özgün- eksantrikliğini huzursuz ve yabanileşmiş bir doğa ile sergilemeye başlar.

Bu şimdilerde özellikle Boğa, Aslan, Akrep ve Kova burcunun 2 derece ila 7 derece arasında Güneş’i yada diğer gezegenleri olan haritalarda çok daha etkilerini görünür kılacak.

Değişime direnç göstermiş olduğumuz bir noktada karşımıza yeniden çıkan ve bu sefer çok daha zorlayıcı, mecbur bırakan, izin istemeyen, kaos yaratan, gergin, elektriksel enerjisi güçlü ortamlar içinde kendimizi buluyor olduğumuzda yine arka planda Uranüs olduğunu hatırlamamız gerekmekte.

Uranüs’ün yol açmak istediği değişimi anlamak onun ortaya çıkardığı kaotik ortamı yönetebilmenin belki de tek şansı halini alabilir. Bireysel olarak Uranüs, Neptün ve Pluto gezegenlerinin etkilerini kişisel düzeyde fark etmek, çözümleyebilmek ve yönetebilmek zorlu süreçler gerektirmektedir.

Uranüs’ün retro hareket edeceği süre boyunca güven ihtiyacımızı karşılayan en önemli unsur halini alan sabitlik ihtiyacımızın sarsılmasına izin vermek,

bazı şeylerin dağılmasının korkusunun getirdiği geçmişe yapışma yada içinde bulunulan koşullara yapışma psikolojisinden sıyrılmak,

Yeniliklere ve değişimlere karşı dürtüsel bir karşı çıkış refleksi geliştirmek yerine;

akışta kalmaya ve sezgilerimizin izini takip etmeye gönüllü olmak hayatlarımızda yepyeni bakış açıları ve yepyeni kazanımlar getirecektir.

 

MARS BOĞA BURCUNDA

5633d798dab5ca6cedec08e141a7b9ea-copy1.jpg
Mars’ın Boğa burcunda ilerleyişi en üst anlamda -güven- oluşturmak amaçlı dürtülerin açığa çıkmasını ifade eder…

MARS BOĞA BURCUNDA
Mars, Boğa burcunda hayatta kalma güdüsünün -savunma fonksiyonu- halini alması ile oldukça ilintili bir profil ortaya koyar. Güvenlik ihtiyacı kişiler için önemli bir durum halini alır. İhtiyaç duyulan güven duygusunun sağlanabiliyor olması amacı ile eylemler burada Mars’ın karakterine uygun olacak şekilde; mücadeleci, gayretli, savaş/savunma fonksiyonları ile kendini gösterir.

Yarın (14 Şubat) Boğa burcu ilerleyişine başlayan Mars, 31 Mart’a kadar bu burçta hareket edecek.

Mars’ın Boğa burcunda ilerleyişi en üst anlamda güven oluşturmak amaçlı dürtülerin açığa çıkmasını ifade eder. Somut kazanımlar, maddi güven arzusu, güvenli ve konforlu alan yaratma güdüsü kişisel enerjinin yönlendirileceği en önemli yönler halini alırlar.
Mars’ın kendi doğasına uymayan bu burçta dışa dönük enerjisi sınırlanır ve yavaşlar. Yavaşlamış ve sınırlanmış enerjisini huzur, güven, istikrar, sabitlik arayışını sağlama güdüsüne yönlendiren Mars için -bastırılmış olan enerjisi-, ani ve şiddetli öfke patlamaları ile sarsıcı şekilde kendini gösterebilir.

Bir diğer yandan istikrarlı bir güç kullanımı yaratan Mars/Boğa geçişi uzun soluklu efor ve konsantrasyon gerektiren durumlar için başarılı sonuçlar ortaya çıkarmak adına oldukça verimli kullanılabilir.

Merkür Boğa Burcunda

Masaüstü1.jpg

Merkür 13 Mayıs Pazar günü Boğa burcunda ilerleyişine başlamakta. Merkür bu burçta, somut, sağlamcı, düzen yanlısı nitelikleri öne çıkaran zihinsel bir yapı modelini ifade eder. Merkür’ün temsil ettiği rasyonel zihin, Boğa burcunun gerçekçi bakış açısı, sağlamcılık ve sabitlik arayışı içeren düşünme ve karar verme süreçleri ile şekil almakta olur.

İçe dönük bir burç olan Boğa burcunun, güvenlik ihtiyacı, içinde bulunacağımız Merkür, Boğa ilerleyişi süresince; düşünme, karar verme, fikrini söyleme, akıl yürütme süreçlerinde emin adımlar içinde olmaya ve temkini ön planda tutuyor olmaya işaret etmekte. Güvenlik ve sağlamlık arayışı ile olaylara gerçekçi yaklaşım getirecek olan geçiş, somutsal kazanımlar ve uzun vadeli planlar üzerine düşünüyor olma eğilimini arttırmakta olacak.

Sağlamlaştırma prensibini öne çıkaran akılsal fonksiyonlar ile Boğa burcu geçişi süresince (13 Mayıs-30 Mayıs) süresince sağlamlık ve güvenilirlik arayışı ile hareket edecek ve olaylara daha gerçekçi daha rasyonel bir bakış açısıyla bakıyor olacağız.
Dikkat etmemiz gereken önemli noktalar: olaylara tek yönlü bakmamak, esnemezlik göstermek yerine biraz esnek düşünebilme becerisini gerçekleştirebilmek, sabit fikir içine düşebilecek olmak adına farkındalık geliştirmek olmalıdır. Merkür Boğa burcunda olduğu süre içerisinde güvenilir ve kalıcı kazançlar sağlayacak girişimlere yönelik istikrarlı ve sağlam atılan adımlar ile olumlu sonuçlara ulaşmak mümkün olabilir.

URANÜS BOĞA BURCUNDA

Masaüstü.jpg

Kanıksanmış, kemikleşmiş, standart halini almış her tür yapı Uranüs tarafından bozguna uğratılmak, çözülmek, dağıtılmak, parçalanmak suretiyle biçim ve form değiştirirler. URANÜS en genel ama en temel anlamında değişim enerjisi demektir. Burada ifade edilen değişim enerjisini; kolektif etkilere sahip olan, tümü birden kapsamaya yönelmiş, baskın bir güç ve karşı konulamaz yenilikçilik, farklılık ve bağımsızlık anlayışı oluşturmakta olur.

Uzun soluklu bir süreci kapsayacak olan URANÜS’ün Boğa burcu ilerleyişi süresince bir çok realite üzerine yansıyacak değişim ve farklılaşım enerjisi, kolektiften bilinçlere doğru akan AYDINLANMA ENERJİSİ ‘nin bilinçsel faktörlerini ortaya çıkarmanın unsurlarını taşımakta olacak.

Sağlamcılık, güvenli alan ve sistem yaratma güdüsü çok güçlü olan Boğa Burcunun temsil ettiği bu güdü şimdi Uranüs’ün bilinen modellerin dışına çıkartma, bireyleştirme, bağımsızlaştırma, yenileştirme güdüsü ile şekillenmekte. Burada bahsedilen değişim, geleceğe yönelmiş dürtülerin açığa çıkardığı bilinçsel bir dönüşmün dünyasal yaşam modeline yansıyan değişimleri olarak kendini göstermekte olacak. Oluşagelecek değişimler sarsıcı, şok edici, çalkantı yaratıcı durumlar ile kendini gerçekleştirebilecek olmaya yatkın enerjiler barındırmakta olabilir.

Bir toprak elementi olan Boğa Burcunda Uranüs ilerleyişinin zaman içine yayılmış sürecine yönelik etkilerine baktığımızda;

Toprak, topraksal kaynaklar, topraksal düzen ve sistemler Uranüs’ün değişim yaratıcı etkisini görebileceğimiz alanların başında geliyor olacaklar. Yeraltı kaynaklarına olan bakış açısında oluşabilecek değişim ile birlikte yerüstü kaynaklarına olan bakış açısı da değişim enerjisinin daha geleceğe yönelmiş, yenilikçi, reformist bakış açısının içinde yer alıyor olacaklar.
Yeraltı kaynaklarının bir türü olan ‘yenilenemez enerji kaynakları’ ile bir diğer türü olan ‘yenilenebilir enerji kaynakları’ URANÜS, Boğa Burcu geçişi ile birlikte, hem teknolojik gelişmeleri hem bu alana yönelik biçimsel hem de zihinsel değişimleri barındıran alanlar olacaklar. Madencilik, yeraltı zenginlikleri ile birlikte yenilenemez enerji kaynakları olan Kömür, Petrol, Doğalgaz ve Nükleer enerji santralleri üzerinde görebileceğimiz bir vurgu oluşmakta olacak. Burada Uranüs’ün Boğa Burcu yerleşimi enerji kaynağı olarak kullanılabilecek teknolojiler üzerinde de önemli değişimler getirmekte olabilecek.
Nükleer enerji santralleri oluşturmak, yeni enerji kaynaklarına yönelmenin bir getirisi olarak hayatımıza daha çok girebilecek olacağı gibi Uranüs’ün devrimci zihinsel süreci, enerjisel kaynaklar üzerinde bilinen modellerin dışına çıkarmak, bilinen modellerden özgürleştirmek, yenilikçi olanı geliştirmek üzerine bir prensip edindirme anlayışı ile yenilenebilir enerji kaynaklarına yönlenme çağrısını ve etkisini arttırmakta olacak.
Güneş enerjisi, Rüzgar enerjisi, Jeotermal enerji, Dalga enerjisi, Biyokütle enerjisi ‘yenilenebilir enerji kaynakları’ olarak Uranüs’ün taşıdığı bu yenilikçi, devrimci prensibin ortaya çıkarabilecek olduğu farklılaşmış enerji kaynakları halini alıyor olabilecekler. Yenilenebilir enerji kaynakları olarak adlandırılan bu tür enerjisel kaynaklar alanında ortaya çıkacak olan değişim, bilinçsel bir dönüşüm modelini simgelemekte. Eski ve miladını doldurmuş kaynak üretimleri yerine yeni ve geleceğe yönelmiş yaşamsal kaynak üretimi fikri ön plana çıkıyor olabilecek.
Uranüs, Boğa burcu geçişi, yine topraksal kaynak ifadesi taşıyan inşaat ve inşaat yapım sektörüne yönelik farklılaşan, varolan üzerine hızlı bir değişim enerjisi taşıyan etkileri ile karşılaşabilecek olacağımız bir süreç. Bina, ev, yapı, emlak sistemleri üzerine gelen yenilikçi bir bakış açısı ile birlikte bu alan ve sektörler önemli sistemsel değişim gerekliliği içine girecek olabilirler.
Yeraltı hareketlenmeleri ile bağlantılı Uranüs Boğa burcu geçişi, yeraltı sismik hareketlenmesine yol açabilecek, artabilecek büyük çaplı depremlerin sayısı ve yine yeraltı sismik hareketlemeleri ile bağlantılı olabilecek yanardağ patlamalarını tetikleyecek etkilere de işaret ediyor olabilmekte.

Bir diğer yaşamsal kaynağımız olan gıda ve beslenmeye dair alanlar, Uranüs, Boğa burcu geçişinin yaratacağı değişime yönelik etkisinin yansıma bulabileceği saha halini alacak olabilecekler. Gıda elde edinimi ve seçilen beslenme modeline yönelik oluşabilecek farklılaşım yine eskimiş modellerden farklı, yenilikçi bir tarz taşımakta olacak. “Fayda- Zarar” prensibinin gıda seçiminde öne çıkacak oluşu ile birlikte, yeni beslenme modelleri oluşabiliyor olacak. Bu modellerin en başında Vegan ve Vejetaryen beslenme modeli olan bitkisel kaynaklı beslenme bilinci yayılma alanını oldukça yüksek seviyelere taşıyabilecek.

Boğa Burcunun ifadesinde olan güvenlik oluşturma ve sağlamcılık anlayışının getirisi olan maddesel kazanımları ifade eden iş dünyası, para, para yönetimi, kapital sistem,finans dünyası bu geçişin yaratacağı etkilere açık halde olacak bir diğer alanlar. İş ve çalışma modelleri, para kazanma ve para kaynağı oluşturma modelleri, para birimleri oluşabilecek değişim enerjiisinin yol açıcı, faklılaştırıcı ve bağımsızlaştırıcı etkileri ile yeniden şekillenmekte olan alanlar ve sistemler halini alabilecekler. Uranüs, Boğa geçişi bilenen ekonomik sistemlerin, düzenlerin yada kapitalist modellerin eskisinden faklılaştığı, yeni bir çehre ve yeni bir anlayış kazanmaya doğru değişime uğradığı bir süreç halini alabilir olacak.

Uranüs’ün uzun soluklu Boğa Burcu yolculuğuna geçiş sürecine gezegensel hareket tarihleri olarak baktığımızda;
15 Mayıs 2018 Salı günü Boğa Burcuna geçiş
6 Ağustos 2018 Pazartesi günü Retro (geri) hareketine başlangıç
6 Kasım 2018 Salı günü Koç Burcuna geri dönüşü
8 Ocak 2019 Salı günü Koç Burcunun 28. derecesinde ileri harekete başlangıç
6 Mart 2019 Çarşamba günü retro sonrası Boğa ilerleyişine başlangıç
26 Nisan 2026 Pazar günü İkizler Burcuna geçiş

Dilâra B. Efeoğlu 3.5.2018
ASA, APAI Astrologer

 

 

BOĞA BURCU

9128848621618.jpg

Toprak ana ile özdeşleştirilen Boğa burcu, toprak ananın verimliliğinin, üretkenliğinin, bereketinin dişil enerjisini taşır. Mısır uygarlığında kutsal kabul edilen Boğa, güç, verim ve kuvveti temsil edişi ile yenilenen yaşamın sembolü olmuştur.
Bu burç kişisi ayakları yere basan, soğukkanlı ve içe dönük tabiatı ile sakinliğin, dinginliğin, huzurun ve aradığı güvenli geleceğin; güvenilir, sağlam şartlarını oluşturma güdüsü içinde olacaktır. İhtiyacını hissediyor olduğu huzur ve dinginlik duygusunu sağlamak ya da sağlamlaştırmak amaçlı olarak bu burç, somut, gerçekçi, tedbirli davranışlar ve tutumlar sergileyecek, aradığı güvenli koşulları oluşturabilmek için biriktirme, edinme güdüsü ile hareket edecektir.
Bu güdüsünün altında materyalist yaklaşımlar sergileyen Boğa burcu kişisi için maddesel açıdan kendini güvende hissetmiyor olmak hayata karşı duyduğu güvensizlik ile kendine olan güvensizliğe dönüşebilir. Boğa ihtiyacını duyduğu bu güven duygusunu sağlamak için azim ve disiplin ile çalışkanlık gösterecek gerektiğinde uzun ve yorucu saatler boyu çalışarak ihtiyacını duyduğu maddesel kazanımlara ulaşmayı hedefleyecektir. Korumacı, sahiplenici güdüleri yüksek olan Boğa burcu kişisi kendisi ile birlikte değer verdiği kişileri de güvenlik altına alma arzusu duyar, bu açıdan baktığında kazanımlarını yakınları ile paylaşmaktan çekinmez.
Düzeninin, huzurunun bozulmasına karşı Boğa burcunun geliştirdiği korku onda değişimden kaçınma, sabitlik sergileme, risk alamama gibi tutumlar yaratır. Aradığı güvenlik ihtiyacının arkasında kalması onu yeni gelişimler içine girmekten alıkoyar. Değişime karşı gösterdiği tepkiye yeni ve daha esnek bir bakış tarzı oluşturabilmek bu burcun geleceğe olan güvenini arttırması ve gelişmeler sağlayacak potansiyelleri görüp değerlendirebilir olması yönünden önemlidir.
Çoğu zaman soğukkanlılığını koruyan ve oldukça sabırlı oluşu ile tanımlanabilecek olan bu burç kişisinin öfkesi az görülür olmakla birlikte gerçekten sinirlendiğinde tepkisi bir boğa kadar güçlü ve şiddetli olabilir. Düzen ve güven anlayışına karşı gelişen tehditkâr bir durum oluşabilmesi Boğa burcunu en fazla öfkelendirmeye meylettiren durumları yaratır. Hiçbir şey için acelesi yokmuş gibi davranan Boğa aynı zamanda rahatına, keyfine düşkün olan, eğlenmeyi seven, doğanın nimetlerinin farkında olan, duyusal ve duygusal zevkleri oldukça gelişkin olan bir burçtur. Güzel ve keyifli olarak adlandırılan her şey Boğa burcunun ilgisi alanındadır.
Yöneticisi Venüs bu burca gelişkin sanatsal ve estetik değerler de katar.
Yunan mitolojisinde Europa ile Tanrıların tanrısı Zeus’un öyküsü Boğa burcuna ait nitelikler taşır; Dünyalar Güzeli Europa’yı elde edebilmek için türlü yollar deneyen Zeus, sonunda güçlü bir boğa görünümüne bürünür ve Europa’nın karşısına çıkar. Onun gerçekten bir boğa olduğuna inanan Europa, boğa zannettiği Zeus’un boynuna çiçekten taçlar takar. Zeus ise böylelikle kandırıp sırtına aldığı Europa’yı çok uzaklarda deniz aşırı bir yer olan Crete’ye götürür. Europa’nın sevgisini kazanan ve birlikteliklerinden 3 çocukları olan Zeus, gökyüzüne yerleştirdiği Boğa takımyıldızı ile bu birlikteliği ölümsüzleştirir. Anlatılan mitolojik hikaye Boğa burcunun sahiplenici, sevdiğini kıskanan, güçlü cinsel dürtüler içeren güdülerini de imgelemekte.
Gelişmiş duyuları ile Boğa burcu özellikle müziğe olan ilgisi ile birlikte, tekstil sektörü, moda, parfüm, kozmetik, estetik, güzellik alanlarına yönelmiş ilgi ve çalışma hayatını ifade eder. İyi bir gurme kadar yemek zevki gelişkin olduğundan bu burcu yiyecek, içecek yapımı, beslenme uzmanı, restaurant işletmeciliği türü alanlar içerisinde görebiliriz. Toprak ile olan bağı, finansal güvence anlayışı ile birleştiğinden bu burç kişileri gayrimenkul alım satımı, emlak işleri, mimari ve dekorasyon işleri üzerine bir kariyer hayatı çiziyor olabilirler. Medikal astrolojide vücudun boyun ve boğaz bölgesi Boğa burcu yönetiminde olan bölgelerdir.

Dilâra Başar Efeoğlu

 

26 Mart-1 Nisan Haftası Gökyüzü Ne Diyor

thumbnail_detail_501274

26 Mart Pazartesi haftasına astrolojik olarak baktığımızda, gerçekleşen Venüs ve Uranüs kavuşumu ile kendimizi çok daha özgür, özgün ve sıradışı olabilmenin yaratıcılığı ile başbaşa kalmış olarak bulabileceğiz. İlişkilere bakış açımızı özgürlük ve bağımsızlık isteği taşıyan etkiler şekillendirmekte olacak. Güneş ve Satürn arasında oluşan kare açı ise isteklerimizi elde etmenin ancak sabır, gayret ve çaba ile mümkün olabileceğine işaret etmekte. Kendimizi engellenmeler, zorluklar ve zorunluluklar içinde hissedebilecek olacağımızı gösteren açı; gerçekçi ve ciddi oluşumlara yönelmekte olup, geleceğe yönelik planlar yapmakta olabileceğimize vurgu getirmekte. Cumartesi günü Terazi burcunda bir dolunay oluşuyor. Ben ile biz kavramları arasında öğrenmemiz, edinmemiz gereken farkındalıklar ile karşılaşabileceğimizi gösteren Dolunay, aynı anda gökyüzünde aktif konumda olan Mars ve Satürn kavuşumu ile oldukça dinamik bir görünüm oluşturmakta. Gelecek hedeflerimize odaklı olmanın dinamizmini ortaya çıkaran dolunay, ilişkiler, ortaklıklar, işbirlikleri gibi anlaşmalar üzerinde oldukça yüksek stres yükleyecek nitelikler taşımakta.

26 Mart-1 Nisan Haftası Gökyüzü Ne Diyor

27 Mart Salı ve 28 Mart Çarşamba günü Güneş ve Jüpiter arasında 135 derecelik açı aktif konumda olacak. Koç burcu ilerleyişinde olan Güneş’in, Akrep burcu ilerleyişinde olan Jüpiter ile yapacağı açı kendimize olan güvenimizi yanlış kullanmanın getirebileceği sorunlara yol açabilir olarak görülmekte. Her türlü aşırılıktan uzak kalmanın, sonradan pişman olabileceğimiz büyük sözler vermenin ve aynı zamanda büyük sözler etmenin, kontrolsüz büyük işlere kalkışmanın uzağında kalmak faydalı olacaktır.
29 Mart Perşembe günü, Venüs ve Uranüs kavuşumu gerçekleşmekte. İsteklerimizi özgürce ortaya koyabilmenin güvenini açığa çıkarabilecek olan görünüm Salı gününden bu yana aktifliğini arttırmakta. Kendimizi olduğumuz gibi açıkça ve çekincesiz, korkusuzca ortaya koyabilmenin enerjisini taşıyan bugünlerde isteklerimizi, taleplerimizi daha fazla gerçekleştirme arzusu ile hareket edecek olabileceğiz. Ancak kararlı ve iyi düşünülmüş girişimlerin gerçekleştirilebilmesini destekler bir gökyüzü var olduğunu bilmek bu günleri pozitif değerlendirebilmemize yardımcı olabilir. Ani başlayacak ilişkiler ve ortaklık gibi birlikteliklerin oluşabileceğine işaret eden açı ile ani başlangıçların ani bitişler de taşıyor olabileceğini akılda tutarak gerçekçi bir hareket anlayışı taşıdığımızdan emin olmamız faydamıza olacaktır.
Aynı gün 29 Mart Perşembe günü Güneş ve Satürn arasında oluşan kare açı kesinlik kazanmakta. Engellenme, sınırlandırılma etkisi ile karşılaşabilecek olacağımıza işaret eden Güneş, Satürn kare açısı isteklerimizi elde etmenin çok da kolay olamayacağı bir güne işaret etmekte. Karşımıza çıkabilecek zorluklara karşı mücadele etmemiz gerekliliğini bilerek ve dayanıklı, sabırlı, gayretli davranabiliyor olmak amaçlarımızı elde etmenin anahtarı olabilir.
Venüs, Cumartesi sabah saatlerinde Boğa burcu ilerleyişine başlıyor. Venüs’ün bu burçta hareket ediyor oluşu ile birlikte hayata bakış açımız, isteklerimiz, beklentilerimiz ve arzularımız çok daha fazla bizim için odak noktası halini alacak olabilir. Güvenli ve konforlu bir hayat tarzına doğru çekiliyor olabileceğiz.
Aynı gün 31 Mart Cumartesi günü Terazi burcunda bir dolunay meydana geliyor olacak. (15:36) Dolunay’ın açığa çıkaracağı enerjiler oldukça yüksek dinamik etkiler barındırmakta. Gökyüzünde aktif olan Mars ve Satürn kavuşumu ile t-kare olarak adlandırılan bir açı kalıbını oluşturan Terazi burcu Dolunayı önümüzde ki özellikle 15 günlük süreç içinde hareketli, aktif, girişimsel, hedefe odaklı bir yaşam tarzının bizi beklediğini göstermekte. Tek başına hareket etmek ile birlikte hareket etmek arasında gereken dengeyi kurmayı öğrenmemiz gerekliliğine işaret eden dolunay diğer kişiler ile olan her türlü ilişkilerimizi gözden geçirmemiz ve ancak oluşacak olan farkındalıklarımızla yola devam edebilecek olacağımıza işaret etmekte. İlişkiler, ortaklıklar, işbirlikleri gibi varolan anlaşmalar üzerinde stres oluşturabilecek olan Dolunay, geleceğe, başarıya, hedefe yönelik istek ve davranışlarda oldukça mücadele ve kazanma güdüsü ile hareket etme anlayışı taşımakta. Yükselen hedefler ve gerçekleştirilmek istenilen amaçlar için sert ve oldukça hırs içeren duyguların hakimiyeti hayatlarımızda öne çıkmakta olacak. Mars ve Satürn arasında oluşan kavuşumun Dolunay haritasıyla birlikte bir nevi tetiklenerek artan etkinliği bir sonraki haftanın ilk günü kesin derecesine varıyor ve içinde bulunduğumuz dönemi iki gezegenin genel olarak zorlu karakteri şekillendirmekte olacak. Bu iki gezegenin kavuşumu kendi aralarında bir döngü ifade etmekte. Bu döngü ne demek, neler ifade eder daha sonraki yazımda anlatmaya çalışacağım. Dolunayın oluşturacağı enerjiyi pozitifsel olarak kullanabilmek, hem duygusal olarak kendi iç dünyamızda hem de gerçekten reel anlamda hayata bakış açımızda, diğer kişiler ile olan ilişkilerimize yansıttığımız davranış modelimizde ben – sen kavramları arasında kendimizde ihtiyaç hissettiğimiz eksik yada fazla kalan yönlerimiz arasında gereken dengeyi kurabilmek olabilir.
Gökyüzünde retro ilerleyişinde olan Merkür’ün Güneş ile kavuşuma doğru ilerleyişini gözardı etmemek ve planlı, iyi düşünülmüş şekilde kararlar veriyor olmak önemli görülmekte. Güneş ve Merkür kavuşumu 1 Nisan Pazar günü (20:52) de kesin derecesine varıyor olacak. Önce dinleyip sonra konuşuyor olmaya, ani kararlardan kaçınabilmeye özen göstermek yerinde olacaktır.

Sevgiyle…

Dilâra B. Efeoğlu

 

View this post on Instagram

26 Mart Pazartesi haftasına baktığımızda, gerçekleşecek olan Venüs ve Uranüs kavuşumu ile kendimizi çok daha özgür, özgün ve sıradışı olabilmenin yaratıcılığı ile başbaşa kalmış olarak bulabileceğiz. İlişkilere bakış açımızı özgürlük ve bağımsızlık isteği taşıyan etkiler şekillendirmekte olacak. Güneş ve Satürn arasında oluşan kare açı ise isteklerimizi elde etmenin ancak sabır, gayret ve çaba ile mümkün olabileceğine işaret etmekte. Kendimizi engellenmeler, zorluklar ve zorunluluklar içinde hissedebilecek olacağımızı gösteren açı; gerçekçi ve ciddi oluşumlara yönelmekte olup, geleceğe yönelik planlar yapmakta olabileceğimize vurgu getirmekte. Cumartesi günü Terazi burcunda bir dolunay oluşuyor. Ben ile biz kavramları arasında öğrenmemiz, edinmemiz gereken farkındalıklar ile karşılaşabileceğimizi gösteren Dolunay, aynı anda gökyüzünde aktif konumda olan Mars ve Satürn kavuşumu ile oldukça dinamik bir görünüm oluşturmakta. Gelecek hedeflerimize odaklı olmanın dinamizmini ortaya çıkaran dolunay, ilişkiler, ortaklıklar, işbirlikleri gibi anlaşmalar üzerinde oldukça yüksek stres yükleyecek olabilir nitelikler taşımakta. Haftaya dair tüm yorumlarımı profilimde link adresi yer alan https://kosmoszamandayolculuk.wordpress.com/2018/03/25/26-mart-1-nisan-haftasi-gokyuzu-ne-diyor/ sayfamda bulabilirsiniz.

A post shared by Dilara Efeoğlu (@dilarabasarefeoglu) on

 

‘Mavi Ay’ Aslan Burcunda Ay Tutulması

Ay Tutulması

Aslan Burcunda Tam Ay Tutulması, Mavi AY

31 Ocak 2018 Çarşamba günü saat 16:26’de 11 derece 37 dakika Aslan Burcunda Tam Ay Tutulması gerçekleşmekte olacak. Kuzey Amerika, Büyük Okyanus, Rusya, Asya ve İskandinavya’nın kuzeyinden gözlenebilecek  olan tutulma, Türkiye’den çok kısmi bir şekilde gözlenebilecek.

Tutulmaya Mavi Ay denilmesi Ay’ın tutulma esnasında mavi görülecek olduğu sanısını yaratsa da aslında Mavi Ay burada sadece bir takvim yılı içerisinde gerçekleşen 13. dolunaya ait bir tanımlama anlamına gelmekte. Bir yıl içerisinde 12 defa gerçekleşmekte olan Ay’ın dolunay evresi, 19 yıl da 7 defa olma üzere, bir yıl içinde 13 kez oluşmakta ve bu bir ay içinde fazladan oluşmuş olan dolunay’a ‘Mavi Ay’ adı verilmekte. Her Ay tutulması aynı zamanda bir dolunay olduğundan, 2 Ocak 2018 günü gerçekleşmiş olan dolunay sonrası aynı ay içinde ikinci dolunay olan tutulma böylelikle Mavi Ay adını almakta. Bir sonraki Mavi Ay ise 18 Temmuz 2019 tarihinde görülecek.

11 derece Aslan burcunda gerçekleşecek olacak Tam Ay Tutulması sabit burçlar aksında ve Aslan, Kova burcu ekseninde gerçekleşmekte.

Ay tutulmalarını duygu dünyamızı etkilemesi ve duygu dünyamızda ortaya çıkacak olan bazı tepkileri tetikliyor olması ile düşünebiliriz. Ay Tutulması haritasının özellikle kişisel haritalarımızda temas kurduğu noktalar ile bağlantılı şekilde meydana gelebilecek olan değişimler kendi içlerinde bir karşıtlık, bir kutupsallık ilkesi taşıyor olurlar. Açığa çıkan bu kutupsallık ilkesini bizler kendi hayatlarımızda sorgulayıcı, mecbur bırakıcı, koşul getiren, düşündüren, ayrıştıran ya da çözen yapıda gelişebilecek olan olaylar ve durumlar ile yaşamak durumunda kalabiliriz.

a8e84980ba6c95e4b2399aad30c1435f.jpg

Haritalarınızda Boğa, Aslan, Akrep ve Kova burçlarının kestiği evlerde 11 derecenin +/- 5 derecesinde gezegen yerleşimi ve (veya) aynı şekilde yükselen burcu yada Mc (Tepe noktası) Boğa, Aslan, Akrep, Kova aksının 5 ila 16 derecesi yükselen haritalarınızda tutulmanın etkisini daha belirgin gözlemliyor olabilirsiniz.

Aslan burcunda gerçekleşen ve bir seri oluşturan tutulmaların ana ifadesini güç, yöneticilik, egemenlik ve zirveye çıkma güdüleri oluşturmakta. Bu burçta gerçekleşen Güneş Tutulmaları liderlik, yöneticilik, merkezde olma, güce sahip olma, özel olma istekleri ile şekillenen hedefleri barındırırken Ay tutulmaları sorgulayıcı, sınayıcı, gözden geçirici, ayrıştırıcı etkiler barındırırlar.

Aslan Burcunda Ay Tutulması ile birlikte gerilim ve stres kaynağı oluşturabilen durumların temelini kişisel olarak kendi istek ve ihtiyaçlarını ortaya koymak, kendi kural ve şartlarını oluşturabiliyor ve gerçekleştirebiliyor olmak ile başkalarına tabii olmaya dair mecburiyetlerin getirebileceği zorluk ve zorunluluklar arasında kalmak şeklinde gelişecek olayların yansımasını taşımakta.

 

SFPagejk.jpg

Tutulma haritasında bir astroit olan Ceres, Ay ile kavuşum içinde, yine tutulmanın etkili gezegenlerinden biri olan Venüs henüz Güney Düğüm ile kavuşumda ve Satürn ile 45 derecelik zorlayıcı türde bir açı yapmakta. Tutulma kendi içinde bir karşıtlıklar ifadesini doğurmakta, doğan bu karşıtlıklar ifadesinde gerek içsel gerek içsel dinamiklerin dışa yansıtmış olacağı etkilerin en önemli konusunu özellikle diğer kişiler ile olan ilişkilerimize dair olacak şekilde, içinde bulunulan koşullar ve şartları belirlemek, içinde bulunulan koşulları ve şartları yönetebiliyor olmak ile diğer kişilerin oluşturduğu şartlara bağlı kalmak arasında gidip gelen çelişkilerin yaratımı olacak. Yüzleşme teması taşıyan Ay tutulmasının yaratıcı etkisi, görüş sağlamak, ayna tutmak üzerine kurulu olduğunu  bilirsek eğer, bize meydan okuyan, karşı duruşta olan her durum ve kişinin aslında bize bir ayna tuttuğunu okuyabilir ve olması gereken gerçekçi bir gözlem ile tutulmanın kozmik enerjisini farkındalık geliştirmek adına bir güç kaynağı olarak kullanıyor olabiliriz.

 

SFPage

 

Ay Tutulması ülkemiz haritasının 2-8 aksında gerçekleşiyor olacak. Bu bize ülkenin maddi kaynakları, hazinesi, gelirleri, halkın maddi gücü ve yine ülkenin dış kaynaklı gelir yada borçları, vergiler, yatırımlar, menkul kıymetlere ait konuları üzerine vurgu getirmekte. Ekonomi üzerinde oluşabilecek zorlu şartları düşündüren haritada 2- 8 aksını çalıştıran tutulma, Venüs’ün Gad ile kavuşumu, Satürn ve Juno arasında gerilimli açı; bankacılık ve finans sektörüne, dış ülkeler ile olan finansal ortaklıklara dair mecbur bırakıcı, kayıp ve anlaşmazlıklar getirici, ülke ekonomisini zorlayıcı, türk lirasının değerinin düşeceğini düşündüren etkiler taşımakta. Tutulma ülke ekonomisi üzerinde daha gerçekçi olarak bakmayı gerektiren bazı sert açılımlara sebep olabilir.

Bu yıl içinde 3 Güneş tutulması, 2 Ay tutulması gerçekleşecek. Diğer tutulmaların burçlarını ve tarihleri ise şöyle;

31 Ocak 2018 Ay Tutulması, Aslan Burcunda

15 Şubat 2018 Güneş Tutulması, Kova Burcunda

13 Temmuz 2018 Güneş Tutulması, Yengeç Burcunda

27 Temmuz 2018 Ay Tutulması, Kova Burcunda

11 Ağustos 2018 Güneş Tutulması, Aslan Burcunda

 

Sevgiyle kalın…

Dilâra B. Efeoğlu

 

 

 

30 Ekim – 5 Kasım Haftası Gökyüzü

3d31a08aa2e0123806067027ee46f2a3.jpg

Satürn – Kiron açısı
2 Kasım Perşembe gecesi (23:08) kesinleşecek olan Satürn ile Kiron arasındaki kare açı etkisi uzun bir süreye yayılmış bir açı olarak, geçtiğimiz günler içinde fark edeceğimiz şekilde hayatımıza ait artmış olan sorumluluk ve mecburiyetlerimizi bize hatırlatan olaylar ve durumlar yaratmakta idi. Satürn ve Kiron bu iki göksel cisimde en üst anlamda mesuliyetler, sorumluluklar ve verilecek mücadelenin etkilerini taşırlar. Elde etmek istediğimiz, edinmek istediğimiz düzenler, yeni yapılanmalar, yeni oluşumlar, başarılar için oldukça mücadele vermek zorunda kalabilecek olduğumuzu gösteren açı, başarmak istediğimiz ve yapılandırmak istediğimiz her türlü gelişim için engelleri aşmanın zorlukları ile karşı karşıya kalabileceğimizi göstermekte. Bu açının yaratıcılığı, mücadele etmenin, gayret ve sabır göstermenin ancak istenilen kazanımları elde edebileceğini bilmek bu açıyı pozitifsel kullanmanın en olumlu sonuçlar verecek yolu olur.

Güneş – Neptün üçgen açısı
3 Kasım Cuma günü (22:22) Güneş ve Neptün arasında bir üçgen açı oluşmakta. Akrep burcunda Güneş’in derinleşen sezgisel ve psişik algıları, Balık burcunda retro hareketini sürdürmekte olan Neptün ile uyumlu açı ile birbirini görmekte. Metafiziksel enerji akışını ifade eden açı, yaratıcılık, hayal gücü, sezgiler, artan duyular ve duyguların olağan ve engelsiz bir şekilde yaşam enerjisine çevrilebilecek olacağını anlatmakta. Güneş ve Neptün üçgen açısının yarattığı uyum ve ahenk geliştirme etkisini yaşantımıza yansıtabilir, olayların ve durumların içerisinde sabır ve sukunet ile pozitifsel gelişmeler yaratabiliriz.

Mars Dönüşü
3 Kasım Cuma günü Türkiye natal haritası üzerinde Mars dönüşü yaşanıyor olacak. Ülke natal haritasının 4. evinde, 7 derece Terazi burcunda yerleşik Mars’ın kendi yerine dönüyor oluşu, natal Mars için tetikleyici etkiler taşımakta. 4. ev toprak, topraksal kaynaklar, yeraltı kaynakları, inşaatlar, gayrimenkuller, vatan toprakları, vatanperverlik ve yönetime muhalefet eden parti gibi oluşları ifade eden bir ev olarak Mars’ın yaratacağı tetiklenme bu alanlar üzerinde oluşabilecek gerginlik içeren aktifliğin işaretçisi olabilir.

Venüs – Uranüs karşıt açısı
4 Kasım Cumartesi günü (08:02) aşk, sevgi, ilgi, istek ve mutluluk anlayışımızın gezegeni Venüs ile öngörülemez değişimlerin mimarı olan gezegen Uranüs karşıt açıya gelmekte. Özellikle ilişkiler alanında zorlayıcı enerjilerin ağırlığını hissedecek olabileceğiz. Uranüs’ün özgürlük, bağımsızlık taşıyan türde enerjileri varolan ilişkiler üzerine yansıdığında ilişkilerin üzerinde değişim rüzgarları esebiliyor olacak. Kırılma noktası yaratabilecek olan açı, ilişkilere, ortaklıklara, işbirliklerine yönelik stres getirici etkiler taşımakta.

4 Kasım Cumartesi günü Boğa burcunda Dolunay (08:22)
Boğa burcunun 11. derecesi içinde gerçekleşen Dolunay, geçtiğimiz 19 Ekim günü Terazi burcunda gerçekleşen Uranüs etkili Yeniay ile birlikte oluşmuş olan; ani, hızlı, beklenmeyen değişim, yenilik barındıran gelişmeler şimdi Boğa burcunda Ay ile yerini emin adımlar ile yürüme arzusuna bırakıyor. Dolunay enerjisi üretkenlik, çalışkanlık güdülerimizi en üst seviyeye çıkaracak kadar sağlamlaştırma prensiplerini yansıtmakta. Akrep burcunda Güneş ve Boğa burcunda Ay, Akrep burcunun gözükara, korkusuz, ya hep ya hiç ilkesi ile Boğa burcunun tedbirli, ölçülü hareket anlayışının birlikte getirdiği mücadele, dayanıklılık ve bir amaç doğrultusunda davranış geliştiren istekleri ön plana taşımakta. Aradığımız, ihtiyaç duyduğumuz huzur ve güven ortamına doğru çekilen duygu hallerimiz ile birlikte sahip olmak istediğimiz uyum ve uzlaşmayı, işbirliğini bulamayacak olduğumuz ilişkilerimiz değişime uğramaya, sorguya alınmaya, kopmaya oldukça yakınlık sergiliyor da olacak. 25 derece Terazi burcunda Venüs yine 25 derece Koç burcunda Uranüs ile partil karşıtlık yapmakta. Özgürlük ve bağımsızlık isteği, bağlanmakta zorluklar etkisi taşıyan açı özellikle ilişkiler, ortaklıklar üzerinde ani gelişen durum değişikliklerine, kopmalara işaret edebilir. Ne istediğini biliyor olmak, oluşan durumlar içinde farkındalık geliştirebiliyor olmak ile Dolunayın etkilerini pozitif yaratıcılık ile değerlendirebiliriz.
Haftanın günlerine göre baktığımızda;
Pazartesi günü, Ay’ın Balık burcuna geçişi ile başlayan gün, önümüzdeki 2 gün boyunca, Çarşamba sabahına kadarki olan süreçte duygularımız ve hislerimiz, aldığımız kararlar üzerinde etkili oluyor olacaklar. Ay’ın Güneş ve Jüpiter arasında oluşan üçgen açının kesinleştiği bugün, kendimiz üzerinde olumlu etkisini kullanabilir, ne istediğini bilen, isteklerini dışa yansıtabilen enerjilerin sağladığı olumlu duygu durumlarını kendi hayatımıza yansıtabiliriz. Ay akşam yaklaşmakta olduğu Neptün ile akşam saatlerinde kavuşum yapıyor olacak. Hayal gücünü canlandıran, derinleştiren bu etki, duygu dünyamızı zenginleştiren, hassaslaştıran etkileri ile yaratıcı ve sezgisel çalışmalar için oldukça uygun enerjiler barındırmakta.
Salı günü, Aradığımız, beklediğimiz duygusal destek ve yardımı bulmakta zorlanacak olabileceğimiz Salı günü, Ay’ın Kiron ile kavuşum ve Satürn ile yaklaşmakta olan kare açısı aktif durumda. Başkalarından bize yansıyan sınırlandırıcı, engelleyici enerjilerin oluşturduğu duygusal kırılmalar içine düşecek olabileceğimiz bugün, kendimize olan güvenimizi kaybetmek yerine sorumluluklarımızın farkına varıp, duygusal çöküşler yerine duygu kontrolümüzü elimize alıp böylece gereken davranışları gösterebilmek faydalı neticeler getirecektir.
Çarşamba günü, Ay’ın Satürn ile olan karesi ile başlayan gün, sabah saatlerinde kendimizi endişeli, evhamlı bir ruh hali içinde hissedecek olabiliriz. Duygularımızı bastırmak, içimize kapanmak, hayata olan neşemizi , iyimserliğimizi kaybetmek yerine, sorumluluk ve hedef duygularımıza odaklanabilirsek olaylara daha olumlu yaklaşabiliriz. Sabah saatlerinde burç değiştirecek olan Ay, Koç burcuna geçiş yapıyor. Dışa dönük ve enerjik hissetmeye başlayacağımız gün içinde, kendimizi çok daha rahat ve özgür ifade edebiliyor olma imkanı bulmaya başlayacağız. Ay’ın Mars ile karşıtlık içine doğru hareket ediyor oluşunu gözden kaçırmamak ve ani, sabırsız, öfkeli, kazalara ve tehlikelere açık şekilde davranışlar, hareketler içine girmemeye özen göstermek yerinde olacaktır.
Perşembe günü, Diktatörce, iddiacı, meydan okuyucu, saldırganlık içeren hareketler ve tutumlar içine giriyor olmamaya dikkat etmekte fayda var. Uranüs ile yaklaşmakta olan Ay, özgürlük ihtiyacımıza vurgu getirmekte. Öfke kontrolünü elimizde tutmamız gereken bugün, kontrolsüz gelişebilecek davranışların yol açabilecek olduğu ve özellikle ikili ilişkiler, ortaklıklar üzerinde çatışma, stres etkisi taşıyabilecek olduğu için önemli görülmekte. Ay’ın Juno ve Pluto ile oluşan kare açısı yıkıcı, kopartıcı, intikam ve kin içeren tutumlara karşı dikkat etmeyi gerektirmekte.
Cuma günü, Sabah saatlerinde Ay, Venüs karşıtlığı ve Ay, Uranüs kavuşumu (06:00) gerçekleşmekte. Artan özgürlük ve yenilik ihtiyacımıza işaret eden gökyüzüsel konum, ilişkilere yansıyabilecek olan özgürlük arayışı, kendi ihtiyaçlarına düşkünlük, üzerine fazla sorumluluk almaktan kaçıyor olmak, duygusal davranışların öne çıkması benzeri davranışların ortaya çıkmasının etkilerini taşıyor olacak. Akşam saatlerinde Ay, Boğa burcuna ilerlemekte, geleceğe yönelen arzularımızı ortaya çıkaran enerjileri dengeli bir şekilde kullanabilmek ile ihtiyacımız olan güven ve yenilik ihtiyacımızı sağlayabiliriz. Ay’ın Jüpiter ile olan karşıtlığının getirebileceği, aşırılıklara yol açabilecek duygusal tepkilere, uç noktalara varabilecek kendine güvenin getirebileceği kontrolsüz hareketlere karşı dikkatli olmakta fayda var.
Cumartesi günü; Boğa burcunda ilerleyen Ay, geçtiğimiz iki güne göre çok daha sakin ve sabırlı olmamıza, yavaş ve temkinli kararlar içine girebilecek olmamıza yönelik işaretler vermekte. Güvenlik ihtiyacımızın şekillendirecek olduğu Cumartesi günü, sabah saatlerinde (08:22) kesinleşecek olan Ay, Güneş karşıtlığının (Dolunay) duygusal gerilimlere yol açabilecek olan enerjileri bizi gerek içsel gerek diğer kişiler ile olan ilişkilerimizde zorlayan, düşündüren, mecbur bırak durumlar ile karşılaştırıyor olacak. Arzularımız ve gerçekler arasında denge kurabiliyor olmak, ne istediğimiz hakkında gerçekçi bir fikir sağlayabiliyor olmak önemli görülmekte. Boğa burcunda gerçekleşen Dolunay’ a ait yazının ilk paragrafında bilgi bulabilirsiniz.
Pazar günü, Günün öğleden sonrasına kadar Boğa burcunun son derecelerinde hareket eden Ay, Merkür ile karşıtlık yapmakta. Sabit bir burçta ilerleyen Merkür (Akrep) ile yine sabit bir burçta ilerleyen Ay’ın (Boğa) yapmakta olduğu karşıtlık, fikirsel bazı çatışmalar, yanlış anlamalar, yanlış anlaşılmalar, bir fikirde ısrar etme, mantık hatalarına düşme gibi sorunları öne çıkaracak olabilir. Öğleden sonraki saatlerde Ay’ın İkizler burcuna geçişi ile birlikte (13:26) iletişimci yönümüz çok daha fazla açığa çıkıyor olacak. Burç dışından da olsa Merkür ile Ay’ın devam eden karşıtlığı ile birlikte yazdıklarımıza, söylediklerimize dikkat etmemiz yerinde olur.

Sevgiyle kalın…
Dilâra B. Efeoğlu

Venüs Boğa Burcunda

ae33e48064321d3cb9d55913b3b0f00c.jpg

Venüs kendi evine dönüyor.

Boğa burcunun yöneticisi olan Venüs gezegeni Koç burcu geçişini tamamlamak ve Boğa burcu ilerleyişine başlamak üzere. 6 Haziran günü Boğa burcuna geçecek olan Venüs, 5 Temmuz gününe kadar bu burçta ilerlemekte olacak.

Boğa burcunda Venüs, bu gezegenin yaratıcılığında olan sevgi alışverişimiz, ilişkilerimiz, isteklerimiz, arzularımız ve beklentilerimiz üzerinde değişim getirecek enerjiler taşımakta olacak. Boğa burcunda Venüs’ün en belirgin güdülerinden birini öne çıkan güven ve huzur arayışı oluşturur. İlişkilerin karşılıklı güven sağlayabiliyor olması Venüs’ün burada en önemli prensibi halindedir.
Venüs, bu burçta isteklere geçici ve sıradan olarak bakmaktan uzaktır. Gerek maddesel gerek ruhsal olarak doyum arayışı yüksektir. Zevkler, huzur ve keyif ön plana çıkabilir, değer anlayışı yüksekleşir. Güvenlik ve sağlamlık ilkesi özellikle ilişkiler üzerinde öne çıkan bir beklenti halini alır, geçici ilişkilerin yerini kalıcı ilişkilere bırakma arzusu, konfor ve huzur arayışı artar.

Dilâra B.Efeoğlu

Akrep burcunda Dolunay, 11 Mayıs Perşembe (00:42)

 

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

Akrep burcunda Ay, Boğa burcunda Güneş, Su ve Toprak, Duygular ve Gerçekler. İki zıt kutup içinde iki güç, ya el ele verip birbirini besleyerek büyütecek ya da birinin yoğunluğunda diğerinin gücü yok olacak.

Akrep burcunda Dolunay, 11 Mayıs Perşembe (00:42)

Akrep Burcunun 20.24′ derecesinde duygularının, tutkularının yoğunluğu ile karşılaştıracak olan Dolunay enerjisi, kişiyi karanlık ve gölgede tuttuğu arzuları ile de yüzleştirecek güçte etkiler taşımakta. Dolunay enerjisi, güçlü bir farkındalık sağlama enerjisi ile yüklüdür. Bu dolunay, Su ve Toprak’ın birbiri ile olan karşılaşısı, dolayısıyla duygular ve gerçeklerin üzerine kurulacak denge ihtiyacını imgelemekte. İçinde bulunduğumuz günden itibaren etkisini hissetmeye başladığımız bu enerji 25 Mayıs’a değin sürmekte olacak.

Dolunay enerjisine doğru yaklaştıkça artan bir şekilde, derin duygular, duygusal özlemler, Akrep burcu ile birlikte; artan yoğunluk ve tutku ile şiddetli bir hissediş halini almakta. 26 Nisan’da Boğa burcunda oluşan Yeniay’dan bu yana doğru baktığımızda, sahip olma, güven ve gerçeklik arayışı içinde başlamış olan her bir düzenin olduğu hali ile sürmeden önce duyguların, arzuların sınamasından geçecek olduğu muhakkak. Akrep burcunda Ay, Boğa burcunda Güneş, Su ve Toprak, duygular ve gerçekler. İki zıt kutup içinde iki güç, ya el ele verip birbirini besleyerek büyütecek ya da birinin yoğunluğunda diğerinin gücü yok olacak. İhtiyaçlar ve istekler üzerinde kurulacak olan bakış açısı aynı anda hem gerçekçi hemde duygular ile harmanlanabildiğinde bu karşıtlık en verimli sonuçların ortaya çıkarabileceği bütünlüğü tarif eder. Ay, dolunay esnasında Zuben Elschemali sabit yıldızı ile kavuşum içersinde. Başarı ve iyi şans ile ilişkilendirilen bu sabit yıldız kişinin ruhsal güçlerini uyandıran, spiritüel istekler veren etkisi ile bilinmekte. (Tetrabıblos I, çev.D. Yılmazer)

Ay, bulunduğu dereceden Pluto ile altmışlık açı yapmakta. Pluto’dan gelen bu açı, Dolunay’ın farkındalık sağlama enerjisini destekler nitelikte. Duygular, hayaller ve gerçekler arasında denge sağlayabiliyor olmanın fırsat ve kolaylıkları ile karşılaştırabilecek olan Pluto, içsel bir dönüşümünde habercisi. Zuben Elschemali yıldızı etkileri ile birlikte Dolunay’ın soyut gerçekler ile somut gerçekler arasında kurulacak olan dengeye ihtiyaç hissettirdiğini söyleyebiliriz.

Ülkemiz natal haritasının 5. evinde gerçekleşen Dolunay, bu evin ifadesinde olan; gençler, çocuklar, sanat ve sanatla bağlantılı kişi ve durumlar, spor ve eğlencesel alanlar üzerinde öne çıkacak etkileri gündeme getirecek. Yine dolunay derecesi ile kavuşumda olan Zuben Elschemali yıldızının barındırdığı; toplumda etkili olma, içinde bulunduğu topluma yardımcı olma güdüsü bu alanda ortaya çıkacak olabilir. Bu sabit yıldızın olumsuz yönü, kişinin elde ettiği pozisyonu hırs ile kötüye kullanmak amacı gütmesi şeklinde de gelişebilecek olmasıdır (Tetrabıblos I, çev.D.Yılmazer). 11. eve yansıyan Merkür, Uranüs kavuşumu ile bağımsızlık içeren düşünceler ile şekilleniyor olan Dolunay (5 ve 11. evler aksında oluşu) ülke meclisi, meclis çalışmaları, kanun , yasa tasarımları üzerinde oluşturulacak yeniden yapılanmayı da ifade etmekte.

Sevgi ile…
Dilâra Başar Efeoğlu

Boğa Burcu

 

00709d37cb86daa20ee6c0456d44e1b6

Boğa Burcu
Toprak ana ile özdeşleştirilen Boğa burcu, doğanın yeniden canlandığı, verimliliğine kavuştuğu bahar mevsimi gibi üretkenliğin, bereketin dişil enerjisini taşır. Mısır uygarlığında kutsal kabul edilen Boğa, güç, verim ve kuvveti temsil edişi ile yenilenen yaşamın sembolü olmuştur.
Bu burç kişisi ayakları yere basan, soğukkanlı ve içe dönük tabiatı ile sakinliğin, dinginliğin, huzurun ve aradığı güvenli geleceğin; güvenilir, sağlam şartlarını oluşturma güdüsü içinde olacaktır. İhtiyacını hissediyor olduğu huzur ve dinginlik duygusunu sağlamak ya da sağlamlaştırmak amaçlı olarak bu burç; somut, gerçekçi, tedbirli davranışlar, tutumlar sergileyecek, aradığı güvenli ortamları oluşturabilmek için biriktirme, edinme güdüsü ile hareket edecektir.

Bu güdü altında materyalist yaklaşımlar sergileyen Boğa burcu kişisi için maddesel açıdan kendini güvende hissetmiyor olmak hayata karşı duyduğu güvensizlik ile kendine olan güvensizliğe dönüşebilir. Boğa ihtiyacını duyduğu bu güven duygusunu sağlamak için azim ve disiplin ile çalışkanlık gösterecek gerektiğinde uzun ve yorucu saatler boyu çalışarak ihtiyacını duyduğu maddesel kazanımlara ulaşmayı hedefleyecektir. Korumacı, sahiplenici güdüleri yüksek olan Boğa burcu kişisi kendisi ile birlikte değer verdiği kişileride güvenlik altına alma arzusu duyar, bu açıdan baktığında kazanımlarını yakınları ile paylaşmaktan çekinmez.

Düzeninin, huzurunun bozulmasına karşı Boğa burcunun geliştirdiği korku onda değişimden kaçınma, sabitlik sergileme, risk alamama gibi tutumlar yaratır. Aradığı güvenlik ihtiyacının arkasında kalması onu yeni gelişimler içine girmekten alıkoyar. Değişime karşı gösterdiği tepkiye yeni ve daha esnek bir bakış tarzı oluşturabilmek bu burcun geleceğe olan güvenini arttırması ve gelişmeler sağlayacak potansiyelleri görüp değerlendirebilir olması yönünden önemlidir.

Çoğu zaman soğukkanlılığını koruyan ve oldukça sabırlı oluşu ile tanımlanabilecek olan bu burç kişisinin öfkesi az görülür olmakla birlikte gerçekten sinirlendiğinde tepkisi bir boğa kadar güçlü ve şiddetli olabilir. Düzen ve güven anlayışına karşı gelişen tehditkâr bir durum oluşabilmesi Boğa burcunu en fazla öfkelendirmeye meylettiren durumları yaratır. Hiçbir şey için acelesi yokmuş gibi davranan Boğa aynı zamanda rahatına, keyfine düşkün olan, eğlenmeyi seven, doğanın nimetlerinin farkında olan, duyusal ve duygusal zevkleri oldukça gelişkin olan bir burçtur. Güzel ve keyifli olarak adlandırılan her şey Boğa burcunun ilgisi alanındadır.

Yöneticisi Venüs bu burca gelişkin sanatsal ve estetik değerler de katar.

Yunan mitolojisinde Europa ile Tanrıların tanrısı Zeus’un öyküsü Boğa burcuna ait nitelikler taşır; Dünyalar Güzeli Europa’yı elde edebilmek için türlü yollar deneyen Zeus, sonunda güçlü bir boğa görünümüne bürünür ve Europa’nın karşısına çıkar. Onun gerçekten bir boğa olduğuna inanan Europa, boğa zannettiği Zeus’un boynuna çiçekten taçlar takar. Zeus ise böylelikle kandırıp sırtına aldığı Europa’yı çok uzaklarda deniz aşırı bir yer olan Crete’ye götürür. Europa’nın sevgisini kazanan ve birlikteliklerinden 3 çocukları olan Zeus, kılığına girdiği Boğa’yı gökyüzüne yerleştirdiği bir takımyıldız yaparak ölümsüzleştirir. Anlatılan mitolojik hikaye Boğa burcunun sahiplenici, sevdiğini kıskanan, güçlü cinsel dürtüler içeren güdülerini de imgelemekte.

Gelişmiş duyuları ile Boğa burcu özellikle müziğe olan ilgisi ile birlikte, tekstil sektörü, moda, parfüm, kozmetik, estetik, güzellik alanlarına yönelmiş ilgi ve çalışma hayatını ifade eder. İyi bir gurme kadar yemek zevki gelişkin olduğundan bu burcu yiyecek, içecek yapımı, beslenme uzmanı, restaurant işletmeciliği türü alanlar içerisinde görebiliriz. Toprak ile olan bağı, finansal güvence anlayışı ile birleştiğinden bu burç kişileri gayri menkul alım satımı, emlak işleri, mimari ve dekorasyon işleri üzerine bir kariyer hayatı çiziyor olabilirler. Medikal astrolojide vücudun boyun ve boğaz bölgesi Boğa burcu yönetiminde olan bölgelerdir.

Dilâra Başar Efeoğlu

Mars, Boğa Burcunda

5633d798dab5ca6cedec08e141a7b9ea - Copy

Mars’ın Boğa burcunda ilerleyişi en üst anlamda güven oluşturmak amaçlı dürtülerin açığa çıkmasını ifade eder.

10 Mart Cuma günü Boğa burcuna geçiş yapan Mars, 21 Nisan gününe değin bu burçta olan ilerleyişini sürdürecek.
Mars, Boğa burcunda hayatta kalma güdüsünün -savunma fonksiyonu- ile çalışıyor olmasını kuvvetlendiren etkiler yüklenir. Güvenlik güdüsü kişiler için oldukça önemli bir hal halini alır. İhtiyaç duyulan güven duygusunun sağlanabiliyor, elde edilebiliyor olması amacı ile şekillenen eylemler burada Mars’ın karakterine uygun olacak şekilde mücadeleci, gayret içeren ve özellikle Boğa burcunda oluşu ile savunmacı bir hal halini alacaktır.
Mars’ın Boğa burcunda ilerleyişi en üst anlamda güven oluşturmak amaçlı dürtülerin açığa çıkmasını ifade eder. Somut kazanımlar, maddi güven arzusu kişisel enerjinin yönlendirileceği en önemli yön haline gelir.
Mars kendi doğasına uymayan bu burçta yavaşlamış, sınırlanmış enerjisini huzur, güven, istikrar, sabitlik arayışını sağlama güdüsüne yönlendirecektir. Fakat kendi doğası ile ters düşen bu güdüler Mars’ın bu burçta ani ve şiddetli öfke patlamaları yaratmasına yol açabilecektir. Mars, buyurgan, öfkeli, savaşçı karakterini bu burçta iken, bu burcun temel güdüsü olan güven, huzur ve istikrar sağlama amaçlı olacak şekilde ortaya koyar. Bu durum, bu geçişin etkilediği alanlarda şiddet ve öfke içeren bir savunma halini alabilir.
Mars, Boğa burcunda ilerleyişi süresince, Oğlak burcunda ilerlemekte olan Pluto ile uyumlu açı içinde olacak. Mars’ın, Pluto ile uyumlu açı ile birbirini görüşü, kişisel eylemlerde güven duygusunu arttıran, cesareti destekleyen, fiziksel, bedensel gücü yükselten etkiler taşımakta.
Türkiye natal haritası üzerinden baktığımızda Mars’ın 11. evden transiti, 11. ev konuları üzerinde bir sağlamlaştırma prensibinin işleyişinin ön plana çıkacağını göstermekte. 11. ev ülkenin meclisini, yasama organlarını, yasa değişimlerini ifade eder. Mars’ın bu alandan geçişi önümüzdeki 42 günlük süreçte istikrar sağlama, güvenli alan oluşturma, hükümetin sürekliliğini sağlama amaçlı güdüler ile şekillenecek yasa görüşmeleri, meclis çalışmalarına işaret etmekte.

Dilâra B.Efeoğlu

14 Kasım 2016 Pazartesi Süper Dolunay

lunar_supermoon_eclipse

14 Kasım 2016 Pazartesi Süper Dolunay

14 Kasım Pazartesi günü (16.51) Boğa burcunda bir Dolunay gerçekleşecek. Ay’ın Dünya’ya en yakın olacağı konumdan geçişi sırasında gerçekleşecek olan bu Dolunay Süper Ay olarak adlandırılmakta. 14 Kasım günü gözlemlenecek Süper Ay’ın son 70 yıldır gerçekleşecek olan Dünya’ya en yakın Dolunay olacağı Nasa tarafından açıklanan bir bilgi. 25 Aralık 2034’e kadar bir daha bu kadar yakından görmeyeceğimiz Ay, 14 Kasım gecesi ortalamadan yüzde 14 daha büyük ve yüzde 30 daha parlak gözlemlenecek.
Dolunay esnasında Boğa burcunda yerleşimde olan Ay, Boğa burcuna ait temalar olan güvence ihtiyacı, sağlamlık, düzen ve istikrar arayışı güdülerini taşıyan enerjiler ile yüklü olacak.
Dolunaya ait haritanın birinci evinde olan Ay, Boğa burcunda kuvvetli bir yerleşimde. Yine kuvvetli bir ev 7. evde bulunan Güneş, Akrep Burcunda. Yaratacağı etkinin yoğunluğunu kimliksel, kişiliksel farkındalık ve diğer kişiler ile olan karşılıklı ilişkiler bazında ortaya çıkaracaktır. Dolunay’ın Boğa burcunda oluşu, bu burca ait temalar olan güvence ihtiyacı, sağlamlık, düzen ve istikrar arayışı içeren duyguların yoğunluğunu ve bu duyguların tatmin edilmesine yönelik arayışların ve hassaslığın fazlalaşacağını göstermekte.
Boğa burcunda Dolunay olaylar ya da kişiler üzerinde güçlü bir farkındalık sağlayabilecek enerjilere ve yerleşime sahip. İçinde bulunulan şartlara karşı bir değerlendirme yapma süreci olarak çalışacak olan Dolunay, yeni uyanışlara ve olaylar içinde kendi yerini daha belirgin olarak bulmaya duyulan farkındalığa işaret etmekte. Hedeflenen amaçların somut olarak gerçekleşmesine yönelik alınacak kararlar ya da öncesinde alınmış kararın değişikliğe uğramasına ihtiyaç hissedecek durumlar ile karşılaşılınabilinir. Kişisel olarak beklentilerin fazlalaşması ve elde edilmek istenen maddi ve manevi güven arayışı ile duygusal çatışmalara giriyor olmak, ilişkiler açısından kişiler arasında uyum ve geçim sorununa işaret edebilen durumlara yol açacak olabilir.
Dolunay ve sonrası gelecek günlere baktığımızda, 29 Kasım günü Yay burcunda gerçekleşecek olan Yeniay var. Ay Düğümleri ile olan açısal ilişkisi ile olaylar üzerinde yaşanacak kadersel gelişmelerin işaretcisi olan Yeniay, ideallere ulaşmaya duyulan istek ve arzunun ön plana çıkacağını göstermekte. Bu açıdan baktığımızda içinde bulunacağımız Dolunay ve sonrası günlerde Yeniay’a değin kendi amaç ve isteklerimizi netleştirmeye, duygusal dengemizi sağlamaya yönelmemiz en doğrusu olacak gibi görülmekte.
Ay, Capulus sabit yıldızı ile kavuşum derecesinde. Capulus sabit yıldızı ani karar ve öfke ile harekete geçmenin olumsuz sonuçlar içine düşülebileceğini gösteren bir yıldızdır. Güç ve kaba kuvvet ile ilişkilendirilir. Ay’ın bu sabit yıldız ile kavuşumu öfke kontrolünün iyi sağlanıyor olmasını, düşünmeden verilecek kararlardan ve kızgınlık hali, şiddet hali ile harekete geçmekten uzak durmak gerektiğini göstermekte.
Türkiye haritasının üzerinden Dolunay derecesine baktığımızda 11. evinde gerçekleşmekte olacağını görmekteyiz. Süreç, meclis, meclis’den çıkan yasalar, yeni kanun tasarımları ile ilgili gündeme yönelik olabilir. Ülke için güvenlik ve istikrarı sağlamak arayışı ile şekillenecek hukuksal, kanunsal değişikliklerin meclis içinde önemli bir gündem oluşturabileceğini gösterebilir.
Farkındalık amaç olduğunda sevgi en büyük araçtır.

Sevgi ile…

Dilâra Başar Efeoğlu

Uranüs, Aydınlanmanın Anahtarı Uranüs ve Toplumsal olarak üzerimizde etkilerine kısa bir bakış

ba884742b91af605aa5d574141372a3d

Uranüs, Aydınlanmanın Anahtarı
Uranüs ve Toplumsal olarak üzerimizde etkilerine kısa bir bakış

Satürn ötesi gezegenler olan Uranüs, Neptün ve Plüton, ağır hareket ediyor olmaları ile içinde bulundukları burçlarda uzun süre kalırlar. Uranüs bir burçta ortalama 7 yıl, Neptün 14 yıl, Plüton 14 ila 24 yıl arasında değişen sürelerde kalır. O dönem içinde doğan tüm kişilerin haritalarında aynı burçta olmalarından dolayı jenerasyon gezegeni olarak tanımlanırlar.

Uranüs, 2010 (Mayıs) yılından beri Koç burcunda hareket etmekte ve Mayıs 2018’de Boğa burcuna geçinceye değin bu burçta yolculuğunu sürdürecek. Uranüs’ün etkisinin içinde olduğu burçla sınırlandıramayacak kadar büyük olduğunu unutmadan, Koç burcunda oluşu ile değerlendirdiğimizde bu burçta Uranüs, yenilikçi düşüncenin, cesaret, mücadele ve önder duruş sergilemenin, insiyatif almanın, ortaya konan fiziksel gücün, sınırları aşma güdüsünün etkilerini taşımaktadır.
Uranüs’ü astrolojik olarak işlevselliği ile yorumladığımızda ayrıştırmak, değiştirmek, yenileştirmek, bağımsızlaştırmak dürtüleri ile hareket ettiğini görürüz. Uranüs varolan düzene karşı çalışır. Varolan düzeni simgeleyen Satürn’dür ve Uranüs, Satürnyen prensipleri yıkma, radikal yenilikler arayışı ve bağımsızlık sağlama anlayışı ile otoriteye karşı duruş sergileyecektir. Aydınlanmanın, geleceğe odaklanmanın, sıradışılığın, aykırılığın, bilgi ve kavrayış derinliğinin gezegeni Uranüs’ün barındırdığı enerjileri klasik gezenlerin enerjileri kadar bireysel olarak anlıyor olabilmemiz, etkilerini bünyemizde tam olarak çözüyor olabilmemiz oldukça güçtür. Görünenin çok ötesinde oluşumlar yaratan Uranüs, bilinç sistemlerini değiştirmeye odakladığı enerjisini olaylar üzerinde sarsıcı, yıkıcı, ani ve kaos yaratır şekilde ortaya koyar. Uranüs kolektife yaydığı bu enerjisinin altında varolan büyük bir yaratıcılık, sezgisel güç ve bilinçsel sıçrayış sağlama güdüsü barındırmaktadır.
Uranüs’ün Koç burcunda transit yapıyor olduğu dönem 2010 (Mayıs)-2018 (Mayıs) yıllarını kapsayan süreç içinde bulunduğumuz güne değin, geriye dönük baktığımızda gerek dünya gerek ülkemiz içerisinde yaşanan gelişmelerde Uranüs’ün yukarıda bahsetmiş olduğumuz karakteristlik özelliklerinin etkilerini taşıyan olayları görmek mümkün.

Biraz örneklediğimizde;

2010 yılının son ayında başlayan Arap Baharı olarak adlandırılan, Arap dünyasında ortaya çıkmış olan halkın özgürlük, bağımsızlık arayışı hareketi Uranüs’ün izlerini taşıyan olaylardan önem taşıyan bir tanesi. Tunus, Mısır, Libya, Suriye, Bahreyn, Cezayir, Ürdün ve Yemen’de büyük çapta; Moritanya, Suudi Arabistan, Umman, Irak, Lübnan ve Fas’ta küçük çapta olmak üzere tüm Arap Dünyasında baş gösteren mitingler, protestolar, halk ayaklanmaları ve silahlı çatışmalar ile gelişen olaylar.

25 Ocak 2011′ de başlayan Mısır Devrimi, halkı mevcut yönetime karşı seferber olmaya çağıran sokak gösterileri, protestolar ve sivil itaatsizliklerin bütünüdür. Gösteriler ve isyanların polis şiddeti, olağanüstü hâl, işsizlik, asgari ücretleri azaltma isteği, barınma eksikliği, yiyecek sıkıntısı, yolsuzluklar, ifade özgürlüğünün kısıtlanması ve kötü hayat koşulları üzerine başladığı rapor edildi. 11 Şubat 2011 tarihinde Mısır cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek gösteriler nedeniyle istifa etti.

Suriye Krizi, Suriya İsyanı, 15 Mart 2011’de başlamış ve Nisan 2011 tarihinde ülke çapına yayılmıştır. Suriye Baas Partisi’ne sadık askerler ve bunları destekleyen milisler ile bu partiyi iktidardan indirmek isteyen Suriye muhalefeti arasında başlayan, sonrasında IŞİD, El Nusra ve bazı Kürt, Türkmen, Dürzi ve Süryani grupların da katıldığı çatışmalardır.

17 Eylül 2011’de New York’ta, ABD’nin finansal kalbi Wall Street’te, Kanadalı aktivist grup Adbusters tarafından başlatılan halk eylemleri ve toplumsal hareket. Eylemler barışçıldır ve eylemcilerin çoğunluğunu eğitimli gençler oluşturmaktadır. Amacı sosyal eşitsizliği ve şirketlerin ABD yönetimi üzerindeki nüfuzunu protesto etmektir. Eylemler Arap Baharı’ndan etkilenerek başlamıştır. Protestocuların sloganı Biz %99’uzdur. Eylemler tüm ABD’ye yayıldı.

27 Mayıs 2013 tarihinde Taksim Gezi Parkı’nın bir kısmına inşa edilmesi planlanan Taksim Kışlası’nı engellemek üzere parkta bulunan çevre aktivistlerine yapılan müdehaleler ile başlayan Gezi Parkı Olayları 15 Haziran akşamındaki polis müdahalesi sonrasında ise Gezi kampı dağıtılmıştır. Bu olaydan sonra Türkiye’nin çeşitli illerindeki parklarda forumlar düzenlemeye başlanmıştır.

24 Ağustos 2015, Laboratuvar ortamında 5 haftalık fetüs beyni üretildi. ABD Ohio Eyalet Üniversitesi’nden bilim adamları, laboratuvar ortamında neredeyse 5 haftalık fetüs beynine eşdeğer bir insan beyni büyütmeyi başardı. Yetişkin insan deri hücrelerinden üretilen “Beyin organoidi” adı verilen oluşum, laboratuvarda bugüne kadar yaratılmış en gelişmiş beyin modeli oluyor (Uranüs astrolojide bilimsel gelişmeler, buluşları ifade eder).

15 Temmuz 2016, Türkiye askerî darbe girişimi ya da darbecilerin verdiği adıyla Yurtta Sulh Harekâtı, 15-16 Temmuz 2016 tarihleri arasında Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde kendilerini Yurtta Sulh Konseyi olarak tanımlayan bir grup asker tarafından gerçekleştirilen, başarısızlıkla neticelenen askerî darbe teşebbüsü. Türkiye’nin birçok ilinde darbe karşıtı protestolar ile darbe karşıtlığı ve ulusal birlik gösterileri düzenlenmekte.

Uranüs daha önce en son 1928 – 1935 yılları arasında Koç burcundan geçiş yapmıştı.

Ülkemiz geçmiş tarihinde yaşanan o dönemin gelişmelerine baktığımızda ortak özelliklerin Cumhuriyet sonrası İnkılâp (Değişim) hareketleri ile sürmekte olan bir dönem olduğunu görüyoruz. Siyasi, ekonomik ve kültürel anlamda getirilen devrim niteliği taşıyan yeniliklere birkaç örnek verdiğimizde;

Anayasal değişiklik ile laiklik Cumhuriyetin temel ilkesi olarak kabul edildi. (1928)

Serbest Cumhuriyet Fırkası (12 Ağustos 1930) Çok partili döneme geçiş, o dönem için sonuç başarısız olmuş parti kapanmaya gitmiştir.

Anadolu Demir Yollarının Satın Alınması (1927) ve Demiryolu Yapımlarının Başlaması (1927-1939)

Harf Devrimi,1 Kasım 1928 tarihinde Yeni Türk harflerinin kabul ve tatbiki hakkında kanun’un kabul edilmesi.

Kadınlara Siyasal Hakların Verilmesi (1934), Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kadınlara 1930’da yerel, 1934’de genel seçimlerde seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır.

İlk adı Havayolları Devlet İşletme İdaresi olan Türk Hava Yolları kuruluş ve seferlere başlayışı (20 Mayıs 1933) (Uranüs astrolojide havacılık teknolojisi ve uçakları ifade eder).

Uranüs ve diğer jenerasyon gezegenleri olan Neptün ve Plütonun taşıyor olduğu yüksek enerjilere karşı idraksel bilincimizi açık tutuyor olmak, kolektif içerisinde farkındalık hassasiyeti ve hissiyatı ile olayları okuyor olmaya gösterilen çaba her birimiz için sona ermeyen bilinçsel gelişimin bir üst anahtarı olabilecektir.

Sevgilerimle…

Dilâra Başar Efeoğlu

Fotoğraf, NASA’s Hubble Space Telescope/2007

%d blogcu bunu beğendi: