Merkür Retrosu / 9 Temmuz – 1 Ağustos 2019

9b7b96238b238a10d0aecadc55b0bd44.jpg

Anlaşmazlıkları, uzlaşmazlıkları, tartışmacı ve kavgacı uslupları öne çıkarabilecek, eski bir meseleyi tekrar açabilecek ya da geçmiş bir kavgayı yeniden gündemimize taşıyabilecek ve bir nevi savaş ortamı doğurabilecek olan Merkür retrosu 7 Temmuz günü başlıyor.  Gerek kişisel olarak gerek sosyal ve toplumsal konularda etkisini görebileceğimiz süreç neler getirecek…

 

Merkür Retrosu / 9 Temmuz – 1 Ağustos 2019

Aslan burcu ilerleyişini sürdüren Merkür 7 Temmuz günü yavaşlayıp durağan konumuna geçtikten sonra 9 Temmuz günü retro hareketine başlıyor.

Merkür retrosu bu gezegenin ifadesinde olan haberleşme, yazılı, sözlü her türlü aktivasyon üzerinde sorun olarak algılanabilecek bazı durumların işaretçisi olarak görülebilir. En genel anlamıyla iletişimsel konulara yönelik sıkıntı oluşturabilecek bir süreç olarak dikkate almamız faydalı olacaktır.

19 Temmuz’a kadar Aslan burcunda gerileyen Merkür ile birlikte kendi fikir ve görüşlerimizde sabitlik gösterebilir, başkalarının fikir ve görüşlerine kapalılık sergileyecek olabiliriz. Anlaşmazlıklar, uzlaşmazlıklar, tartışmacı ve kavgacı uslupları öne çıkarabilecek görünüm, eski bir meseleyi tekrar açabilir ya da geçmiş bir kavgayı yeniden gündemimize taşıyabilir. Sözler ve ifadelerde yanlış anlaşılmalar ve yanlış anlamalara yönelik beklenmedik sorunlar öne çıkarken, kendimizi fazlasıyla iddialı bir iletişimsel dil kullanır halde bulabiliriz, dikkat.

Önemli kararlar verme aşamasında iken birden bire kendimizi kararsızlık içinde bulabilir, daha fazla düşünme ve daha fazla irdeleme ihtiyacı da hissedecek olabiliriz. Başkalarının fikirlerine olan güvensizlik ile kendi fikirlerimizdeki sabitlik ve esneksizlik bizi depresif ve katı tutumlar içine sürükleyebilir. Kesin yargılarda bulunmak gerekliği hissederken yanlış yargılara düşme ve yanlış kararlar ile hareket etmeye başlamak önemli sorun halini alabilir.

19 Temmuz sonrasından 1 Ağustos arasındaki süre içinde duygularımızın karar verme mekanizmamızı fazlasıyla etkileyeceğini bilmekte fayda var. Akıl ve mantık yürütmekte zorluk çekmenin getireceği kararlar aldatıcı ve yanıltıcılık yaratabilir. Duygular ile mantığı iyi ayırt ettiğimizden emin olmamız gereken bir dönem olarak değerlendirmek yerinde olur. Bir diğer yönden yeni fikirlere, yeni görüşlere pek de açık olacağımız bir zaman diliminde olmayacağımızı düşünebiliriz. 1 Ağustos sorasında yeniay ile birlikte retro hareketini sonlandıran Merkür yine duygusal kararların etkisinde olan fakat daha geleceğe odaklı ve güçlü, otoriter kararlar almakta olacağımıza işaret etmekte.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Mars Retrosu, 27 Haziran- 29 Ağustos 2018

Marsretro.jpg

Mars Retrosu, 27 Haziran- 29 Ağustos

27 Haziran Çarşamba günü geri hareketi öncesi durağan konumuna geçecek olan Mars, aynı gün geri hareketine başlıyor olacak. Gezegen, Kova burcunda başlayan retrosunu 12 Ağustos günü gerilediği Oğlak Burcundan 29 Ağustos günü ileri hareketine başlayana değin sürdürmekte olacak.

Mars retrosu ne demek ve bu gezegenin retro süreci neye yol açıcı olur ?

Mars = Enerji demektir, hareket demektir, efor demektir, hamle demektir. Mars’ın temsil ettiği enerji, bünyenin varlığını korumak, hayatta kalmasını sağlamak, onu hayatta tutmak, geleceğe taşımak üzere şekillenen dürtülerden oluşur. Güdüsel bir yapıyı ifade eder ve dışa dönük aktif bir oluşum getirir.

Mars’ın dışa dönük bir yapı içeren aktif enerjisi bu gezegenin retro hareketinin etkili olduğu süre içerisinde dışa dönük olan yapısını kaybeder ve daha fazla içselleştirilmiş, bilinçaltı duyguların denetimine girmiş olan bir yapıya bürünür. Kendini, isteklerini, arzularını açıkça ifade etmek güçleşir. Enerjinin bir nevi içe dönüş halini ifade edebiliyor olan Mars retrosu, baskılanan, sınırlandırılan, kontrol altına alınmaya çalışılan eylem ve hareket güdüsünün ortaya çıkarabileceği pasifize edilmişlik, içe kapanıklık, pasif agresiflik, öfke, korku ve tereddüt içinde olma, sürekli bir savunma hali geliştirme, yanlış zamanlama ve yanlış kararlar gibi durumlara yol açıcı olur. Kendini ortaya koymak, karar alma alma mekanizması, inisiyatifi ele alma gücü sekteye uğramış ya tamamen pasifize edilmiş yada bastırılmışlık psikolojisi altında yoğunlaşmış bir hal alabilir. Oluşabilecek bu durum istekleri elde etmek, amaçları gerçekleştirmek adına varolması şart olan aksiyon alma dürtüsünün doğru şekilde çalışma prensibine zarar verir ve istekleri ortaya koymak ve gerçekleştirmeye yönelik sorunlu, problemli davranışlar getirebilir. Tüm bu sebebler Mars’ın retro süresi boyunca yanlış yada acele verilen kararlar ile hareket etmenin getirebileceği olumsuzluklar ile karşılaşmamak adına bir eylemi yada bir işi başlatırken bu süreçte dikkatli ve ince düşünmenin gerektiğini gösterirler.
Mars retro hareketi sırasında Kova burcu ilerleyişi süresince Güney Ay Düğümü ile birlikte hareket ediyor. Oluşan bu gösterge kişisel olarak egosal fonksiyonları gerçekleştirmenin zor bir hal alabileceği ve tutuk bir hareket tarzı oluşturabileceğini gösterdiği kadar yine egosal dürtülerin eşliğinde, yoğunlaşılan, belli bir odak halini almış içgüdüsel istek, amaç, ideal adına iddiacı, ısrarcı, rekabetçi ve şiddetli öfke ile dışa vurum getirebilen etkiler taşımakta. Muhalif olma, grupsal ve toplumsal amaçlara yönelik hareket anlayışı, insana özgü değerler adına mücadele, otoriteye karşı duruş, yenilikçi, geleceğe yönelik, idealist fikirler öne çıkmaktalar. Mars’ın, Güney Ay Düğümü ile birlikte ilerleyişi tüm bu öne çıkan hareket anlayışını güçlendirirken, takıntılı, saplantılı bilinçaltı dürtüler eklemekte. Geçmişe döndüren enerjilerin etkisi, geçmiş ile hesaplaşmak, geçmişte tamamlanmamış yada tamamlamakta başarısız olunmuş durumların kadersel bir form halinde karşılaşmak yine içinde bulunacağımız bu sürecin taşıdığı enerjiler. Mars retrosunu önemli hale getiren bir diğer gösterge ise Boğa burcunun ilk derecelerinde hareket eden Uranüs ile arasında gerilim oluşturabilen bir açı ile ilerliyor olması. Mars’ın retro süreci içinde Uranüs’de retro hareketine başlamış olacak ve bu durum iki gezegenin 2 Ağustos ve 19 Ağustos tarihlerinde aralarındaki açıyı kesinleştirmekte olacakları demek. Kendini ortaya koymak, karar alma alma mekanizması, inisiyatifi ele alma gücüne yönelik direnç enerjisini arttıran bu durum, öngörülmekte zorlanılan, ani, sıradışı davranışları, grupsal amaçlar ile gelişen eylemselliği, özgürlük ve bağımsızlık isteği ile hareket etme güdüsünü artırmakta olabilecektir. Düzen ve düzeni korumak adına mücedele ve savaşmak anlamı taşıyan gösterge düzen ve düzeni değiştirme adına yapılacak mücadele ve savaş anlamı da taşımakta. Gerek kişisel gerek sosyal, toplumsal olaylar üzerinde savaşçı, reformist, radikal çıkışlı etkiler ile görünebiliyor olacaklar.
Ülkemiz natal haritası üzerinde bu göstergelerin yerleşimlerine baktığımızda; Kova burcunda, natal 8. ev üzerinde hareket etmekte olan Mars tüm retro süresince bu evde geri hareketini sürdürüyor olacak. Mars’ın hareket fonksiyonu, ülke ekonomisi, finansal koşullar üzerine yoğunluk kazanmakta. Diğer ülkeler ile olan mali koşullar, borçlar, alacaklar, krediler, kredi notları, dış borçlar bu dönem odak halini almakta. Mars’ın Güney Ay Düğümü (GAD) ile hareket edişi, retro hareketinde oluşu bu alanlara dair sorunları, oluşabilecek agresif ve stresli ilişkileri işaret edebilmekte. Bir diğer yandan Türkiye’nin 5 derece Akrep burcunda yerleşimli GÜneş’i ile kare açı yaparak ilerleyen Mars, ülkenin para kaynakları, hazinesine yönelik sıkıntılı, sorunlu bir gösterge yaratırken ülkenin meclisi evi üzerinde hareket eden Uranüs ile birlikte meclis içinden devlet yöneticileri üzerine artan zorluklar, sorunlar oluşturabileceğine işaret etmekte. Bu alan konularında gündeme alınması mecbur konular, oluşabilecek bazı kayıplar, olumsuz gelişme gösterebilecek göstergeler ile karşılaşabilmek mümkün. Uranüs ile Mars’ın arasında 2 Ağustos ve 19 Ağustos tarihlerinde kesinleşecek olan açı, bu tarihler civarında ekonomiye ait konulara, diğer ülkeler ile olan finansal ilişkilere yönelik tetikleyici, aktive edici ve beklenmedik gelişmeler, sorunlu durumlar yaratıcı olabilir. 27 Temmuz günü gerçekleşecek olan Ay tutulması Mars ile yaptığı kavuşum ile Marsiyen bir enerji oluşturmakta. Sabit hali almış bir fikir ile hareket etmek, kurallara uymakta zorlanmak, kuralları yıkmak üzere gelişen bir hareket tarzı, inatçı ve direnişçi bir yapı içinde olmak yönünde oluşturabileceği enerjiler ile Mars retrosu, hem kişisel olarak hem sosyal, toplumsal tutumlar, davranışlar, (genç nüfusa vurgu taşır halde) olaylar üzerinde tutulmanın açığa çıkarabileceği duygusal faktörler ile hareket etmeyi arttıran güdüler taşıyor olacak. Bir diğer yönden doğa olaylarına yönelik bir gösterge halini alabilen görünüm, deprem riski oluşunu gösteriyor. Doğa olaylarında sıradışı etkilerini görebilecek olabilir, kayıp ve üzüntü yaratabilecek olan yanardağ patlamaları, depremler yada değişen hava koşulları ile karşılaşabiliyor olmak mümkün.

Dilâra B. Efeoğlu

Neptün Retrosu

86a03a5186a58262649a1ec08f4d961c.jpg

19 Haziran – 26 Kasım 2018 tarihleri arasında Neptün retro (geri) hareket etmekte olacak.
Özünde Neptün, saflaştırma prensibi ile çalışır ve Neptün değdiği her noktaya kendi duyarlaştırıcı etkisini yükler. Retro dönemleri bu duyarlaştırıcı etkiyi yoğun olarak alacağımız dönemlerdir. Duyguların hassaslaşıyor oluşu kişileri empati yapmaya, paylaşımcı, fedakâr ve merhamet içinde olmaya yönlendirmekte olur. Yaratıcılığın artmasına da olanak veren Neptün retrosu dönemleri, ilhamsal ve sezgisel gücün artışını simgeler. İçinde bulunacağımız bu dönem boyunca rüyalar, durugörüler, vizyonlar ve sezgilerde artış yaşanabilir. Kişilerin derinleşen sezgileri kendi içlerinde bambaşka kapılar açması ile kişiyi ruhsal ve duygusal olarak içselleştiren ve bir nevi kendi içinde arındıran, saflaştıran etkiler olarak işlev görmeye başlarlar.
Bir diğer yandan retro sürecinde olan Neptün’ün oluşturabileceği aşırı duyarlı ve duygusal hal kişi yada kişileri, yanılgılara açık, gerçeklerden kopuk, mânevi dünyasının içinde kaybolmuş bir portre çizebilecek olmaya da yakın tutuyor olabilir. Hayal dünyası içinde kalma, reel dünyanın gerektirdiği sorumluluk ve görevlerden uzaklaşma, kaçma arzusu, amaç duygusunu yitirmek, geleceğin belirsiz olduğu hissiyatına kapılmak, istek ve hedeflerde çözülmeler yaşamak yine Neptün retrosu döneminin dikkat edilmesi gereken yönlerini doğurmakta. Kolektif etkileri ile özellikle toplumsal boyutta, çevresel koşullarda karşılaşabilecek olduğumuz olay bazlı durumların kökeninde Neptün retrosunun bu gölge yöneleri işlevlik taşımakta olabilir.
Fark edilir derecede idealler ön plana çıkarlar fakat burada kişi yada kişiler için gerçek olabilecek idealler ile gerçek olmayacak idellerin birbirinden ayrımı güçleşmeye başlayabilecek olması yine Neptün retosunun gölge yönünü oluşturur.
Gerçek olmaktan uzak idealler uğruna kendinden feda edici davranışlar, yanlış seçimler, yanılgılar, yanlış tutumlar içine girme, kendini kahraman yada bir kurban haline sokma psikolojisi ile davranıyor olma güdüsü kişileri etkisi altına alabilir. Bu tarz davranışların getirisi olan kaos ortamları ile karşılaşabiliyor olmak olasılığı artar.
İç sesimizi daha yüksek duyacak olduğumuz bugünlerde bu sesi akıl süzgecimizden geçirip dinleyebilmek çok daha yaratıcı bakış açısı kazanmamızı sağlayacaktır.

Dilâra B. Efeoğlu

 

 

Pluto, Pluto retrosu (23 Nisan – 1 Ekim 2018)

9a3dd82b17224affc6cd19ae6dc66878.jpg

Her tohum toprağın altında dönüşür, toprağın üzerinde filizlenir.

Pluto, 23 Nisan Pazartesi günü retro hareketine başladı. Bu gezegenin ne ifade ettiğini bilmek , retro (geri) harekette olduğu süreçte neyi ifade edeceğini biliyor olabilmek açısından oldukça önem taşır.

Pluto, Pluto retrosu (23 Nİsan-1 Ekim 2018)
Büyük, derin, köklü ve çok güçlü bir enerjiden bahsediyorsak ve orada dönüşümün ayak sesleri varsa Pluto’dan bahsediyoruz demektir. Mitolojinin yeraltı tanrısı Hades (Pluto), astrolojide dönüştürme, yenileme, başkalaştırmanın etkin, güçlü ifadesini taşır. Pluton’un yaratıcılığı dönüştürücülüğüdür. Diğer kolektif etkili gezegenler olan Uranüs ve Neptün gibi Pluto da zihinler üzerinde oluşacak olan üst boyutsal bilincin açığa çıkmasını sağlayan koşulları ifade eder. Pluto bu yaratıcılığını krizler, travmalar, kayıplar, yıkılışlar ile ortaya koyuyor olduğunda bilmemiz gereken dönüşümün ancak bünyenin derin sarsılması sonrasında açığa çıkacak bir güce ihtiyaç duyuyor oluşudur.

2008 yılından bu yana Oğlak burcunda ilerleyişini sürdüren Pluto, bu burcun ifadesinde olan konular üzerinde bilinçaltını, bilinçüstüne çıkaracak etkileri harekete geçirmekte. 2023 yılına değin (Mart 2023) bu burçta kalacak olan Pluto kolektif bir gezegen olarak, kitlesel, toplumsal boyutta, düzen ve sistem prensiplerine ait gerçekleşecek olan büyük dönüşümsel güçlerin oluşumunu ve bu oluşumun devam edecek sürecini göstermekte. Devlet, devletlere ait sistemler, kurumlar, kuruluşlar, büyük ölçekli şirketler, kamusal kurumlar, ekonomi ve finansal konular, toprak, topraksal kaynaklar, inşaat, inşaat sektörü Pluto’nun Oğlak burcu geçişinin oluşturduğu dönüşüm, başkalaşım enerjisinin yoğun ve sarsıcı etkisi altında olan alanlar.

Bizler kendi bünyemizde oluşturmuş olduğumuz kontrol, otorite, statü, görev bilinci, yönetici figürü yaratımları üzerine düşünmeye ve bu güdülerin ortaya koyduğu benliğin değişmeye muhtaç yönleri ile karşılaşmaya hazır olmalıyız. Pluto’nun yeraltı tanrısı olduğunu hatırladığımızda yüzeysel bir etkiden bahsetmediğimizi, köklü dönüşümsel etkilerin başrolde olduğu bir yaratım gücünden bahsettiğimizi anlamaktayız.
Kişiyi iç dünyasına sürükleyebilecek ve iç dünyasının en derinlerine gömülü gizli benliği ile karşılaştırabilecek olan Pluto retrosu, yepyeni bir benliği ortaya çıkarmanın ancak geçmişten kalan tüm tortulardan arınmak, geçmişin gölge etkisinden kurtulmak gerekliliğinin yerine getirilmesi ile sağlanabileceğini ortaya koymakta. Geri hareketinde Pluto, geçmişi arındırmanın, geçmişin tortularından sıyrılmanın, kendi gölgelerin ile karşılaşacak olduğun benliğinin en derinine nüfus etmenin anahtarını taşır. Retro Pluto’nun yaratıcılığı bu anahtarı bilinç altı seviyeden çıkartıp bilinç üstü seviyeye taşıyabilmek ve zihinsel dönüşümü bilinçsel hale getirebilmekte saklıdır. İster gölge yönlere sahip olsun, ister melek saflığına sahip olsun, benliğin derinlerine döndüren ve dönüşümün tamamlanmamış yönlerini arayıp bulan, bilinçaltını açığa çıkaran enerjiler Pluto retrosunun ana odağı olurlar. Oğlak burcunun 21. derecesinden retro hareketini başlatan Pluto yine Oğlak burcunun 18. dercesine kadar gerileyerek sonrasında 1 Ekim günü buradan ileri hareketini başlatmış olacak. Bu dereceler aralığında gezegen yada nokta yerleşimi olan haritalarda temas ettiği gezegen yada noktanın ifade ettiği konular üzerinden gelişebilecek etkisini çok daha belirgin görebilirsiniz.

Pluto’nun retro süreçleri içimize kapandığımız, kendi kendimize yetme gücümüzü keşfe çıktığımız zamanlardır. Dönüşümün gerekliliği ile yüzleşmekten kaçmak, kendi gücüne karşı yabancı olmak kabullenilmemiş ve bastırılmış içsel güç ile birlikte dışarıya öfke ve kızgınlık hisleri olarak yansıyabilir. Oysa dönüşümün nerede ve nasıllığı hakkında bilinç hali geliştirebiliyor olmak ve Pluto’nun yaratıcı unsurunu sezinleyebilmek iyileştirici gücünü görmeyi sağlayabilecektir.

Dilâra Başar Efeoğlu

 

Görsel: Roberto Santo

5 Mart – 11 Mart Haftası Gökyüzü Ne Diyor

Vertical Road

Aktif bir haftanın bizi beklediği 5 Mart haftasına astrolojik olarak baktığımızda; Balık burcu geçişlerini tamamlayan iki gezegen Merkür ve Venüs’ün, bu hafta Koç burcu ilerleyişlerine başlamakta olduğunu görmekteyiz. Dinamik enerjiler oluşturacak olan bu geçiş, hızlanan ve sertleşen kişisel ve sosyal, toplumsal bir iletişimsel dilin ve iddiacılık, girişimsellik ve agresiflik taşıyan ilişkilerin habercisi olarak kendini gösterecek olabilir. Başarı, kazanç, elde etme güdülerimiz ve beklentilerimiz yükselmekte. Jüpiter bu hafta içi Perşembe günü, önümüzdeki Temmuz ayına kadar sürdürecek olacağı retro hareketini başlatmakta. Kendimizi kendi doğrularımızda, inançlarımızda, ideallerimizde çok daha ısrarcı ve gelişime kapalı halde bulacak olabileceğiz. Hafta sonu kesinleşecek olan Mars ve Uranüs uyumlu açısını ise Merkür ve Venüs’ün Koç burcu ilerleyişi ile birlikte okuduğumuzda, mücadeleye açık, atılgan ve cesaretli, inatçı, cesaret barındıran enerjilerin öne çıktığı bir hafta bizi bekliyor diyebiliriz. Haftaya dair daha ayrıntılı olarak baktığımızda; 

Merkür, Venüs, Kiron kavuşum 5 Mart Pazartesi
4 Mart Pazar günü Balık burcunda kavuşum yapmış olan iki gezegen, Pazartesi günü Kiron ile de kavuşum yapıyor olacaklar.  Merkür ve Venüs arasında kavuşum bu iki gezegenin de içinde bulundukları burçla birlikte; sevginin, şefkatin, merhametin, fedakarlığın öne çıkmış olduğu zihinsel bir yapıyı ve iletişimsel bir dili güçlendirmekte. Sevgi, fedakarlık, hayaller, hisler temalarının yoğunluğunu (haftanın ilk günleri de dahil olmak üzere) hayatlarımızda hissediyor olabileceğiz. Kavuşumu, bu iki gezegene eşlik eden Kiron ile birlikte okuduğumuzda, sevgi, hoşgörü, anlayış içeren davranış ve konuşmalar içine girebilmek, yapıcı, hoşgörülü ilişkiler, kontaklar kurabiliyor olmak adına pozitif çabalar göstermek anlamı ile değerlendirmek mümkün. Diğer yandan birleşimin duygusal olarak fazla sorumluluk üstlenmek, benzer şekilde altından kalkmakta zorlanılacak duygusal yükler altına girmek anlamı da getirebiliyor olması adına dikkat etmekte fayda var. Aşırı duygusal davranışlar ve kararlardan uzak kalmak ve Pazartesi günü için biraz olayları seyrine bırakmak çok daha faydalı olabilecektir.

 

42fff4b350d5741dccb431c9f914b38a

Merkür Koç burcunda, 6 Mart Salı 
Merkür bir Ateş elementi olan Koç burcu yolculuğuna başlamakta. 6 Mart Salı günü başladığı yolculuğu süresince retro hareketini de bu burçta gerçekleştirecek olan Merkür, böylelikle uzunca bir süreyi Koç burcunda geçirmiş olacak.
Merkür’ün Koç burcunda ilerlemeye başlaması iletişim ve karşılıklı kurulan bağlantılar, kontaklar üzerinde hissedilebilir şekilde değişimlere yol açıcı olacaktır. Gerek düşünce biçimimiz, gerek düşüncelerimizi ortaya koyuş biçimimiz bu değişimin en fazla kendini gösterdiği yönlerimizi oluşturuyor olacak. Hızlı düşünmek, hızlı ve ani kararlar verebiliyor olmak, kendini, fikirlerini rahat ve spontane biçimde ifade edebilmek ve fikirlerinin savunuculuğunu yapabiliyor olmak pozitif anlamda fayda getirecek bir kullanım tarzı yaratmak açısından oldukça değerli öte yandan 13 Mayıs’a kadar kapsayan süreç içinde; Heves yada macera isteği ile şekillenen düşünmeden ve sabırsızca verilmiş kararların sonrasında pişman olmak, gerçekten istemeyen durumlar içine girmek söz konusu olabileceğini göz önünde bulundurmak oldukça önemli. Meydan okuyucu, rekabet yanlısı, cesur, sabırsız, benmerkezci, düşünmeden konuşan, öfkeli, kırıcı, yıkıcı, yazan, çizen türde enerjilerin baskın olabileceği bir iletişim ve kontak kurma dilinin hakim olabileceği durumlara karşı kontrollü ve dikkatli olmak fayda sağlayıcı olacaktır. Merkür’ün Koç burcu yolculuğu 13 Mayıs günü Boğa burcuna geçinceye değin sürüyor olacak.

5536c78cccd436f31c8c66732cee72d2.jpg

Venüs Koç burcunda, 7 Mart Salı 
Venüs’ün Koç burcundaki yerleşimi bu burcun en kuvvetli güdülerinden biri olan dürtüselliğini ön plana çıkarır. Önümüzdeki süreçte, Nisan ayı başına kadar, sevme, sevilme, değer anlayışı, diğer kişiler ile ortaklaşa bağlar kurma, ilişkilere ait durumlarda Koç burcunun sabırsız, iddiacı, aceleci, cesur yapısının renkleri ile karşılaşacak olabileceğiz. Venüs, bu burçta hareket ederken bir Boğa ya da Terazi burcunda olduğu kadar sabrı, yumuşaklığı, sadıklığı, uzlaşmacı ruhu bulamayacak onun yerine aceleci, atak, gelir geçer hevesli bir ruhun yansımalarını taşıyor olacak. Koç burcu kapıyı çalandır hatta Koç burcu kapıyı çalan değil boynuzları misali ile kapıyı kendisi açandır. Bu Venüs ile birlikte ilişkiyi başlatan, bağları kuran kişiyi ifade eder. Kişisel olarak ilişkilere hareket katan, enerjik, talepkâr yönü güçlendirir. Taşıdığı direkt ve çocuksu maceraperestliği Venüs’ün bu burçta yansıttığı ilişkiler modelini en çok çizen güdüleri hakkında ip ucu vericidir. Kendini ve isteklerini açıkça ortaya koymak, sosyal olarak aktif olmak ve etkin roller almak, girişimci ve kendine güvenir davranışlar sergileyebilmek bu yerleşimin kazanç getiren etkilerini oluşturuyor olacak. Bununla birlikte, az düşünerek daha çok heves ederek bir şeyleri istiyor ve sağlamaya çalışıyor olmak, fazla ben merkezci davranabilmek, düşünmeden ve sabırsızca başlangıçlar yapmak, hızlı karar verip hızlı vazgeçebiliyor olmak yine Nisan ayına kadar olan süreçte kontrol etmemiz gereken güdülerimiz olmalı. Venüs 31 Mart günü Koç burcu yolculuğunu tamamlıyor ve Boğa burcu yolculuğuna başlıyor olacak.

61de94690a41fcfd3824befbdc9440d9.jpg

Jüpiter geri hareketine başlıyor, Jüpiter retrosu, 8 Mart Perşembe
Şimdi 8 Mart Perşembe günü retro (gerileme) sürecine girecek olan Jüpiter bir nevi kendi içimize dönmemiz gereken , kendimize, hayatımıza bakmamız, yeni beklentiler, yeni anlamlar, yeni gelişmelere yönelmeden önce varolanı hazmetmiş olmanın, kazanılmış değerler ile bütünleşebilmiş olmanın muhasebesini iyi yapmış olmamız gereken bir zaman dilimini göstermekte. Kendimize ve çevremizde gelişen olaylara dikkatli bir bakış açısı ile baktığımızda bizi bu enerjilere hazırlayan yansımalar ile karşılaşacak olacağımızı görebiliriz. 10 Ekim 2017 gününden bu yana Akrep burcu ilerleyişini sürdüren Jüpiter bu burcun niteliklerini açığa çıkaran, büyüten, gözler önüne seren ve üzerinde düşünülmesini sağlayan etkiler oluşturmakta. Jüpiter’in Akrep Burcunda hareket edecek olduğu 1 yıllık sürecin neler getirebileceği hakkında daha önce paylaşmış olduğum yazımı https://dilaraefeoglu.wordpress.com/2017/10/06/jupiter-akrep-burcunda/ linki ile okuyabilirsiniz.

Jüpiter retro süreci idealleştirilmiş fikirlerin, inanç ve amaçların baskın bir şekilde yüzeye çıkıyor oluşunu getirebilir. Kendimizi etrafımızda gelişen olaylara karşı kapalı, tutucu, güç arayışında, kontrol ihtiyacı içeren eğilimlere açık bulabiliriz. Geleceğe yönelmek adına zorluk çekebileceğimiz bu dönemi, kendimize içine dönmesine izin vererek, idealize ettiğimiz duygularımız, düşüncelerimiz ve inançlarımız ile karşılaşmak, adaletli olma anlayışımızı sorgulamak, güç ve tutku saplantılı güdülerimizi sınamak, başkalarının haklarını onlara teslim edebiliyor olmanın gerçekçi değerlendirmesi ile güçlendirebiliriz. Unutmamız gereken Jüpiter, dünyasal anlamda büyüme, genişleme taşıdığından çok daha fazla ruhsal büyüme ve bilgelik kazanma etkisini büyütmek ister.

8 Mart Perşembe günü retro hareketi öncesi durağan konumuna geçen Jüpiter, 10 Mart Cumartesi günü (07:46) retro hareketine başlıyor. Akrep Burcunun 23. derecesinden başlayacak olan retro hareketi 11 Temmuz 2018 günü yine Akrep burcunun 13. derecesinden ileri hareketine başlamasına kadar sürüyor olacak.

Merkür, Satürn kare açısı, 11 Mart Pazar
11 Mart Pazar günü kesinleşen Merkür, Satürn kare açısı Perşembe gününden itibaren etkili. Çok daha gerçekçi ve çok daha ciddi kararlar almaya kendimizi yakın bulabilecek olduğumuz bu birkaç günlük süreçte, fikirlerimizi, düşüncelerimizi koordine etmek, yeni plan ve projelere girmek açısından güçlü dürtüler içinde bulacak olabiliriz. Yine bu açının ortaya çıkarabilecek olduğu bir diğer etki ise engellenmişlik hissi yaratabilecek oluşudur. Fikirlerimizi kabul ettirmekte, kendimizi ifade etmekte zorluk çekebilir, yavaş ilerlemek zorunda kalacak etkiler ile karşılaşacak olabiliriz.

Mars, Uranüs üçgen açısı, 11 Mart Pazar
İsteklerimizi elde etmeye yönelik cesaretli, mücadeleye hazır, girişken ve istekli olarak hareket edebileceğimizi gösteren Mars ve Uranüs arasında oluşan uyumlu açı ile birlikte yine Mars’ın Kiron ile arasında oluşmuş olan kare açısı da hafta sonu aktif durumda. Aceleci, sabırsız, fazla heyecanlı davranışların başımıza açabileceği sorunlara karşı kontrollü davranabilmek önemli görülmekte. Aynı gün Güneş ve Pluto arasında oluşan kontağında açığa çıkarabilecek olduğu güven duygusunun yaratacağı yüksek potansiyel taşıyan enerjilerin desteğini olumlu olarak kullanabilmek, sağlam temelli düşünülmüş, oluşturulmuş projelerin adına harekete geçebiliyor olmak adına destek getirici olarak değerlendirilebilinir.

Sevgi ile…
Dilâra B. Efeoğlu

 

1 Ocak – 7 Ocak Haftası Gökyüzü

1 - 7 Ocak.jpg

2018 yılının ilk haftasına Yengeç burcunda gerçekleşecek dolunay ile başlıyor olacağız. Ailevi konular, duygusal ihtiyaçlar, ilişkileri ön plana çıkaran yılın ilk haftası, Uranüs’ün sonlanan retrosu ile birlikte geleceğe hızlıca yönlenmek arzusu duyacağımız ve Merkür’ün Uranüs ile uyumlu açısı ile hızlı düşünüp hızlı kararlar verecek olduğumuz bir haftada olduğumuzu göstermekte. Yazının tamamını okumanızı tavsiye ederim dikkat etmemiz gereken unsurlar da yok değil. Mars ve Jüpiter arasında oluşan kavuşumun pozitifsel yaratıcılığı ise kendini, isteklerini ifade etme gücü ve gayretini desteklemekle birlikte aşırılaştırılmış her türlü hareketinde zararlı sonuçlar doğurabileceğini göstermekte.

1 Ocak – 7 Ocak Haftası Gökyüzü

2 Ocak Salı günü Yengeç Burcunda bir Dolunay (05:24) meydana geliyor. Duygular, hisler üzerinde yoğunlaşan etkiler taşıyan dolunay, ailevi konular, duygusal güven ihtiyacı, ilişkiler, bağlılık getirecek konular üzerine gelişen durumlara işaret etmekte. Ay’ın, Neptün ve Mars,Jüpiter kavuşumu ile arasında oluşan üçgen açı, duyguları derinleştiren, arttıran, hassaslaştıran ve bağımlılık yaratan unsurlar taşımakta. Duygusal olarak ihtiyaç hissettiğimiz güven arayışını, koruma, korunma güdüsünü, aile oluşturma, aidiyet içinde olma güdüsünü arttıran ve bu konulara ait durumları ön plana çıkaracak olan dolunay bu temalar altında gelişebilecek yeni durumlara, yeni kararlara açıklık sergilemekte. Özellikle duygusal açıdan güven ve sevgi anlayışının oluşturacağı içsel bir sorgu oluşturacak olan dolunay, gerçekçi, ciddi, sorumluluk yüklenebilmiş olan türde istekleri şekillendiriyor olacak.

Ülkemiz haritasının 1-7 aksında gerçekleşen dolunay, diğer ülkeler ile olan ilişkilere yönelik vurgu taşımakta. Natal 1. Evde Pluto derecesi üzerinde gerçekleşen Dolunay, 7. Ev transit gezegeni olan Pluto ile yaptığı karşıtlık ile birlikte natal kiron’u apeks haline getiren bir açı oluşturmakta. Bu görünüm diğer ülkeler ile oluşabilecek sorunlara yönelik bir gösterge oluşturmakla birlikte özellikle kadın figürler,kadın lider, yönetici figürleri üzerinde oluşabilecek sorunlara, zorluklara da işaret getirmekte.

Uranüs retrosu son buluyor

Yaklaşık 5 aydır retro hareketini sürdüren Uranüs, 1 Ocak günü ileri hareketine yönelik durağanlaşıyor ve 3 Ocak günü retro hareketini sonlandırarak bulunduğu Koç burcundan ileri hareketine başlıyor. Uranüs’ün retro süresi bu gezegenin ifadesi olan bağımsızlık, özgürlük, geleceğe yönelik düşünmek, özgün hareket etmek, kural dışı davranmak, yeni ve bağımsız olanı yaratmak dürtüsünü baskılayan, içselleştiren durumlar oluşturmaktaydı. Retro hareketini bitiren ve ileri hareketine başlayan Uranüs, taşımakta olduğu bu enerjileri şimdi daha net, daha baskısız, denetimsiz sergiliyor olacak. Koç burcunun son derecelerine doğru hareket etmeye başlayan Uranüs, gelecek günlerde bağımsızlık, bireycilik, özgürlük, kendi isteklerini gerçekleştirir olma arayışımızı ortaya koyar enerjiler taşımakta olacak.

Güneş, Neptün sekstil

2 Ocak Salı günü Güneş ve Neptün arasında kesin dereceye varan sekstil açı, aynı gün oluşan dolunay haritasında da aktif konumda. Oğlak burcunda Güneş ve Balık burcunda Neptün arasında oluşan uyumlu görünüm, kişisel amaçları gerçekleştirme dürtüsünü arttıran, amaç duygusunu yoğunlaştıran, hayal gücünü ve hayalleri gerçekleştirebilir olma duygusunu, isteklerini destekleyen enerjiler yaratmakta.

Venüs, Neptün sekstil

3 Ocak Çarşamba günü, Venüs ile Neptün arasında oluşan sekstil açı, duyarlılığı arttıran, duyguları yumuşatan, incelten etkiler taşımakta. İlişkilere, bağlılıklara bakış açımızı çok daha fazla duygularımızın şekillendirecek olduğuna işaret eden açı, ilişkilerimizde sevgi ve şefkat barındıran yönümüzü açığa çıkaran, ilişkilere yönelik fedakarlık yapmayı mümkün kılan enerjiler oluşturmakta. Venüs ve Neptün arasında oluşan açılar yaratıcılık, hayal gücü, sanatsal çalışmalar açısında da oldukça uygun enerjilerin oluşumuna işaret ederler.

Merkür,Uranüs üçgen

7 Ocak Pazar günü Merkür ve Uranüs arasında kesinleşen açı, hafta ortasından bu yana aktifliğini sürdürmekte olacak. Merkür’ün Uranüs ile uyumlu görünümü hızlı düşünme, geleceğe yönelik düşünme, hızlı kararlar verme ve yeni kararlar verme yönünde arttırıcı, destekleyici etkiler taşımakta. Bununla birlikte aynı zaman içinde gökyüzünde Merkür’ün Kiron ile kare açı görünümünde olduğunu gözden kaçırmamak gerekmekte. Hızlıca alınmış kararların yanlış olma ihtimalini gözönüne almak, düşünerek kararlar almak, yaralayıcı, kırıcı, zarar verici türde bir iletişim dili kullanıyor olmamak adına dikkatli olmak fayda getirici olacaktır. Doğru bir şekilde kullanılabilecek olursak iletişimsel sorunları çözmeye, anlaşmazlıkları kaldırmaya yönelik kullanılabilecek bir görünüm taşımakta.

Mars, Jüpiter kavuşum

Mars ve Jüpiter’in kendi aralarında oluşturdukları döngünün tamamlanması anlamı taşıyan kavuşum Akrep burcunda ve 7 Ocak Pazar günü gerçekleşiyor olacak. Açının etkisi hafta başından bu yana aktif. Mars ve Jüpiter arasındaki döngü 2017 yılının Şubat ayında karşıtlık, 2017 Temmuz ayında kare açısını yapmaktaydı. İnançlar, fikirler, manevi değerler ve adalet anlayışı için ve ile mücadele etme, savunma, savaşma, elde etme, sağlama güdülerini ifade eden döngü kapanan fazının, Akrep burcunda iki gezegenin kavuşumu ile yeni bir döngüsünü oluşturmakta. Mars ve Jüpiter arasında oluşan kavuşum, atılganlık, eyleme geçme, istekleri elde etme güdülerini arttrmakta. Harekete geçme, kendini ifade etme, istekleri ortaya koyma arzusunu arttıran ve bu yönde kendine güveni yükselten görünüm pozitifsel yönde kullanmak kazanç, başarı sağlayabilecek türde güçlenme etkisi taşırken olumsuz yönden aşırı riske açıklık sergilemek, istekleri, davranışları kriz haline getirerek elde etme yoluna girmek, fazlaca kendine güvenin getirebileceği yanılgılara düşmek, sabit fikir ve fanatiklik duygusu ile hareket etmenin zararlı durumlarına yol açıcılık sergileyebilir.

Sevgiyle kalın…

Dilâra B. Efeoğlu

27 Kasım – 3 Aralık Haftası Gökyüzü

fc77b60352de814331f2211791f26349.jpg

Venüs, Kiron Üçgen açısı
Akrep burcu ilerleyişini sürdüren Venüs ile Balık burcu ilerleyişinde olan Kiron arasında oluşan üçgen açı haftanın bu ilk gününde özellikle karşılıklı kurulan bağlar, ilişkiler üzerinde varolabilecek sorunlar hakkında çözüm üretebilmek, varsa sorunlar üzerinde ortak noktalar yada çıkış yolları bulabilmek adına çok daha kolay ve sabır içeren etkilerin olacağına işaret etmekte. İlişkilere ait sorumlulukları üstlenmek, yapıcı ve faydacı olan bir uslup içinde olmak açısından değerlendirilebilecek olumlu enerjilerin varlığına işaret etmekte. 27 Kasım Pazartesi günü 00:21 kesinlik kazanan açı özellikle haftanın ilk günü ve ikinci günü etkisini yansıtıyor olacak.

Merkür, Satürn Kavuşumu
Merkür ve Satürn 28 Kasım Salı günü (09:58) içinde bulundukları Yay burcunda kavuşum yapıyor olacaklar. Merkür ve Satürn kavuşumları, zihinsel ve akılsal ifadeler, kararlar üzerinde etkili olacak olan sorumluluk getirme, sınırlanmalar, disiplin ve ciddiyet etkisi taşıyor olurlar. Düşüncelerin, fikirlerin gerçekçilik ve uygulanabilirlilik arayışını ifade eden açı, iki gezegeninde Yay burcunda hareket ediyor olmaları dolayısıyla, ideolojik fikirlerin ortaya çıkıyor olmasına ve uygulanabiliyor olmasına yönelik artacak olan isteklere işaret etmekte. Ciddi ve uzun vadeli düşünülen yeni alınacak kararlar arifesinde olmak mümkün. Sorumluluk anlayışını arttıran açı, gerçekçi olmak, hayata ciddi bakıyor olmak, düşünceleri gerçekleştirebiliyor olmak ve plan, proje içinde hareket ediyor olmanın enerjisini taşımakta. Merkür’ün Satürn ile kavuşum açısının etkisi içinde bulunacağımız uzunca bir döneme yayılıyor olacak. Merkür, Satürn ile 28 Kasım günü kavuşum yaptıktan hemen sonra 3 Aralık günü duraganlaşarak retro (geri) hareketine başlamakta. Merkür’ün retro hareketine başlıyor olması alınmak istenilen kararların uygulanabilirlik aşamasında bazı gecikmeler, tekrarlar ile karşılaşma olasılığını taşımakta. İçsellik kazanan düşünceler mantıksal süreçten uzaklaşabilir, geçmişin etkisinde kararlar vermek, yeni kararlar alabiliyor olmaktan uzaklaşmak, yanlış zamanda yanlış kararlar yada düşünceler içine girebiliyor olmak gibi etkişer getirecek olabilir. Olumlu tarafından ise Satürn ile kavuşum yaptıktan hemen sonrasında retroya başlayan Merkür geri hareketi süresince içinde bulunduğu durumu gerçekçi ve sınayıcı bir göz ile analiz edecek ve değiştirmesi, yeniden yapılandırması gereken yerleri tespit edecektir.
Hukuksal, yargısal konular, uluslararası anlaşmalar, uluslararası ticaret başta olmak üzere, Satürn, Merkür kavuşumu ve bu burçta Merkür’ün retro hareketinin etkisini üzerinde taşıyan konular olacaklar. Ülkemiz haritasının 6. evi içinde gerçekleşen kavuşum, askeri alanda ve askeri güçler üzerinde artan sorumluluklar, zorluklar ve görevlere işaret edebilmekte.
3 Aralık günü retro haretine başlayacak olan Merkür’ün, 6 Aralık günü Satürn ile tekrar kesin dereceye ulaşacak olan kavuşumu var. Sonrasında Merkür, 24 Aralık Pazar günü Yay burcunun 13. derecesinden ileri hareketine başlıyor olacak. Bu iki gezegen arasında 16 Ocak günü Oğlak burcunda kesinleşecen dereceye varacak olan bir kavuşum daha gerçekleşecek. Oğlak burcunda kavuşumlarını yapacak olan Merkür ve Satürn gerçekleştikleri süreçi kapsayan günlerin takibinde çok daha ciddi, somut kararlar ve gelişmelerin içinde olunabileceğine işaret etmekte.

Mars, Uranüs Karşıtlığı
1 Aralık Cuma günü (13:05) Terazi burcunda Mars ile Koç burcunun son derecelerinde hareket eden Uranüs arasında kesinleşen 180 derecelik bir açı var. Açı, karşıtlık, kutupsallık, gerginlik, çatışma enerjisi taşımakta. Olayların agresif yönü ile karşılaşabilecek olduğumuz özellikle 1 Aralık öncesi ve sonrası birkaç günlük süre içinde hareketlerimizi, davranışlarımızı kontrol altında tutabilmek faydalı olacaktır. Ani verilen kararlar ve ani verilen kararların getirisi sert, yıkıcı, yok edici hareketler içine girmiyor olmak önemli görülmekte. Toplumsal boyutta da sert, agresyon içeren, patlayıcı enerjierin açığa çıkardığı durumlar ile karşılaşmak mümkün. Tehlikeli, isyankar, kendi bildiğinde ısrar eden, sert ve yıkıcı şekilde kendini ortaya koyan türde davranışaların sebep teşkil ettiği olaylara karşı dikkatli olmanı gerektiği bir süreç olarak görülmekte.
Mars, Uranüs karşıtlığı, Türkiye natal haritasının Merkür ve Satürn’ü üzerinde gerçekleşmekte olacak ve 5-11 aksını etkilemekte. Uluslararası ilişkiler üzerinde ani değişen durumlar, ilişkilerin agresifleşmesi, kopmalar, restleşmeler sözkonusu olabilir.

Jüpiter, Neptün Üçgeni
Akrep Burcunda Jüpiter, Balık burcunda ve geri hareketini tamamlamış olan Neptün ile üçgen açı yapmakta. 3 Aralık Pazar günü (05:19) kesin dereceye ulaşacak olan açı 27 Kasım Pazartesi gününden bu yana aktif durumda. Büyük hayaller, ulaşılmak istenilen mutluluklar ve gerçekletirilmek istenilen idealler ile ilişkili olan açı, geleceğe yönelik umut ve iyimserlik ile bakabilmenin, özveri taşıyor olabilmenin yaratıcılığına sahip. Gelişkin hayal gücü ve idealize edilen isteklere ulaşmak için aradığımız anlayış ve ilhamı içimizde duyacak olabiliriz. Aynı anda gökyüüznde Güneş’in Neptün ile oluşturmakta olduğu kare açıyı dikkate almak şartıyla tabii.

Güneş, Neptün karesi
3 Aralık Pazar günü 14:43 kesinlik kazanacak Güneş, Neptün karesi haftanın ilk günlerinden bu yana aktifliğini sürdürmekte ve Jüpiter, Neptün arasında oluşmuş üçgen açı ile birlikte enerjisel açılım yaymakta. Neptün’ün etkisini karmaşık olarak alacak olan Güneş ne istediğini bilemeyen, gerçekler ile hayalgücünün yarattıklarını ayırt etmekte zorlanan durumlar içine girmek ve yanlış kararlar, kararsızlıklar, belirsizlikler içine düşebiliyor olmak mümkün. Açının etkili olduğu hafta boyunca ve sonrasındaki birkaç gün, hayal gücünün etkisinde kalmamaya, ne istediğini biliyor olmaya ve ne amaçladığını iyi ayırt edebiliyor olmaya karşı dikkatli olmakta fayda var.

İkizler Burcunda Dolunay
3 Aralık Pazar günü saat 18:46’da İkizler burcunun 11. derecesinde Dolunay gerçekleşiyor olacak. Ankara’ya göre çıkartılmış haritanın 12. evinde kalan Dolunay derecesi Neptün ile t-kare oluşturmakta. Gerçekler ve idealize edilen gerçekler arasında denge kurabiliyor olmak çok önemli görülmekte. Bu iki unsur arasında kurulamayacak olan bir dengenin aldatıcı, yanıltıcı, hayal kırıklıklarına yol açabilecek türden kayıplar, kargaşalar getirebilecek olacağına işaret eden İkizler burcu dolunayı ancak akıl ve mantığın ön plana çıkarılabildiği ve öylece planlanan, şekillendirilebilen ihtiyaçların elde edilebilir olacağını göstermekte. Kişisel olarak içsellik taşıyan bir ruh hali oluşturabilecek olan dolunay, kişiyi iç dünyasına yönlendirecek ve iç dünyasına bakışını aydınlatabilecek olan psikolojik, ruhsal etkiler açığa çıkaran bir yön taşımakta. Dispozitör gezegen Merkür dolunay esnasında durağan konumunda olacak ve Satürn ile kavuşum içinde. Gerçekçi olmak, sorumluluk almak ve içinde bulunduğumuz şartları dikkatlice gözden geçirmek, ciddi analizlerde bulunmanın zamanının geldiğini gösteren gökyüzü kişinin bazı gerçekler ile yüzyüze kalabilecek olacağına işaret etmekte.
Ülkemiz natal haritasının 12 – 6 ekseni üzerinde gerçekleşecek olan İkizler burcu dolunayı kontrol dışı gelişen durumların açığa çıkacak oluşuna işaret ediyor olabilir. Gizli yürütülen, ülke aleyhine olan faliyetlerin ve bu gibi durumları içersine alan iletişimsel faliyetlerin su yüzüne çıkabilecek oluşu ile karşılaşacak olabiliriz. Dolunay derecesinin yönetici gezegeni Merkür, Acumen sabit yıldızı ile kavuşum yapmakta. Zorlu etkiler vermesi ile tanımlanan Acumen, kontrol edilmekte zorlanılan, dışardan gelen saldırılar, zararlara işaret edebilmekte (Brady) ve aynı sabit yıldız ile etkileşime giren Satrün’ün ise bir müddettir Türkiye natal haritasında halkı, toplumu temsil eden Ay ile sürdürdüğü karşıtlık aktif. Tüm bunlar halkın zorlu koşullar altında olabileceği bir süreçi göstermekte.

Merkür retrosu (3 Aralık-24 Aralık)
Yay burcu ilerleyişini sürdüren Merkür, 3 Aralık Pazar günü içinde bulunduğu burcun son derecesinde durağanlaşıyor ve 4 Aralık Pazartesi günü retro hareketine başlıyor olacak. 21 günlük retro sonrası Merkür, 24 Aralık Pazar günü Yay burcunun 13. derecesinden ileri hareketine başlıyor olacak. Merkür’ün retro zamanları süresince bu gezegen tarafından ifade edilen iletişimsel bağlantılar, yazışmalar, konuşmalar, anlaşmalar üzerinde bekletici, sorun çıkarıcı, geriye dönük durumları açığa çıkarıcı etkilerin oluşması beklenebilir. İletişimin sağlandığı teknolojik aletler üzerinde olumsuz koşulların gelişmesine neden olabilir. Bu yüzden Merkür retrosu sırasında teknolojik aletlerde bozulma oluşabileceği ve gerekli olan yedeklemelerin, bakımların retro öncesinde yapılması tavsiye edilir. Merkür retrosu süresince yeni kararlar almak yerine yada yeni anlaşmalar yapmak yerine varolanlar üzerine düşünmek, içinde bulunulan durumları analiz etmek, ayrıştırmak, düzene koymak ve ancak retro sonrasında gelecek planları devreye sokmak çok daha tavsiye edilir bir şeydir.
Yay burcunda retroya girecek olan Merkür, içselleşen zihinsel süreç ile birlikte inançsal, ideolojik fikirleri derinleştirecek bir güce sahip olacak. Fikirlerde ısrarcı olmak, gerçeklik algısını kaybetmek, fanatikleştirilmiş fikirler, mantıksal sürecin kaybolması gibi olumsuzluk yaratan etkilere karşı dikkatli ve kontrollü olmak fayda getirici olacaktır. Retro hareketine Satürn ile kavuşum halinde iken başlayan Merkür’ün bu gezegen ile olan kavuşumun etkilerini (Merkür, Satürn kavuşumu) paragrafın baş taraflarında bulabilirsiniz.

Sevgiyle kalın…
Dilâra B.Efeoğlu

Pluto ileri hareketine dönüyor

80c69a3c2d4b4c4d68be23e208ab794e.jpg

Her tohum toprağın altında dönüşür, toprağın üzerinde filizlenir.

Büyük, derin, köklü ve çok güçlü bir enerjiden bahsediyorsak ve orada dönüşümün ayak sesleri varsa Pluto’dan bahsediyoruz demektir. Mitolojinin yeraltı tanrısı Hades (Pluto), astrolojide dönüştürme, yenileme, başkalaştırmanın etkin gücünü taşır. Pluto’nun yaratıcılığı dönüştürücülüğüdür. Diğer kolektif etkili gezegenler olan Uranüs ve Neptün gibi Pluto da zihinler üzerinde oluşacak olan üst boyutsal bilincin açığa çıkmasını sağlayan koşulları ifade eder. Pluto bu yaratıcılığını krizler, travmalar, kayıplar, yıkılışlar ile ortaya koyuyor olduğunda bilmemiz gereken dönüşümün ancak bünyenin derin sarsılması sonrasında açığa çıkacak bir güce ihtiyaç duyuyor oluşudur.

2008 yılından bu yana Oğlak burcunda ilerleyişini sürdüren Pluto, bu burcun ifadesinde olan konular üzerinde bilinçaltını, bilinçüstüne çıkaracak etkileri harekete geçirmekte. Sistem ve düzen oluşturma prensibini taşıyan Oğlak burcu, sosyal ve toplumsal düzen kurma, sistem geliştirme ile ilgili bir burçtur. Devlet, devlete ait kurumlar, devletle ilgili sistemler Oğlak burcu yönetiminde olan konulardır. 2023 yılına değin (Mart 2023) bu burçta kalacak olan Pluto kolektif bir gezegen olarak, kitlesel, toplumsal boyutta kendi yönetiminde olan bu konulara ait alanları içine alacak şekilde gerçekleşecek olan büyük dönüşümsel güçlerin oluşumunu göstermekteydi ve Pluto’nun Oğlak burcunda devam eden yolculuğu boyunca devlet, hükümet, büyük ölçekli şirketler, iş hayatı, sosyal ve toplumsal sistemler, kuruluşlar ve toprakla ilgili olabilecek inşaat sektörü, gayrimenkul alanlarında etkisini sürdürmekte olan dönüşümsel oluşum devam sürecini göstermekte olacak.

20 Nisan 2017’den bu yana 5 aydır sürdürdüğü retro hareketini sonlandırmak üzere olan Pluto, 30 Eylül Cumartesi günü ileri hareketine dönmekte. Pluton’un ileri hareketine dönüşü ile birlikte global çerçevede güç odaklı enerjilerin, hakimiyet kurma, yönetme, nüfus etme merkezli hareket etme anlayışının aktif sürece giriyor oluşunun etkilerini yaşamaya başlayacağız.

Kişisel anlamda Pluto retro süreçleri, içimize kapandığımız, kendi kendimize yetme gücümüzü keşfe çıktığımız zamanlardır. Geri harekette olan Pluto, geçmişi arındırmanın, geçmişin tortularından sıyrılmanın, kendi gölgelerin ile karşılaşacak olduğun benliğinin en derinine nüfus etmenin anahtarını taşır. Eğer gerçekten farkındalık geliştirebilmişsek; dönüşümün nerede ve nasıllığı hakkında bilinç hali geliştirebiliyor olmak ve Pluto’nun yaratıcı unsurunu sezinliyebilmek retro Pluto’nun iyileştirici, şifalandırıcı gücünü görmeyi sağlar. İleri hareketine başlayan Pluto ile içsel gücümüzü dışa yansıtmanın güç ve kuvvetini tekrar elde etmiş olabiliriz.

14 Ağustos – 20 Ağustos Haftası Gökyüzü

9bc3d3a404e55e1dfc36913ff6317762 (1)

İlişkiler, aşk, barış, sevgi ve karşılıklı kurulan bağlar açısından zorluklar taşıyan bir hafta içinde olacağımız görülmekte. Duyguları yıpratan unsurlar varolduğu gibi yıkıcı, patlayıcı, yakıcı tepkiler alma-verme içine girebilecek durumlara açıklık sergileyen enerjilerin hakimiyeti de oluşmakta. Duygusal kontrolünü elde tutabiliyor olmak ve kendini hissettirecek olan dönüşümün pozitifsel yönünü ilişkilere, sevgi, birliktelik ve uyum anlayışına taşıyor olabilmek bu hafta için oldukça önemli.

14 Ağustos Pazartesi günü retro ilerleyişine başlıyor olacak. Merkür’ün retro hareketi bu gezegenin yönetiminde olan konularda bazı aksamalara, yavaşlamalara, aksiliklere, yanlış alınan kararlara yol açıcı olur. Merkür’ün retro dönemi içinde yeni anlaşmalar yeni bağlantılar kurmak yerine varolanlar üzerinde düşünmek, çalışmak, biçimlendirmek çok daha iyi sonuçlar verecektir. Ticaret, alım satıma ait işlemlerde yine retro süresince ani kararlar vermekten uzak durmak, ticari yönde yanılmalara, karşı dikkatli olmakta fayda var. Teknolojik aletler, bilgisayarlar, haberleşme sağlayan tüm aygıtlar Merkür’ün yönetiminde olmaları dolayısıyla retro süresince bu tip cihaz ve aletlerde olası bozulmalara karşı dikkatli ve tedbirli olmak fayda getirici olacaktır. Merkür retrosu ile ilgili ayrıntılı yazıyı https://dilaraefeoglu.wordpress.com/2017/08/10/merkur-retrosu-basliyor/ yazımda bulabilirsiniz.

Gökyüzünde geri harekette olan gezegen sayısı fazla. Merkür, Satürn, Uranüs, Neptün, Pluto ve Kiron da retro hareketindeler. Güneş ve Satürn arasında oluşan ve 14 Ağustos Pazartesi günü sabah saatlerinde kesinleşmiş dereceye ulaşacak uyumlu açı, gerçekçilik ve yapılandırıcılık taşıyan amaçlar içinde olmak etkisi getirmekte. İçinde olduğu burçta son retro istasyonunda Satürn ile Güneş üçgeni, geçmişin sorumluluklarını almak, gereken disiplini hayatlarımıza taşımak, tamamlamak gereken projeleri tamamlamak, ödevleri yerine getirmek için oldukça uygun bir haftayı göstermekte.

İlişkilere dikkat ! Venüs, Pluto ile karşıt açıya ilerlemekte. Yengeç Burcunda Venüs doğasının duygusal, hissi yönlerini baskın bir biçimde açığa çıkarmakta. Yengeç burcunun duyguları ve hisleri ile hareket eden, koruyucu, kollayıcı, şefkat duyan, besleyen, ilgi gösteren ve aynı zamanda ilgi ve korunma bekleyen, güven arayışında olan yönleri ön planda. Aile, yuva, vatan sevgisi, geçmiş bağlar gibi aidiyet duyguları vurgu kazanmış durumda. Pluto ile karşıtlık yapacak olan Venüs’ün bu açısı 15 Ağustos Salı günü kesinleşiyor. Pazartesi günü de etkili olan bu açı, bahsettiğimiz kavramlar üzerinden yaşanacak dönüşümsel etkiler barındırmakta hafta boyunca etkili olacak ve özellikle ilişkiler üzerinde oldukça aktif olabilir. Oluşabilecek krizlere, kopukluklara, karşıtlıklara zemin hazırlayan durumlara karşı dikkatli olmakta fayda var. Kıskançlık, aşırı sahiplenme, intikamcı hisler yada kincilik sergileme, baskıcı tavırlar ve durumlar yaratıyor olmaktan uzak durmak önemli. Ve Jüpiter, bu karşıtlığın orta noktasına yerleşmiş durumda. İlişkiler üzerinde güç gösterilerine girmek, liderlik ve yöneticilik sergilemek, tutku ve hırs ile oluşturulan istekleri zorlayıcı, ısrar edici ve yıkıcı bir şekilde ortaya koyabilmek demek olan bu açı kalıbının etkili olduğu hafta boyunca diğer kişiler ile olan ilişkilerimize, isteklerimizi nasıl ortaya koyduğumuza, ilişkilerde edindiğimiz tavırlara karşı dikkat etmek faydalı olacaktır.

Haftanın tüm günlerine göre baktığımızda,
14 Ağustos Pazartesi günü, Başak burcunda retro ilerleyişine başlayan Merkür iletişimsel alanlarda oluşabilecek bazı aksilikleri, gecikmeleri ortaya çıkarabilir. Merkür retrosu hakkında ayrıntılı bilgiyi yazının ilk paragrafında bulabilirsiniz. Ay, Boğa burcunda ilerliyor, Aslan burcunu dik açı ile görmekte. Güvenli alan yaratma, rahat koşullar oluşturma arzusu içinde olacağımız bugün, arzu ettiğimiz bu koşulları elde etmenin mücadelesi içine gireceğiz. Duygusal olarak gergin olmak, kendimizi stres altında hissediyor olmak mümkün. Tartışmacı, kavgacı tavırlar içine giriyor olmak yerine, kendi amaç duygumuza yöneliyor olmak, stresimizi , enerjimizi yapıcı yöne kanalize edebiliyor olmak daha fayda sağlayıcı olacaktır. Disiplin ve sorumluluk anlayışımızın yüksek olacağı bugün eldeki işlere kanalize olmak için çok uygun.

15 Ağustos Salı günü, Venüs ve Pluto arasında karşıt açının kesinlik kazandığı bugün özellikle ilişkilere dair dikkat gerekmekte. Oluşan enerji krizlere, kopukluklara, karşıtlıklara zemin hazırlayan durumlara açıklık sergilemekte. Venüs, Pluto arasındaki gergin açı hakkında ayrıntılı bilgiyi yazının ilk paragraflarında bulabilirsiniz. Akşam saatlerine doğru burç değiştiren Ay, İkizler burcuna geçmekte. Konuşmak, haberleşmek, iletişim içine girmek ihtiyacımız ön plana çıkmakta. Duygularımızda bir sabitlik bulmakta zorlanacak olduğumuz 3 gün boyunca, kararsızlık, değişkenlik sergileyen ruh hallerine hazırlıklı olmalıyız.

16 Ağustos Çarşamba günü, İkizler burcunda ilerleyen Ay, retro konumunda olan Merkür ile 90 derecelik açı yapmakta. Merkür’ün, Neptün ile aktif bir karşıtlık içinde ve iki gezegen de retro ilerleyişindeler. Ay’ın bu iki gezegenin orta noktası haline gelişi özellikle bugün için, akıl ve mantık yürütmekte zorluk getirecek, gerçeklerden kopmaya, hayal dünyasına düşmeye, zihinsel bulanıklık yaşamaya sebep olabilir. Duygusal kararlardan uzak durmak, aldatıcı ve yanıltıcı bilgilere, haberlere karşı seçici olmak bugün için oldukça önemli görülmekte. Akşam saatlerinde Ay, Satürn ile karşıtlık yapıyor. Özellikle akşam saatleri ve Perşembe günü duygusal yaralanmalara açık olunan bir zaman dilimini göstermekte, duygularımızı bastırıyor olmak yerine kontrollü ve gerçekçi yaklaşımlar içine girebilir ve kendimizi böylelikle ifade edebiliriz. Mars ve Pluto arasında oluşan görünüm agresifliği yükselten, uzlaşmacı olmaktan yana olmayan, içsel gerilimi arttıran etkiler taşımakta. Davranışlarımıza dışardan bakmaya çalışmak çok daha doğru kararlar ve doğru hamleler yapmamızı sağlayacaktır. Neptün retrosu hakkında ayrıntılı bilgi için https://dilaraefeoglu.wordpress.com/2017/06/16/neptun-retrosu/ yazımı okuyabilirsiniz.

17 Ağustos Perşembe günü, Ay ve Satürn arasındaki karşıtlık Kiron apeksli bir görünüm sergilemekte. Duygusal arayışlarımızın, duygusal ihtiyaçlarımızın karşılığını bulamadığı durumlar içinde olabilir ve kendimizi yara almış olarak hissedebiliriz. Çarşamba gününden süregelen bu etki Perşembe günü akşam saatlerine kadar oldukça aktif. Gerçekçi olmak ile kendini duygulardan yoksun bırakmak arasındaki ince çizgiyi geçiyor olmamaya dikkat etmek gerekmekte. Sorumluluk duygusu ile davranıyor olmak pozitifsel etki yaratırken, abartılan sorumluluk duygusu ve duygulara karşı aşırı kontrolcü olmak negatifsel etki getirecektir. Perşembe akşam saatlerinde Yengeç Burcuna geçiş yapan Ay (19:30), aidiyet ve korunma ihtiyacımızın artışı ile, aile, yuva ile ilgili konulara daha duyarlı yaklaşacak olacağımızı göstermekte.

18 Ağustos Cuma günü, Ay, Yengeç burcunda ilerlemekte. Duyguların ve hislerin ön planda olacağı, hassaslığın, kırılganlığın, alınganlığın artış göstereceği bugün, aile, yuva, sevgi, beslemek, ait olmak, korumak, korunmak, ihtiyacı türünden duygular ve arzular ile yüklü olacağız. Geçmişe duyulan özlemin artışı, duygusal güvence arayışı ilişkilerimizi ve isteklerimizi şekillendirecek unsurlar olabilecek. Jüpiter’in ve Pluto’nun işin içinde olduğu görünüm, yoğun duyguların ortaya çıkaracak olabileceği duygusal patlamalara, yakıcı, yıkıcı reaksiyonlara karşı daha tedbirli ve kontrollü olmanın gerekliliğine işaret etmekte.

19 Ağustos Cumartesi günü, Cuma gününün etkisi bugün de sürmekte olacak. Günün ilerleyen saatlerinde Venüs ile kavuşum yapmakta olan Ay, sevgi ve uyum arayışı içinde olmak, uzlaşma yanlısı tavırlar sergilemek, duygusal paylaşımlar ve duygusal bağlar kurmak isteği içinde olabileceğimizi göstermekte.

20 Ağustos Pazar günü, Ay balzamik fazında. Yeni bir döngünün başlaması öncesinde bazı şeyleri oluruna bırakma, geçmişi kabullenme, yeniden başlama psikolojini üzerimizde hissetmeye başlayabiliriz. Güdüsel olarak geleceğe odaklanma içine girecek olduğumuz Pazar günü Ay, Aslan burcunda hareket etmekte ve 21 Ağustos 2017 Pazartesi günü saat 21:30:06’da Tam Güneş Tutulması meydana gelecek. Aslan Burcunun 28. derecesi içerisinde gerçekleşecek olan tutulma güçlü etkiler barındırmakta. Gökyüzünde eril enerjilerin yoğunluğu söz konusu, bu durum aktiflik, canlılık, istek, çaba, rekabet ve meydan okuma duygusunu kuvvetlendirerek açığa çıkarmakta olacak.

Sevgiyle kalın…

Dilâra B.Efeoğlu

Uranüs Retro ilerleyişine başlıyor

b6aa1f46af2ccea6e9ee0f4aefd775e9.jpg

Uranüs Retro ilerleyişine başlıyor,

Uranüs öngörülemez, beklenmedik, sıradışı, ani ve sarsıcı değişimler yaratarak bilinç üzerinde reform gerçekleştirmeyi esas alan bir çalışma prensibi işleyişine sahiptir. Şimdi retro hareketi süresince Uranüs, bilinçsel reform yaratma enerjisini ruhun derinliklerine, içsel benliğe doğru çeviren bir bakış açısını açığa çıkaracak ve bilinçsel farkındalık yaratma enerjisini bu yönde ortaya koyacaktır. Uranüs retro konumunda olduğu müddetçe içselleşmiş algılar, özgürlük isteği, yenilik, geleceğe yönelim, kural ve yaptırımlara karşı duruş, düzen karşıtı olmak, bireysellik güdüsü, bağımsızlık arayışı yönünde artan duygu ve davranışlar içeren olaylar ve durumlar yaratma potansiyelini taşımakta olacak.

2 Ağustos Çarşamba günü durağanlaşacak olan Uranüs, 3 Ağustos Perşembe günü retro hareketine başlayacak. 2011 yılı Mart ayından bu yana Koç burcunda yolculuğunu sürdürmekte olan Uranüs’ün 2018 Mayıs ayında Boğa Burcuna geçmeden önce son istasyonu olacak olan retro, 3 Ocak 2018 günü ileri hareketine başlayışı ile son bulacak.

Uranüs’ün amacı edinilmiş bireyselliği sağlamaktır. Uranüs sağlanılmış bireyselliğin gerçekte bütünün bir parçası olduğu ilkesini taşıyor olduğundan dolayı kolektifi etkisine alacak olaylar yaratır. Düşüncelerimizde bizi dar kalıplarımızı aşmaya zorlayan, daha geniş, daha objektif ve daha bütünsele yönelik bakış açısı oluşturma yönünde algısallık kazandıran etkiler açığa çıkarır. Koç Burcu yolculuğu müddetince Uranüs, özgürleşme, bağımsızlaşma, yenilenme gerekliliği duyulan, eski ile yeni arasında oluşması gereken değişime yönelik, mücadele, cesaret, öncülük ve varoluşsal girişimlerin öne çıktığı enerjiler ile şekillenecek olan bir dönemi ifade etmekte. Retro süresince bu etkilerini daha derin ve daha içsel olarak hissedeceğimiz, sezgilerimizin güçleneceği bu dönem, hayatımıza ve benliğimize Uranüs’ün taşıyor olduğu zihinsel farklılanma kavramları ile bakabiliyor olmak ve çevremizde gelişen olayları bu kavramlar ile değerlendirmek Uranüs’ün aydınlanma enerjisini kendimizde oluşturmamızın sağlayıcısı olabilecektir.

Dilâra B. Efeoğlu

Neptün Retrosu

05fdec7323bc11d544a6d54bdec579cb

Bir kez görünenin arkasındaki görünmeyene doğru yönelttiğinde duygularını, içinde bulunduğun her durumun katı ve kabalığını fark eder olursun. Ve bir kez fark ettiğinde, sihir gibi birşey başlar sende, sıyrıldıkça katı ve kaba olan senden, işte o zaman başlar görünmeyen görünür olmaya…

Neptün retro başlangıcında,

Bu paragrafdaki cümleler bana ait ve Neptün gezegeninin yaratıcılığını ifade eden cümleler. Neptün, duyguların, hislerin, sezgilerin varlığının ifadesi olan gezegendir ve bilinçaltına dünyasal sınırların ötesine aşma isteği ile şekillenen yaratıcılık, ilham, sezgiler ve hayalgücü taşır. Bugün (16.6.2017) Neptün, geri (retro) hareketine başlamakta. 24 Kasım 2017 ye kadar sürecek olan 150 günlük retro dönemi boyunca, Neptün’ün taşıdığı bu duyguları derin ve güçlü olarak hissediyor olacağız.

Özünde Neptün, saflaştırma prensibi ile çalışır, değdiği her noktaya kendi duyarlaştırıcı etkisini yükler. Neptün’ün retro dönemleri bu duyarlaştırıcı etkiyi yoğun olarak alacağımız dönemlerdir. Duyguların hassaslaşıyor oluşu kişileri empati yapmaya, paylaşımcı, fedakâr ve merhamet içinde olmaya yönlendirecektir. Yaratıcılığın artmasına olanak veren Neptün retrosu, ilham ve sezgi gücünün artışını simgeler. İçinde bulunacağımız bu dönem boyunca rüyalar, durugörüler, vizyonlar ve sezgilerde artış yaşanabilir. Kişilerin derinleşen sezgileri kendi içlerinde bambaşka kapılar açması ile kişiyi ruhsal ve duygusal olarak derinleştiren ve bir nevi kendi içinde arındıran, saflaştıran etkiler olarak işlev görmeye başlarlar.

Retro sürecinde olan Neptün yarattığı aşırı duyarlı hal kişi yada kişileri, yanılgılara açık, gerçeklerden kopuk, mânevi dünyasının içinde kaybolmuş bir portre çizebilecek olmaya yakın tutar. Hayal dünyası içinde kalan, reel dünyanın gerektirdiği sorumluluk ve görevlerden uzaklaşma, kaçma arzusu, amaç duygusunu yitirmek, geleceğin belirsiz olduğu hissiyatına kapılmak, istek ve hedeflerde çözülmeler yaşamak yine Neptün retrosu döneminin dikkat edilmesi gereken yönlerini doğurur. İdealler ön plana çıkar fakat burada kişi yada kişiler için gerçek olabilecek idealler ile gerçek olmayacak idellerin birbirinden ayrımı güçleşmeye başlamıştır.

Neptün’ün retro dönemleri özellikle toplumsal boyutta, çevresel koşullarda olay bazlı olarak da karşılaşabilecek olduğumuz durumların göstergesi olduğu bir dönemi işaret ederler. Gerçek olmaktan uzak idealler uğruna kendinden feda edici davranışlar, yanlış seçimler, yanlış tutumlar içine girme, kendini kahraman yada bir kurban haline sokma psikolojisi ile davranıyor olma güdüsü kişileri etkisi altına alabilir. Bu tarz davranışların getirisi olan kaos ortamları ile karşılaşabiliyor olmak olasılığı artar. İç sesimizi daha yüksek duyacak olduğumuz bugünlerde bu sesi akıl süzgecimizden geçirip dinleyebilmek çok daha yaratıcı bakış açısı kazanmamızı sağlayacaktır.
Sevgi ile…
Dilâra B. Efeoğlu

 

 

Güneş-Satürn karşıtlığı

3c40dd7d06ad46797f00857d2489c6e6.jpg

Özgüvenimizi tekrar inşa etmek, otoriteyi dışarıda aramak yerine kendi kendimizin otoritesi olabileceğimizi bilmek, kendimize inanmak, özbenliğimizi sevgiyle kabul etmek ve artık gelecek korkusundan sıyrılıp benliğimizi tüm ışığı ile ortaya koyabiliyor olmanın güvenine ulaşmak için gereken tek ve en önemli şey farkındalık, gökyüzünün konumu bize bunu hatırlatıyor. Zorlu enerjiler hakim fakat her zaman ne olduğuna değil niye ve neden olduğuna baktığımızda çözümde kendiliğinden gelir.

Gökyüzünde Güneş – Satürn karşıtlığı aktifleşmeye başladı. Bu açı 15 Haziran Perşembe günü kesinleşen dereceye gelecek ve etkinliğini 20 Haziran gününe dek sürecek. Yaşam enerjisinin temel kaynağı olan Güneşin, sıcak, enerjik, aktif doğasının karşına geçmiş duran Satürn soğutan, pasifize eden, engeller koyan enerjileri ile yaşamsal enerjimize blokajlar yaratır durumda. İkizler burcunda Güneş, araştırmak, bilgi toplamak, öğrenmek ve tüm bunları aktarmak, paylaşmak, dağıtmak üzerine hareket eder. Güneş’in bu yerleşimi iletişimin, zihinsel faaliyetlerin öne çıktığı bir zaman dilimi içinde olduğumuzu anlatmakta. Merkür’de Güneş ile kavuşuma gitmekte. Yay burcu yolculuğunu sürdüren Satürn, şimdi Güneş’in tam karşısında ona karşı duruş sergilemekte. Ve gökyüzünde bu iki burç aksında 9 Haziran’da gerçekleşmiş olan dolunayın enerjisi var. Farkındalığımızı artık geliştirme yolunda son kulvar içine girmiş olmak, gökyüzünün bize vermek istediği mesaj halini almış durumda.
Bir şeyler yada biri tarafından engelleniyor gibi hissettiğimiz, önümüze setler koyan, ileri gitmemize sınır getiren, mesafeler, uzaklıklar koyan türde enerjileri hayatlarımıza yansımış şekilde görebiliriz. Kendimizi ifade etmenin oldukça zor olmaya başladığı birkaç günlük bu süreçte, karamsar, yılgın ve benliğimize duyduğumuz güvenimizi kaybetmiş bir şekilde, kendimizi dış ortamdan izole etme arzusu ile karamsar, depresif, melankoliye meyilli bir ruh hali içinde girecek olabiliriz.
Yay burcu geçişinde Satürn son retro hareketini sürdürmekte ve Kiron balık burcunda Güneş ile kare yerleşimde. Anlaşılan o ki kendimize olan özgüvenimiz büyük bir sınavdan geçecek. Birkaç gün sürecek olan açı oldukça etkili şekilde bizim kendimizi birtakım dış güçler tarafından engelleniyor olma, kısıtlanma içine alınma durumları hissetmemize neden olacaktır. Hayatın bize sınırlamalar getirdiğini düşündüğümüz, kendimizi ifade etmenin, isteklerimizi ortaya koymanın nerelerde en çok zorlaştığını gerçekten oturup düşündüğümüzde tüm bu engel yaratan durum, kişi ve hislerin geçmişimizden geldiğini görebiliriz. Geçmişte kaldığını düşündüğümüz, üstesinden geldiğini düşündüğümüz zayıflıklarımız, yaralarımız şimdi açığa çıkıyor ve yine bize karşı duruş sergilemeye başlıyor gibi görünecek olabilir. Korkularımızın, zayıflıklarımızın ortaya çıkacak olduğu Satürn – Güneş karşıtlığını, koparıcı, sonlandırıcı enerjilerinin kendimiz üzerinde yıkıcı etkilerine açık olmaktansa, farkındalık sağlamış bir bilinç hali ile hem kendimize hem çevremizde gelişen olay ve kişilere bakabilirsek yapıcı şekli ile bu açının yaratıcılığı sağlayabiliriz. Özgüvenimizi tekrar inşaa etmek, otoriteyi dışarda aramak yerine kendi kendimizin otoritesi olabileceğimizi bilmek, kendimize inanmak, özbenliğimizi sevgiyle kabul etmek ve artık gelecek korkusundan sıyrılıp benliğimizi tüm ışığı ile ortaya koyabiliyor olmanın güvenine ulaşmak için gereken tek ve en önemli şey farkındalık, gökyüzünün konumu bize bunu hatırlatıyor. Zorlu enerjiler hakim, her zaman ne olduğuna değil niye ve neden olduğuna baktığımızda çözümde kendiliğinden gelir.

Dilâra B.Efeoğlu

Jüpiter ileri hareketine başlıyor

Type = ArtScans RGB : Gamma = 1.882

Jüpiter retrosu sonlanmak üzere, 10 Haziran sonrası artık ileri hareketine başlayan Jüpiter’in enerjisi bizi yeni deneyimlere, yeni ufuklara doğru yol aldıracak fırsatları beraberinde taşımakta…

Terazi burcu geçişini sürdürmekte olan Jüpiter yaklaşık 120 gündür retro hareketi içinde bulunmaktaydı. 10 Haziran Cumartesi günü akşamüstü saatlerinde (17:02) Jüpiter retro hareketini sonlandıracak ve ileri hareketine başlıyor olacak. Retro durumda olan Jüpiter; bir nevi kendi içimize dönmemiz gereken, hayatımıza dair yeni beklentiler, yeni anlamlar, yeni gelişmelere doğru yönelmeden önce varolanı hazmetmiş olmanın, kazanılmış değerler ile gerçekten bütünleşebilmiş olmanın muhasebesini iyi yapmış olmamız gereken bir zaman dilimini yaşamakta olduğumuzu söylemekteydi. Bu geçen 120 günlük süre için kendimize ve çevremizde gelişen olaylara dikkatli bir bakış açısı ile dönüp baktığımızda, bize bu türde enerjileri taşıyan yansımalar ile karşılaşmış olduğumuzu farkedebiliriz.

Jüpiter retro hareketini tamamlamadan hemen önce gerçekten kendi iç dünyamıza dönerek, kendi anlam ve değer yargılarımız üzerine düşünebilir, , manevi duygularımız ile yüzleşebilir, idealize etmiş olduğumuz fikir ve görüşlerimizi, adaletli olma, başkalarınında haklarını teslim ediyor olma adına sorgulayabilir, kendi ahlak ve yargı anlayışlarımızı bu yönden de değerlendirebilir ve güçlendirebiliriz.10 Haziran sonrası artık ileri hareketine başlayan Jüpiter’in enerjisi bizi yeni deneyimlere, yeni ufuklara doğru yol aldıracak fırsatları beraberinde taşımakta.

Büyümenin, genişlemenin, gelişmenin olduğu her yerde Jüpiter enerjisi vardır. Jüpiter’in taşıdığı dürtüsellik genişlemek, ilerlemek, yayılmak, enginleşmek ister. Dokunduğu her yere bu etkileri taşıyan Jüpiter bu yüzden şans ve bolluk taşıyan gezegen olarak hayatlarımıza dokunuşu ile bu türde gelişmeler yaşatır. Jüpiterin haritalarımızdaki yerleşimi ve transit etkileri bu enerjileri en çok alacağımız hayat alanımızı gösterirler. Jüpiterin retro hareketinini sonlandırıp ileri hareketine başlıyor oluşu her birimizin hayatında yer alan bolluk, zenginlik, iyimserlik, başarı ve güven duygusunu çok daha net ve çok daha görünür olmasının yaratıcısı olacaktır.

Dilâra B. Efeoğlu

Pluto Oğlak Burcunda, Pluto Retrosu

Pluto

Her tohum toprağın altında dönüşür, toprağın üzerinde filizlenir.

Pluto, Pluto retrosu
Büyük, derin, köklü ve çok güçlü bir enerjiden bahsediyorsak ve orada dönüşümün ayak sesleri varsa Pluto’dan bahsediyoruz demektir. Mitolojinin yeraltı tanrısı Hades (Pluto), astrolojide dönüştürme, yenileme, başkalaştırmanın etkin gücünü taşır. Pluton’un yaratıcılığı dönüştürücülüğüdür. Diğer kolektif etkili gezegenler olan Uranüs ve Neptün gibi Pluto da zihinler üzerinde oluşacak olan üst boyutsal bilincin açığa çıkmasını sağlayan koşulları ifade eder. Pluto bu yaratıcılığını krizler, travmalar, kayıplar, yıkılışlar ile ortaya koyuyor olduğunda bilmemiz gereken dönüşümün ancak bünyenin derin sarsılması sonrasında açığa çıkacak bir güce ihtiyaç duyuyor oluşudur.

2008 yılından bu yana Oğlak burcunda ilerleyişini sürdüren Pluto, bu burcun ifadesinde olan konular üzerinde bilinçaltını, bilinçüstüne çıkaracak etkileri harekete geçirmekte. 2023 yılına değin (Mart 2023) bu burçta kalacak olan Pluto kolektif bir gezegen olarak, kitlesel, toplumsal boyutta, düzen ve sistem prensiplerine ait gerçekleşecek olan büyük dönüşümsel güçlerin oluşumunu ve bu oluşumun devam edecek sürecini göstermekte.

Bizler kendi bünyemizde oluşturmuş olduğumuz kontrol, otorite, statü, görev bilinci, yönetici figürü yaratımları üzerine düşünmeye ve bu güdülerin ortaya koyduğu benliğin değişmeye muhtaç yönleri ile karşılaşmaya hazır olmalıyız. Pluto’nun yeraltı tanrısı olduğunu hatırladığımızda yüzeysel bir etkiden bahsetmediğimizi, köklü dönüşümsel etkiler ile karşılaşmış ya da karşılaşacak olduğumuzu bilmek, bu gezegenin yaratımını bilinçlerde farkındalık olarak yıkımın ötesine geçirmenin en önemli basamağını oluşturacaktır.

Şimdi retro hareketine giren Pluto (20 Nisan) önümüzdeki 5 aylık süreç içerisinde, içsel gözlemlere yönelik etkiler altında olacağımızın işaretçisi. Kişiyi iç dünyasına sürükleyebilecek ve iç dünyasının en derinlerine gömülü gizli benliği ile karşılaştırabilecek olan Pluto retrosu, yepyeni bir benliği ortaya çıkarmanın ancak geçmişten kalan tüm tortulardan arınmak, geçmişin gölge etkisinden kurtulmak gerekliliğinin yerine getirilmesi ile sağlanabileceğini ortaya koymakta.

Geri harekette olan Pluto, geçmişi arındırmanın, geçmişin tortularından sıyrılmanın, kendi gölgelerin ile karşılaşacak olduğun benliğinin en derinine nüfus etmenin anahtarını taşır. Retro Pluto’nun yaratıcılığı bu anahtarı bilinç altı seviyeden çıkartıp bilinç üstü seviyeye taşıyabilmek ve zihinsel dönüşümü bilinçsel hale getirebilmekte saklıdır. İster gölge yönlere sahip olsun, ister melek saflığına sahip olsun, benliğin derinlerine döndüren ve dönüşümün tamamlanmamış yönlerini arayıp bulan, bilinçaltını açığa çıkaran enerjiler Pluto retrosunun ana odağı olurlar.

Pluto’nun retro süreçleri içimize kapandığımız, kendi kendimize yetme gücümüzü keşfe çıktığımız zamanlardır. Dönüşümün gerekliliği ile yüzleşmekten kaçmak, kendi gücüne karşı yabancı olmak kabullenilmemiş ve bastırılmış içsel güç ile birlikte dışarıya öfke ve kızgınlık hisleri olarak yansıyabilir. Oysa dönüşümün nerede ve nasıllığı hakkında bilinç hali geliştirebiliyor olmak ve Pluto’nun yaratıcı unsurunu sezinliyebilmek iyileştirici gücünü görmeyi sağlayabilecektir.

Pluto’nun gezegensel hareketine bakacak olduğumuzda; 20 Nisan Perşembe günü retro hareketi öncesi durağanlaşacak olan Pluto, 22 Nisan Cumartesi günü retro (geri hareketine) başlayacak. 28 Eylül 2017 günü ileri hareketine doğru durağanlaşacak olan Pluto, 30 Eylül Cumartesi günü (16 derece51′) ileri hareketine başlayacak. 25 Ocak 2008 de Oğlak burcuna geçen Pluto, 24 Mart 2023’e kadar bu burçta ilerleyişini sürdürecek.

Dilâra Başar Efeoğlu

Güneş Uranüs kavuşumu

3fe5f284887e98cbb4f8e51fa16432e0.jpg

Uranüs’ün değişime odaklı yaratıcılığını sezebiliyor olmak için yine Uranüs’ün taşıdığı sezgisel zihine açık olmak gereklidir. Oluşmuş olan Uranüs, Güneş kavuşumu ile bireylilik anlayışının yükseldiği, kendin olma, farklı olma ve bu farklılığını ortaya koyma isteği içinde bulunmaya yönelik isteklerin arttığı bir gökyüzünü görmekteyiz.

Güneş – Uranüs Kavuşumu
14 Nisan Cuma günü kesinleşecek Güneş, Uranüs kavuşumu Koç burcunun 240 27′ derecesinde.
Koç burcunda ilerleyişini sürdüren Uranüs’e yaklaşan Güneş, bu gezegenin sıradışı zihni ile temas kuracak. Uranüs ile temas kuran bir gezegen, Uranüs’ün taşıdığı bu sıradışı zihninin geleceğe odaklanmış, aydınlatıcı dalgaları ile karşılaşır. Uranüs elektiriksel bir güce sahiptir ve elektiriksel bir etki alanı yaratır. Uranüs’ün Ani, sarsıcı, çarpıcı, uyandırıcı doğası ile birleşen Güneş, şimdi Uranüs tarafından bireyliğini, bağımsızlığını, ortaya koyma yönünde desteklenmekte ve harekete geçirilmekte.

Uranüs’ün değişime odaklı yaratıcılığını sezebiliyor olmak için yine Uranüs’ün taşıdığı sezgisel zihinede açık olmak gereklidir. Oluşmakta olan Uranüs, Güneş kavuşumu ile bireylilik anlayışının yükseldiği, kendin olma, farklı olma ve bu farklılığını ortaya koyma isteği içinde bulunmaya yönelik isteklerin arttığı bir gökyüzünü görmekteyiz.
Kitlesel, toplumsal etkili gezegenlerden biri olan Uranüs ile kavuşan Güneş, özgürlük ve bağımsızlık isteği içinde oluşun, geleceğe odaklanmış, yeni düzen sağlama amaçlı değişimler peşinde olmanın getireceği etkilerini taşımakta, değişim isteği, ihtiyacı içinde olan Uranüs, sıradışı, isyankar, kural dinlemez, asi güdüleri ile beklenmeyenin beklenebileceği bir ortam yaratmakta.

Güneşin 17 Nisan günü Satürn ile kesinleşecek bir üçgen açısı var, Satürn uzun bir süredir Uranüs ile uyumlu açıda. Bu açı yeni sistemleştirilmeler geliştirme içinde olma, yeni düzen içeren kontrollü yapılanmalara işaret etmekte. Retro hareketine giren Satürn burada geliştirilecek yapılaşmanın geçmişten gelen etkiler içinde olduğunu gösterdiği kadar yeni kurulacak olan yapılaşmalar için gelecekte değişime açık bir portreyi de açıkça çizmekte.

Sevgi ile…
Dilâra B.Efeoğlu

Venüs retro (Venüs gerilemesi)

 

7972dd3b746e849af88a9c977b57bfb0
Venüs retro dönemleri anlamlı bir mesajı yeryüzüne taşımakta; Kişinin sevgi anlayışını, mutluluk anlayışını, arzularını, isteklerini ve diğer kişiler ile kurmuş olduğu bağlar içinde aradığı sevgi, işbirliği, keyif, huzur, değer görme ifadelerini sorgulayacağı, kendi iç dünyasında testten geçireceği bir dönem…

Venüs, 2 Mart Perşembe günü içinde bulunduğu Koç burcunun 13. derecesinde durağanlaşarak, 5 Mart Pazar günü, 42 gün sürecek ve 16 Nisan Pazar günü son bulacak olan retro hareketine başlıyor olacak.
Venüs’ün ilişkiler üzerinde yoğunlaşan ifadesi, özellikle kişisel değer anlayışını niteleyen gezegen olmasından dolayıdır. Değer anlayışının çeşitli yansımalarını üzerinde görüyor olduğumuz ilişkiler, Venüs’ün yönetiminde olan konuların başında gelmekte.
Gerilemekte olan Venüs, karşılıklı kurulan bağlar, ilişkiler, ilişkilere yönelik bakış açısı ve sergilenen davranışlar, tutumlar, tavırlar üzerinde değişimsel etkilere sebep olur. Retro sürecinde olan bir gezegenin içselleştirici etkiler bırakıyor olma enerjisi ile Venüs retrosu, Venüs’ün etkenliği içinde olan konular üzerinde içe dönüşsel, kişisel etkisini gösterecektir. Bu nasıl olacaktır; İlişkilerde, ilişkilere yönelik karşılıklı kurulan tüm bağlarda Venüs’ün etkenliği vardır ve retro süreci, varolan ilişkileri yeniden gözden geçirme ihtiyacı, ilişkiyi daha ötelere taşımadan önce analiz etme, sorgulama ihtiyacı ile duyguları dışa vurmaktan kaçınma, yeni kurulabilecek ilişkilere karşı fazla ihtiyatlı davranma, sosyal hayat içerisinden uzaklaşma, içe çekilme etkileri doğurabilir. İlişkilerden, karşı cinsden, diğer kişilerden beklentilerde artan mükemmelliyetçilik karşılıklı kurulan bağlar üzerinde zorlayıcı, ilişkiyi tehdit edici bir hal halini alabilir. İçselleştirilen duygular dışa vurulmaktan kaçınıldığından, ilişkiler çözümsüz, uyumsuz, sorunlu, problemli ve kopuk bir süreç içine girebilir. Platonik aşklar, eski, geçmiş ilişkiler üzerinde canlandırıcı, tekrar edici etkiler yaşanabilir.

Retro hareketine Koç burcunda başlayan Venüs, 2 Nisan günü Balık burcuna gerilemiş olacak. İki burçta gerilemesinin Venüs’ün taşıdığı retro etkilerinde farklılık olur mu derseniz evet olur. Natal haritalarda retro konumda olan bir Venüs’ün hangi burcun içinde iken retro durumunda olmasının önem taşıması gibi transit geçişlerde de gezegenin içinden geçtiği burç, gezegenin kendi sembolünü koruması ile birlikte, retro karakterini biçimlendiren etkiler taşımakta olur.
Koç burcunda gerileme sürecinde iken Venüs, ilişkilerde insiyatif alma sorunları, ben merkezci ilişkiler, acele ve düşünülmeden verilmiş değer yargılarına açık enerjiler şeklinde yansımalar bulabilir, sabırsız ve acele kararlardan kaçınıyor olmak, düşüncesizce davranışlardan uzak durmak ve kendine dönük olmanın yaratacağı olumsuz durumlara ve gelişen davranışlara karşı gezegenin 3 Mart – 5 Mart tarihlerinde gerileme öncesi durağanlaştığı günlerde özellikle dikkat ediyor olmak faydalı olacaktır. 5 Mart sonrası gerilemeye başlayan Venüs, 2 Nisan günü Balık burcunda olacak. Balık burcuna gerilen Venüs, objektifliğin kaybolmasına, ilişkiler üzerinde sübjektif bir değer anlayışı yürütülmesine , duyguları ifade etmekten kaçınmaya, içe kapanmaya, bağımlı ilişkiler geliştiriyor olmaya çok daha açık olunacak bir zaman dilimini işaret etmekte. İleri hareketine başlaması öncesi 14 Nisan günü tekrar durağanlaşacak olan Venüs, 16 Nisan Pazar günü (26.55’derece) ileri hareketine başlıyor olacak.

Venüs retro dönemleri anlamlı bir mesajı yeryüzüne taşımakta; Kişinin sevgi anlayışını, mutluluk anlayışını, arzularını, isteklerini ve diğer kişiler ile kurmuş olduğu bağlar içinde aradığı sevgi, işbirliği, keyif, huzur, değer görme ifadelerini sorgulayacağı, kendi iç dünyasında testten geçireceği bir dönem. Gökyüzünün taşıdığı mesajı anlamak, bu dönemi en doğru şekilde kullanıyor olmak, Venüs retrosunun sağladığı içselleştirmeyi kendi değer yargılarına doğru yansıtmak ve ruha, benliğe daha yüksek bir değer anlayışı edindirmekten geçmekte.

Sevgi ile…
Dilâra B. Efeoğlu

%d blogcu bunu beğendi: