26 Mart-1 Nisan Haftası Gökyüzü Ne Diyor

thumbnail_detail_501274

26 Mart Pazartesi haftasına astrolojik olarak baktığımızda, gerçekleşen Venüs ve Uranüs kavuşumu ile kendimizi çok daha özgür, özgün ve sıradışı olabilmenin yaratıcılığı ile başbaşa kalmış olarak bulabileceğiz. İlişkilere bakış açımızı özgürlük ve bağımsızlık isteği taşıyan etkiler şekillendirmekte olacak. Güneş ve Satürn arasında oluşan kare açı ise isteklerimizi elde etmenin ancak sabır, gayret ve çaba ile mümkün olabileceğine işaret etmekte. Kendimizi engellenmeler, zorluklar ve zorunluluklar içinde hissedebilecek olacağımızı gösteren açı; gerçekçi ve ciddi oluşumlara yönelmekte olup, geleceğe yönelik planlar yapmakta olabileceğimize vurgu getirmekte. Cumartesi günü Terazi burcunda bir dolunay oluşuyor. Ben ile biz kavramları arasında öğrenmemiz, edinmemiz gereken farkındalıklar ile karşılaşabileceğimizi gösteren Dolunay, aynı anda gökyüzünde aktif konumda olan Mars ve Satürn kavuşumu ile oldukça dinamik bir görünüm oluşturmakta. Gelecek hedeflerimize odaklı olmanın dinamizmini ortaya çıkaran dolunay, ilişkiler, ortaklıklar, işbirlikleri gibi anlaşmalar üzerinde oldukça yüksek stres yükleyecek nitelikler taşımakta.

26 Mart-1 Nisan Haftası Gökyüzü Ne Diyor

27 Mart Salı ve 28 Mart Çarşamba günü Güneş ve Jüpiter arasında 135 derecelik açı aktif konumda olacak. Koç burcu ilerleyişinde olan Güneş’in, Akrep burcu ilerleyişinde olan Jüpiter ile yapacağı açı kendimize olan güvenimizi yanlış kullanmanın getirebileceği sorunlara yol açabilir olarak görülmekte. Her türlü aşırılıktan uzak kalmanın, sonradan pişman olabileceğimiz büyük sözler vermenin ve aynı zamanda büyük sözler etmenin, kontrolsüz büyük işlere kalkışmanın uzağında kalmak faydalı olacaktır.
29 Mart Perşembe günü, Venüs ve Uranüs kavuşumu gerçekleşmekte. İsteklerimizi özgürce ortaya koyabilmenin güvenini açığa çıkarabilecek olan görünüm Salı gününden bu yana aktifliğini arttırmakta. Kendimizi olduğumuz gibi açıkça ve çekincesiz, korkusuzca ortaya koyabilmenin enerjisini taşıyan bugünlerde isteklerimizi, taleplerimizi daha fazla gerçekleştirme arzusu ile hareket edecek olabileceğiz. Ancak kararlı ve iyi düşünülmüş girişimlerin gerçekleştirilebilmesini destekler bir gökyüzü var olduğunu bilmek bu günleri pozitif değerlendirebilmemize yardımcı olabilir. Ani başlayacak ilişkiler ve ortaklık gibi birlikteliklerin oluşabileceğine işaret eden açı ile ani başlangıçların ani bitişler de taşıyor olabileceğini akılda tutarak gerçekçi bir hareket anlayışı taşıdığımızdan emin olmamız faydamıza olacaktır.
Aynı gün 29 Mart Perşembe günü Güneş ve Satürn arasında oluşan kare açı kesinlik kazanmakta. Engellenme, sınırlandırılma etkisi ile karşılaşabilecek olacağımıza işaret eden Güneş, Satürn kare açısı isteklerimizi elde etmenin çok da kolay olamayacağı bir güne işaret etmekte. Karşımıza çıkabilecek zorluklara karşı mücadele etmemiz gerekliliğini bilerek ve dayanıklı, sabırlı, gayretli davranabiliyor olmak amaçlarımızı elde etmenin anahtarı olabilir.
Venüs, Cumartesi sabah saatlerinde Boğa burcu ilerleyişine başlıyor. Venüs’ün bu burçta hareket ediyor oluşu ile birlikte hayata bakış açımız, isteklerimiz, beklentilerimiz ve arzularımız çok daha fazla bizim için odak noktası halini alacak olabilir. Güvenli ve konforlu bir hayat tarzına doğru çekiliyor olabileceğiz.
Aynı gün 31 Mart Cumartesi günü Terazi burcunda bir dolunay meydana geliyor olacak. (15:36) Dolunay’ın açığa çıkaracağı enerjiler oldukça yüksek dinamik etkiler barındırmakta. Gökyüzünde aktif olan Mars ve Satürn kavuşumu ile t-kare olarak adlandırılan bir açı kalıbını oluşturan Terazi burcu Dolunayı önümüzde ki özellikle 15 günlük süreç içinde hareketli, aktif, girişimsel, hedefe odaklı bir yaşam tarzının bizi beklediğini göstermekte. Tek başına hareket etmek ile birlikte hareket etmek arasında gereken dengeyi kurmayı öğrenmemiz gerekliliğine işaret eden dolunay diğer kişiler ile olan her türlü ilişkilerimizi gözden geçirmemiz ve ancak oluşacak olan farkındalıklarımızla yola devam edebilecek olacağımıza işaret etmekte. İlişkiler, ortaklıklar, işbirlikleri gibi varolan anlaşmalar üzerinde stres oluşturabilecek olan Dolunay, geleceğe, başarıya, hedefe yönelik istek ve davranışlarda oldukça mücadele ve kazanma güdüsü ile hareket etme anlayışı taşımakta. Yükselen hedefler ve gerçekleştirilmek istenilen amaçlar için sert ve oldukça hırs içeren duyguların hakimiyeti hayatlarımızda öne çıkmakta olacak. Mars ve Satürn arasında oluşan kavuşumun Dolunay haritasıyla birlikte bir nevi tetiklenerek artan etkinliği bir sonraki haftanın ilk günü kesin derecesine varıyor ve içinde bulunduğumuz dönemi iki gezegenin genel olarak zorlu karakteri şekillendirmekte olacak. Bu iki gezegenin kavuşumu kendi aralarında bir döngü ifade etmekte. Bu döngü ne demek, neler ifade eder daha sonraki yazımda anlatmaya çalışacağım. Dolunayın oluşturacağı enerjiyi pozitifsel olarak kullanabilmek, hem duygusal olarak kendi iç dünyamızda hem de gerçekten reel anlamda hayata bakış açımızda, diğer kişiler ile olan ilişkilerimize yansıttığımız davranış modelimizde ben – sen kavramları arasında kendimizde ihtiyaç hissettiğimiz eksik yada fazla kalan yönlerimiz arasında gereken dengeyi kurabilmek olabilir.
Gökyüzünde retro ilerleyişinde olan Merkür’ün Güneş ile kavuşuma doğru ilerleyişini gözardı etmemek ve planlı, iyi düşünülmüş şekilde kararlar veriyor olmak önemli görülmekte. Güneş ve Merkür kavuşumu 1 Nisan Pazar günü (20:52) de kesin derecesine varıyor olacak. Önce dinleyip sonra konuşuyor olmaya, ani kararlardan kaçınabilmeye özen göstermek yerinde olacaktır.

Sevgiyle…

Dilâra B. Efeoğlu

 

View this post on Instagram

26 Mart Pazartesi haftasına baktığımızda, gerçekleşecek olan Venüs ve Uranüs kavuşumu ile kendimizi çok daha özgür, özgün ve sıradışı olabilmenin yaratıcılığı ile başbaşa kalmış olarak bulabileceğiz. İlişkilere bakış açımızı özgürlük ve bağımsızlık isteği taşıyan etkiler şekillendirmekte olacak. Güneş ve Satürn arasında oluşan kare açı ise isteklerimizi elde etmenin ancak sabır, gayret ve çaba ile mümkün olabileceğine işaret etmekte. Kendimizi engellenmeler, zorluklar ve zorunluluklar içinde hissedebilecek olacağımızı gösteren açı; gerçekçi ve ciddi oluşumlara yönelmekte olup, geleceğe yönelik planlar yapmakta olabileceğimize vurgu getirmekte. Cumartesi günü Terazi burcunda bir dolunay oluşuyor. Ben ile biz kavramları arasında öğrenmemiz, edinmemiz gereken farkındalıklar ile karşılaşabileceğimizi gösteren Dolunay, aynı anda gökyüzünde aktif konumda olan Mars ve Satürn kavuşumu ile oldukça dinamik bir görünüm oluşturmakta. Gelecek hedeflerimize odaklı olmanın dinamizmini ortaya çıkaran dolunay, ilişkiler, ortaklıklar, işbirlikleri gibi anlaşmalar üzerinde oldukça yüksek stres yükleyecek olabilir nitelikler taşımakta. Haftaya dair tüm yorumlarımı profilimde link adresi yer alan https://kosmoszamandayolculuk.wordpress.com/2018/03/25/26-mart-1-nisan-haftasi-gokyuzu-ne-diyor/ sayfamda bulabilirsiniz.

A post shared by Dilara Efeoğlu (@dilarabasarefeoglu) on

 

23 Ekim – 29 Ekim Haftası Gökyüzü

062cace57a8d22db706d91a66feb692f
Mars, Terazi burcunda,
22 Ekim Pazar akşam saatlerinde Mars, Terazi burcu ilerleyişine başlamış durumda olacak. Mars bu burçta kendi ifadesinde olan özgür, bireysel, bağımsız hareket etme tarzını ortaya koymakta zorlanır. Diğer unsurlar ile oldukça bağlantılı bir hareket anlayışını benimser ve Mars’ın doğasının dışına çıkan, kendini, kendi isteklerini açıkça ortaya koymakta zorlandığı, kendini net belli etmeyen, uyum gösterme, ortaklık, birliktelik içerisinde hareket etme dürtüsünü arttıran tarzda davranışların açığa çıkmasına neden olur. Olumlu tarafından ortaklıklar, ikili ilişkiler için mücadele eden, efor sergileyen, çabalayan bir hareket tarzının oluşacak olması ile birlikte ortaklıklar, işbirliklerine yönelik hareketlerde artış görülmesi olabilecekken, olumsuz tafından ise, ilişkilerde dengeyi kaybeden, ne istediğine karar veremeyen, sürekli yön değiştirme hali içine düşen bir profil ile karşılaşabilecek olmak mümkün. Bu dönem içinde istekler ve davranışlar arasında denge kurabiliyor olmak ancak yapıcı sonuçlar elde etmeyi sağlayacaktır.
Merkür, Neptün üçgen açısı
24 Ekim Salı günü kesinleşecek olan Merkür, Neptün üçgen açısı, zihinsel fonksiyonlar üzerinde sezgisellik ve yaratıcılık etkisi taşımakta. Merkür’ün Akrep burcundan Neptün ile üçgen açı yapıyor oluşu, sezgiselliği, ilhamı, hayalgücünü, yaratıcılığı, arttıran nitelikte etkiler barındırmakta.
Güneş, Jüpiter kavuşumu
Güneş sisteminin en büyük gezegeni Jüpiter ile yaşamsal enerji kaynağı olan Güneş’in gökyüzünde kavuşum yapıyor oluşları, bu iki büyük gezegenin temel fonksiyonlarının birleşiyor oluşunu ve ortak büyük bir enerji oluşturacaklarını göstermekte. 26 Ekim Perşembe günü Akrep burcunda kesinleşecek olan, güven ve inanç duygusunu ifade eden Güneş, Jüpiter kavuşumu pozitifsel olarak; kendine ve hayata karşı geliştirilen güveni, iyimserliği, inancı çoğaltan ve güçlü amaçların, güçlü hedeflerin oluşturduğu bir nevi yaratıcılık taşıyan sinerjiyi açığa çıkartıyor olacak. Gezegenlerin Akrep burcunda ilerleyişleri içinde bulundukları burcun niteliksel özellikleri ile doğru orantılı olarak, güç ve güven duygusunu derinleştiren, aşkınlaştıran, yoğunlaştıran etkileri arttırıyor olmakta. İki gezegeninde dispozitör gezegeni olan Mars’ın Terazi burcunda hareket ediyor oluşu, dengeyi, uyumu, işbirliğini içeren tarzda hareket etmeye yönelmek gerektiğine işaret etmekte.
Güneş, Akrep Burcunda
23 Ekim Pazartesi günü (08:27) Güneş, Akrep burcu yolculuğuna başlıyor. Bir su grubu burcu olan Akrep burcu, suyun sahip olabileceği derinliğin ve nüfus etme doğasının tüm özelliklerini üzerinde taşır. Sezgileri son derece güçlü olabilen Akrep, kendi içsel gücünü keşfetme ve bu gücü ortaya koyabilmek ile dönüşüm sağlayabilmek odaklı dürtüler ile oluşmuş bir anlayışı ifade eder. Yönetici gezegeni Mars olan Akrep Burcu, fiziksel ve ruhsal olarak mücadele, gayret, güç arayışını, hayatta kalma güdüleri ile birleştiren bir hareket modelini oluşturur. Güneş’in Akrep burcunda ilerlemekte oluşu, derinleşen, yoğunlaşan, güç arayışına yönelen isteklerin vurgu kazanmaya başlayacak olacağını ifade etmekte.
Haftanın günlerine göre baktığımızda;
Pazartesi günü, Akrep burcunda ilerlemeye başlayan Güneş, duygular ve sezgilerin ön plana çıktığı, güç ve kontrol arayışının, güven arayışının önem kazandığı bir dönem içine girmekte olduğumuzu göstermekte. Yay burcunda hareket eden Ay ile birlikte, özgürlük arayışımızın arttığı, gelecek üzerine hedefler belirleme güdüsü içinde olacağımız görülmekte. Öğleden sonraki saatlerde Ay’ın Venüs ile oluşan uyumlu görünümünden bize yansıyacak huzur ve sakin enerjileri değerlendirebilmek mümkün.
Salı günü, Ay, Satürn ile kavuşum yapıyor olmaya doğru yaklaşmakta. Yay burcunda gerçekleşecek olan bu kavuşum Salı günü öğleden sonrasında kesinleşecek (14:55). Almamız gereken sorumluluklar olduğunu hatırlatan, olaylara karşı daha gerçekçi daha ciddi daha duygu kontrolümüzü elimizde tutarak yaklaşacak olacağımız bugün, Ay’ın Kiron ile oluşan kare açısınıda dikkate alarak geleceğe yönelik arzu ettiğimiz yeni oluşumlar için çaba gösterme, mesuliyet ve görev alma içine girebiliriz. Merkür’ün Neptün ile oluşan üçgen açısı, duygular ile gerçekler arasında bağlantıyı doğru kurabilmeye yardımcı olacak olan görünüm yaratıcılığı desteklemekte.
Çarşamba günü, Oğlak burcuna geçiş yapmış olan Ay, Cuma günü öğleden sonra Ay’ın Kova burcu geçişine kadar ki süreç içinde gerçekçi plan ve projelere yöneliyor olacağız. Yeni girişimlerde bulunmak, yeni yapılanmalara doğru bir hareket güdüsü içinde olacağımız Çarşamba günü, Ay’ın da büyümeye başlayan ışığı ile birlikte geleceğe yönelik somut neticeler beklediğimiz işlere başlangıç içine girmek açısından değerlendirebiliriz.
Perşembe günü, Güneş ve Jüpiter kavuşumu güven ve amaç duygusunu yükselten, iyimserlik, kendine inanç ve güç duygusu sağalyan enerjiler taşımakta. Yapıcı olarak yeni girişimler içinde bulunmak, amaçları gerçekleştirme adına hareket geçmek için pozitifsel etki taşıyan bir gün olarak değerlendirmek mümkün. Aynı zamanda ortaklıklar, işbirlikleri, ilişkiler üzerinde olumlu gelişmeler yakalayabilecek fırsatlarıda değerlendirebiliriz.
Cuma günü, Sabah erken saatlerinde Oğlak burcu ilerleyişinin son derecelerinde Ay, Pluto ile kare açı yapmakta olacak. Hem kendimize karşı hem diğer kişilere karşı sert, kırıcı, yıkıcı tarzda davranışlar içine giriyor olmaktan uzak kalmakta fayda var. Cuma günü öğleden sonrasında Ay’ın Kova burcuna geçişi ile birlikte önümüzdeki Pazartesi sabahının erken saatlerine kadarki süre içinde kendimizi çok daha özgürlüğümüzü arayan, geleceğe yönelmiş, yenilik ve gelişim ihtiyacı içinde hissedecek olabiliriz. Ay burada Güneş ve Jüpiter’in kavuşum derecesi ile kare görünüm sergilemekte. Gerek kişisel gerek toplumsal boyutta sorun oluşmasına karşı dikkatli olmakta fayda olan Cuma ve Cumartesi günü, kendimize olan güvenimizin kontrol dışına çıkmasına müsaade etmemek, fazlasıyla duygusal kararların yol açacağı dengesiz, abartılı davranışlar, kararlar içine giriyor olmamakta fayda var. Olumlu açıdan değerlendirildiğinde artan özgüven ile geleceğe yönelik çaba gösterme, istek ve umut ile geleceğe yönelik çaba göstermek gereken işlerimiz için değerlendirebileceğimiz bir gün.
29 Ekim Pazar günü, 29 Ekim 1923 günü Türkiye Cumhuriyetinin ilan edilişinin 94. yılını kutladığımız bugün Kova burcu ilerleyişini sürdürmekte olan Ay, yenilikçi, özgürlük ve bağımsızlık ihtiyacı içeren duygular ile şekillenmekte olan bir güne işaret etmekte. Gerek toplumsal ve yine gerek kişisel boyutta sosyal çevre, arkadaş grupları, sosyal amaçlı gruplara yönelme, grupsal, toplumsal, eşitlikçi amaçlar taşıyan duygular ile hareket etmeye yöneliyor olduğumuz bir günde Cumhuriyet Bayramını kutluyor olacağız. Ay’ın Satürn ile olan uyumlu görünümü sorumluluk ve görev alma anlayışımızı yapıcı olarak kullanabileceğimizi göstermekte.

Cumhuriyetimizin 94. yılı hepimize kutlu olsun…

Sevgiyle kalın…
Dilâra Başar Efeoğlu

 

 

9 Ekim – 15 Ekim Haftası Gökyüzü

5f7afd853536c39d315296e6e18a80b2

10 Ekim 2017 Salı günü (16:30) Jüpiter, Akrep burcu ilerleyişine başlıyor. Jüpiter, Akrep burcu geçişi, yıl boyunca, ruhsal ve spiritüel konulara artan eğilim, fikirsel ve felsefi üretkenlik, yoğunlaşan ruhsal arayışlar ve inançlar üzerine odaklanma taşıyor olacak. Artan metafiziksel eğilimlerin yanısıra insan doğası, psikolojik tabanlı bilimler alanlarında da gelişmeler yaratacak. Akrep burcunun asıl gerçeğe ulaşma dürtüsü, Jüpiter’in soyutsal, felsefi zihni ile birleştiğinde, zihinsel ve ruhsal sorgu içinde kalan ruh için dönüşüm kaçınılmaz olacak. Bununla birlikte, Akrep burcunun güç ve kontrol tutkusu, Jüpiter’in büyüten, güven veren etkisi ile birleştiğinde içinde bulunacağımız gelecek 1 yıllık süreçte, gücün idealleştirilmesi, aşırılaşması, kontrol güdüsünün yıkıcı, yok edici, kriz yaratan durumlara varması şekline bürünecek olabilecek. Gizlilik barındıran, gizli yürütülen özellikle inançsal, ruhsal, ideolojik istekler, unsurlar taşıyan oluşumların çok daha göz önüne çıkacak, genişleme, büyüme, faaliyet gösterme arzusu ve imkanı bulacak olabileceğini söyleyebiliriz. Yasal olmayan türde örgütlenmeler, gizli teşkilatlar, mafya, terör, yeraltı örgütleri çok daha büyüme, sınırlarını aşma, varlık gösterme amaçları içinde olmalarını Jüpiter Akrep geçişi ile ortaya koyacak olabilecekler. Jüpiter’in Akrep burcu yolculuğu hakkında daha önce paylaşmış olduğum yazımın tamamına https://dilaraefeoglu.wordpress.com/2017/10/06/jupiter-akrep-burcunda/ linki ile ulaşabilirsiniz.

11 Ekim Çarşamba günü Mars ve Satürn arasında oluşan kare açı kesinleşmekte. Geçtiğimiz hafta içinden bu yana aktifliğini sürdürmekte olan açı 23 Ekim’e kadar etkisini gösteriyor olacak. Hareket etme, istekleri gerçekleştirme, kendini ortaya koyma duygusunu ifade eden Mars’ın, Satürn ile oluşan kare görünümü, isteklerimizi elde etmenin, kendimizi, arzularımızı ortaya koymanın ve elde etme amacı ile hareket edebiliyor olmanın zorlu, engellenmiş, sınırlandırılmış hali ile karşılıklı kalmış ve kalacak olabileceğimizi göstermekte. Bastırılmış olan fiziksel ve ruhsal enerjiye işaret eden görünüm ani ve sarsıcı, yıkıcı, yüksek öfke içeren bir hareket tarzı ile açığa çıkabilecek negatifsel bir enerji halininde oluşabileceğini ortaya koymakta. Duygusal kontrolü elde tutabiliyor olmak, saldırgan, yıkıcı, patlayıcı duygular ve davranışlar içine girmekten uzak kalmak ve aynı zamanda bu tarz tutumlar içeren olay ve davranışlara maruz kalıyor olmaya karşı da dikkatli ve tedbirli olmakta fayda var. Aynı gün gökyüzünde Merkür ve Uranüs arasında oluşan karşıtlık açısı aktif görünüme geçmekte. Ani kararlara, sabırsız ve düşünmeden hareket etmeye yol açabilecek olan açı, çatışmacı, gergin ve öfkeli davranışlara zemin hazırlamakta. Toplumsal olarak özellikle 11 Ekim Çarşamba gününü takip eden hafta sona kadar gerginlik içerebilecek olaylara karşı dikkatli olmakta fayda var. Mars ve Satürn arasında oluşan kare görünüm ülkemiz haritasının 4. evi ve 6. evi üzerinde gerçekleşmekte. Natal 4. ev üzerinde transit Mars, ülke toprak güvenliği konusunda mücadele etmenin gerektiği bir süreci anlatmakta. Süreç, diğer ülkeler ile olan ilişkiler açısından yansıyabilecek mecbur bırakıcı, sorun çıkarmaya yönelik, engel oluşturan tarzda biçimlenebilecek gelişmelere açıklık oluşturabilmekte. Aynı zamanda 4. ev hükümet ile muhalefet gösteren parti kuruluşları olarak bu alanda oldukça sınırlanma içinde kalabilecek olacaklarına işaret etmekte.

14 Ekim Cumartesi günü Venüs, Terazi burcuna geçiş yapıyor. Yöneticisi olduğu Terazi burcunda Venüs, karşılıklı kurulan bağlar üzerinde uyum, denge, uzlaşma yanlısı olan bir bakış açısını ifade eder. Sevgi, aşk, ilgi ve güzel olan şeylere karşı artan değer anlayışı Venüs’ün bu burçta taşıdığı yaratıcılığıdır. Venüs yaklaşık 24 gün sürdürecek olduğu Terazi burcu hareketi esnasında Pluto ile kare açı yapacak oluşu ise gelecek günlerde aranılan uyum, uzlaşma ve huzurun ilişkilere kolay bir şekilde yansıtılamayacağını göstermekte. 28 Ekim Cumartesi günü kesinleşmiş dereceye ulaşacak olan Venüs, Pluto kare açısı, ilişkilere ihtiyaç hissetmek ile birlikte, ilişkiler üzerinde oluşturulacak olan güç ve kontrol arayışları, barış ve huzurun bozulması, karşılıklı kurulan bağlar üzerinde oluşabilecek gerilimli, çatışmacı ve kopartıcı etkiler söz konusu olabilecek.

15 Ekim Pazar günü kesinleşecek olan Merkür, Uranüs karşıtlığı 11 Ekim Çarşamba gününden itibaren aktifliğini sergiliyor olacak. Merkür, Uranüs karşıtlığı özellikle iletişime yönelik olarak sorun çıkarıcı, aceleciliğin, sabırsızlığın ve heyecanın yol açabileceği yanlış ifadelere, yanlış kararlara yol açacak olabilir. Özellikle Çarşamba gününden itibaren acele karar vermekten uzak kalmak, öfke kontrolünü sağlayabiliyor olmak fayda getirici olacaktır.

Sevgiyle kalın…

Merkür, Terazi Burcunda

f0d43280182bc38de8b5ad50f1266ba6.jpg

“Büyük insanlar dinlemeyi tekellerine alırlar. Küçük insanlar konuşmayı tekellerine alır.” David J. Schwartz

Başak burcu yolculuğunu bitiren Merkür, 30 Eylül Cumartesi günü (bugün) Terazi burcuna geçiş yaptı. Merkür, Terazi burcunda uyum sağlamaya yönelik, uzlaşma yanlısı, diplomasi içeren davranışları benimseyen bir iletişimsel dili ifade eder. Olaylara tek yönden bakmak yerine çok yönlü bakabilme yetisine sahip olan Terazi burcunda hareket eden Merkür, eşitlik ve adalet anlayışı gelişkin olan zihinsel yapısı ile karşıtlıklar üzerine uyum getirme güdüsü içinde olan, karşıtlıkları birleştirme yanlısı davranış ve tutumlar sergileyen zihinsel süreci tanımlar. Merkür’ün bu burçta taşıdığı girişimcilik ve işbirliği içinde olma etkisi ile birlikte, iş ve ticaret hayatında oluşabilecek yeni anlaşmalar, ortaklıklar devreye girebilir.

Terazi Burcu

100864eaad335a6025cffb1c5364655f.jpg

Doğa Terazi Burcu Zamanında

Sonbahar ekinoksu olarak adlandırılan, yerkürede gündüz ve gece saatlerinin eşitlendiği gün olan ve doğanın kuzey yarım kürede sonbaharın gelişini haber verdiği, Güneş’in Terazi burcuna geçişi bu gece saat (23:01) gerçekleşiyor olacak.

Antik Mısır devri dini metinlerini içeren Mısır Ölüler Kitabı’nda yer aldığı şekilde; ölüm zamanı gelen ve sorguya alınan ruhlar, bir kefesine hakikat ve adaleti temsil eden devekuşu tüyü konulmuş terazinin diğer kefesi üzerinde tartılır ve ancak tüyden daha hafif kalbe sahip olan ruh ölüm sonrası tanrılar katına çıkmaya hak kazanırmış. Terazinin diğer kefesindeki tüyden daha ağır gelen ruh ise kalbinin bir tüyden daha hafif oluşunu sağlayana dek tekrar yaşama geri gönderilirmiş. Bu mit’de yer alan terazi sembolü, Terazi burcunun denge, adalet,tarafsızlık ve hakemlik vasıflarını yansıtmakta.
Terazi Burcu yönetici gezegeni Venüs’ün sevgi, güzellik, sanat, ilişkiler, uyum ve denge arayışı özelliklerini taşır nitelikte geliştirdiği sosyal kimliğe sahip olan bir burçtur. Terazi burcunun ilkesi ilişkilerdir. İlişkiler üzerine kurduğu kavramlar ile gelişme sağlama yolunu seçen Terazi burcu bu amaç doğrultusunda işleyiş sergileyen kişisel ve sosyal bağlar oluşturma yanlısı davranışlar gösterir.
İlişkilerin sürdürülüyor olma güdüsünü taşıyan bu burç, uyum, barış, uzlaşma içeren türden davranış modellerini benimseyecek, düşünceli, işbirlikçi, hoşgörülü tavırları ile dahil olduğu gruplarda bu yönden insiyatifi ele almaktan çekinmeyecektir. Denge kurma ve uyum geliştirici kimliği ile tanınacak olan Terazi burcu gerek kişisel ilişkilerinde gerek sosyal ilişkilerinde tek başınalığın dışına çıkan bir bakış açısına sahiptir. Diğer kişilere ve diğer olgulara karşı farkındalığı yüksek olan bu burç, karşılıklı ilişkilerde denge yaratma, adalet dağıtma, uzlaşma getirme dürtüleri ile hareket eder. Kendi bireyselliğini yok saymak Terazi burcunun fazla uzlaşmacı olma uğruna edindiği yanlış kullanılan bir kişilik dürtüsü halini alabilir olduğunda, bu burç kişisinin ikili ilişkilere ihtiyaç hissetmeye, tek başına kalmaktan kaçıyor olmaya, ancak ilişkiler ile kendini ifade etmeye ya da ilişki içerisinde kendi varlığını yitirmeye varacak durumlar ve duygular içerisine girmesine neden olabilir. Güzellik ve estetik değerlere olan eğilimi ve yatkınlığı yüksek olan Terazi burcu, resim, müzik gibi güzel sanatlar dallarında artistik beceriler geliştirebilen bir burçtur.

 

Jüpiter ileri hareketine başlıyor

Type = ArtScans RGB : Gamma = 1.882

Jüpiter retrosu sonlanmak üzere, 10 Haziran sonrası artık ileri hareketine başlayan Jüpiter’in enerjisi bizi yeni deneyimlere, yeni ufuklara doğru yol aldıracak fırsatları beraberinde taşımakta…

Terazi burcu geçişini sürdürmekte olan Jüpiter yaklaşık 120 gündür retro hareketi içinde bulunmaktaydı. 10 Haziran Cumartesi günü akşamüstü saatlerinde (17:02) Jüpiter retro hareketini sonlandıracak ve ileri hareketine başlıyor olacak. Retro durumda olan Jüpiter; bir nevi kendi içimize dönmemiz gereken, hayatımıza dair yeni beklentiler, yeni anlamlar, yeni gelişmelere doğru yönelmeden önce varolanı hazmetmiş olmanın, kazanılmış değerler ile gerçekten bütünleşebilmiş olmanın muhasebesini iyi yapmış olmamız gereken bir zaman dilimini yaşamakta olduğumuzu söylemekteydi. Bu geçen 120 günlük süre için kendimize ve çevremizde gelişen olaylara dikkatli bir bakış açısı ile dönüp baktığımızda, bize bu türde enerjileri taşıyan yansımalar ile karşılaşmış olduğumuzu farkedebiliriz.

Jüpiter retro hareketini tamamlamadan hemen önce gerçekten kendi iç dünyamıza dönerek, kendi anlam ve değer yargılarımız üzerine düşünebilir, , manevi duygularımız ile yüzleşebilir, idealize etmiş olduğumuz fikir ve görüşlerimizi, adaletli olma, başkalarınında haklarını teslim ediyor olma adına sorgulayabilir, kendi ahlak ve yargı anlayışlarımızı bu yönden de değerlendirebilir ve güçlendirebiliriz.10 Haziran sonrası artık ileri hareketine başlayan Jüpiter’in enerjisi bizi yeni deneyimlere, yeni ufuklara doğru yol aldıracak fırsatları beraberinde taşımakta.

Büyümenin, genişlemenin, gelişmenin olduğu her yerde Jüpiter enerjisi vardır. Jüpiter’in taşıdığı dürtüsellik genişlemek, ilerlemek, yayılmak, enginleşmek ister. Dokunduğu her yere bu etkileri taşıyan Jüpiter bu yüzden şans ve bolluk taşıyan gezegen olarak hayatlarımıza dokunuşu ile bu türde gelişmeler yaşatır. Jüpiterin haritalarımızdaki yerleşimi ve transit etkileri bu enerjileri en çok alacağımız hayat alanımızı gösterirler. Jüpiterin retro hareketinini sonlandırıp ileri hareketine başlıyor oluşu her birimizin hayatında yer alan bolluk, zenginlik, iyimserlik, başarı ve güven duygusunu çok daha net ve çok daha görünür olmasının yaratıcısı olacaktır.

Dilâra B. Efeoğlu

16 Ekim Pazar Koç Burcunda Dolunay

 

ss-150928-supermoon-mbm-11-nbcnews-ux-1024-900

16 Ekim Pazar Koç burcunda Dolunay enerjisine doğru,

Geçmişten bağımsızlaşma güdüsü içinde, yeni uyanışlar içinde olan, özgürlük arzusunda, geleceğe yönelmiş sabırsız, isyankar, ben merkezci, sıradışı duygular ve bu duyguların yarattığı kaos ile gelen değişim.

Koç burcunun 23. derecesinde Uranüs ile kavuşum içerisinde olan Dolunay, Koç – Terazi aksında gerçekleşiyor olacak.
Geçtiğimiz 1 Ekim Cumartesi günü Terazi burcunda gerçekleşmiş olan Yeniay sonrası, yeni başlangıçlar içinde olma, amaçlar için harekete geçme güdüsü, arzu ve isteklerin realize edilme arayışı ile şekillenen 15 günlük süreç sonrası 16 Ekim Pazar günü oluşacak dolunay enerjisi ile yukarıda belirtmiş olduğum duygular ve bu duyguları yansıtan olayların içerisinde olacağız. Yeniay sonrası birbiri ile bağlantılı enerjiler içeren olaylar gidişat yönünde yeni bir ivme, yön çizecek güçte etkiler barındırmakta.
Dolunayın yönetici gezegeni Mars ve Mars, Oğlak burcunda Pluto ile kavuşum derecesinde. Mars Pluto kavuşumu yüksek irade ve yüksek mücadele gücü getiren, kendini ve isteklerini ortaya koymaktan çekinmeyen bir yapıya işaret eder. Kişi yada olayların dilini okumaya çalıştığımızda güç arayışı, amaç duygusu için aktif mücadele, kontrolü ele geçirme isteği içeren durumlar ile karşılaşıyor olduğumuzu görebiliriz.
Ay bulunduğu derecede Uranüs ile kavuşum halinde, özgürlüğe karşı duyulan büyük ve sabırsızca bir güdü şeklinde tarif edilebilecek olan bu kavuşum, cesaretli, bildiğini okumaktan çekinmemek, maceraya atılabilmeyi göze almak, bireyselliğinin ve bağımsızlığının peşinde olmak ile ilişkilendirilir.
Dolunay haritasında Merkür Güneş’e yaklaşmakta ve dolunay anında Pluto ile kare açı içerisinde. Bu durum, her türlü iletişimsel sorunlara işaret ediyor olabileceği gibi, kişisel egonun öne çıkışı, zayıf kalan mantıksallık, yanlış algılama içine düşme, muhakeme yeteneğini kaybetme ve tartışma ortamları içeren durumlar yaratabilecektir.
Kaos duygusu ve değişim enerjisi ile şekillenmiş olaylar içerisinde duygusal kontrolü ve özverili olmayı sağlamış olmak, düşünmeden ve sabırsızca verilmiş kararlardan uzak durmak, gerçekçi ve planlı şekilde hareket edebiliyor olmak ile pozitifsel yöne çevirilen güç ile sağlam ve geleceğe yönelik büyük adımlar atmak mümkün.

Sevgi ile…
Dilâra Başar Efeoğlu

Merkür Terazi Burcunda 7 Ekim Cuma, İletişimin dili değişiyor

 

4ec1310e22b81ced9c6e87e2ce1b5df1

Merkür Terazi Burcunda 7 Ekim Cuma
İletişimin dili değişiyor
İletişimin, rasyonel aklın, konuşmanın, yazmanın, zihinsel algının astrolojik temsilcisi Merkür gezegeni 7 Ekim Cuma günü Terazi burcuna geçiş yapıyor.
Merkür, yöneticisi olduğu zihinsel, akılsal, düşüncesel, fikirsel iletişimin aktif olduğu her alanda, Terazi burcunun taşıdığı enerjiler ile şekillenmiş olarak, uzlaşma ve adalet sağlamaya yönelik, iletişimde ahenk, uyum, güzellik, denge ve barış arayan bir üslup taşıyacaktır.
İletişimsel tüm bağların üzerinde etkisini hissettirecek olan Merkür, Terazi burcunda Jüpiter ile kavuşum derecesinde. 11 Ekim Salı günü kesinleşecek olan Merkür, Jüpiter kavuşumu bu tarihe değin etkilerini artarak hissettirecek şekilde, güçlü bir iletişimci, derin ve geniş bakış açısına sahip zihinsel bir yapı, ticaret ve sosyal alanda becerikli olmak gibi iletişimsel anlamda oldukça pozitif etkiler taşımakta.
Bu pozitif etkiler ile birlikte Terazi burcundaki Merkür’ün, Oğlak burcunda hareket eden Mars ile yapmakta oldukları kare açıyı dikkate aldığımızda gökyüzünde bu açıların oluşumunun, gergin, tartışmacı, kendi bildiğinde ısrar eden, fanatikleştirdiği düşünceleri şiddetle savunan bir yapı oluşumu ile karşılaştıracak olduğunuda söyleyebiliriz. 13 Ekim Perşembe günü kesinleşecek olan bu açı etkilerini öncesinde artarak hissettirmeye başlayacak ve 20 Ekim Perşembe gününe değin sürecek. 16 Ekim Pazar günü kesinleşecek olan Merkür, Pluto karesi, 20 Ekim Perşembe günü kesinleşecek Merkür Uranüs karşıtlığı mevcut.
Merkür’ün 24 Ekim Pazartesi gününe değin Terazi burcundaki yolculuğu süresince yapmakta olacağı açılar özellikle, öncü burçlar olarak adlandırılan Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak burcunda yükselen, kişisel gezegen yoğunluğu olan ve bu burçlarda doğumlu kişileri daha belirgin şekilde etkileyebilecek gökyüzüsel konuma sahip. Fikirlerin tartışmacı bir üslup ile ortaya konuluyor oluşu, düşüncesizce sarf edilen sözler, kırıcı, baskıcı ve aceleci bir iletişim tarzına girmek, ben merkezci iletişim içinde olmak olumsuzluk yaşanacak alanlar şeklinde hayatımızda belirebilir. İçinde bulunduğumuz bu etkileri olumlu olarak kullanabilmek adına; kendimiz ve diğerlerinin adalet ve doğruluk anlayışı arasında oluşabilecek farklar olduğunu dikkate almak, bu dikkat ile düşüncelerin ve fikirlerin savunuculuğunu yapıyor olmak, gerçekçi bir bakış açısı ile şekillendirilmiş aşırılık içermeyen girişimlerin içerisinde bulunmak başarılı gelişmeler elde etmeyi sağlayacaktır.

Sevgi ile…
Dilâra Başar Efeoğlu

1 Ekim Cumartesi Terazi Burcunda YeniAy

 

img_1389

1 Ekim Cumartesi Terazi Burcunda YeniAy
Terazi burcunun 8. derecesinde gerçekleşecek Yeniay, Jüpiter ile kavuşum halinde.
Terazi burcunun ifadesel özelliklerini taşıyacak olan Yeniay, ilişkilere dair uyum ve denge arayışının artışı , uzlaşmacı ve işbirlikçi tarzda kendini ifade etme arzusununun öne çıkışı, amaç ve güdüler ile hareket ediyor olma, ilişkilere, birlikteliklere ihtiyaç duyma, yeni başlangıçlar enerjisi taşıma, yeni kararlar verme gerekliliği güdüsü içinde olma, yeniayın barındırıyor olduğu etkilerden.
Yeni başlayacak her türlü karşılıklı bağ içeren ilişkiler açısından ya da varolan ilişkilerin yeni gelişmeler taşıyor olması açısından da yeniay sonrası oldukça aktif enerjiler taşımakta.
Yeniay derecesi, Diadem sabit yıldızı ile birleşimde. Diadem sabit yıldızı kişinin kendisini başkası ya da başkalarının faydası için feda etmesi ile bağdaştırılır. (Bernadette Brady) Birleşim, yıldızın taşıdığı bu etkilerin ilişkiler içinde etkin olma olasılığının söz konusu olabileceğini göstermekte (kişisel haritalarımızda yerleşimin esas alınmasının önemini de belirterek). Uzlaşımcı olma ve denge yaratma anlayışı içinde artan özveri içerisine girmek ve ilişkilerde fazlasıyla koşulları başka(sı)larının iradesine bırakma duygusu yaratabilir.
Yeniay derecesi Neptün ve GAD (Güney Ay düğümü) kavuşumu ile 150 derecelik açı yapmakta ve yeniay derecesinin yönetici gezegeni olan Venüs, bu kavuşuma üçgen açı ile bakmakta. Oğlak burcunun 2. derecesinde bulunan Mars ve retro hareketini yeni sonlandırmış olan Pluto, Yeniay derecesini kare açı ile görmekte.
Hayalkırıklıkları yaşanan, kayıp, özlem olarak hissedilen duyguların üzerimizde yarattığı gerilimi görmezden gelmek yerine onlarla yüzleşebilmeli, kendi amaç ve arzularımızı gerçekleştirebilir olma adına gerçekçi fikirler ile ve fazla hayalcilikten uzak durarak, kendi hayatımıza dair sorumlulukları kendi üzerimize alma taraftarı olabilmeliyiz. Yeni verilecek kararlarda cesaret ve mücadele gücü ile yürüyebilme enerjisi taşıyan gökyüzü bu açıdan destekleyici enerjilere sahip. Pluto’nun yeniay derecesi ile kare açısı, yüksek bir irade gücü verebileceği gibi kişiliğin yok edilmişcesine baskı altına alınmış olduğu durumlarıda gösterebilmekte, aynı açı; aşırı baskıcı, kontrolü elinde tutmak isteyen, yıkıcı bir kişiliği de işaret ediyor olabilir. Pozitifsel yönde kullanılabilecek olan yeniay enerjisi hayatlarımızda kalıcı bir dönüşümün başlangıcı olarak çalışabilir.

Sevgi ile…

Dilâra Başar Efeoğlu

22 Eylül Perşembe Güneş, Terazi Burcunda

7d2a7e472a9970a7b3eb1e96c7f2e942

Ruhun Tartısı Terazi Burcu
22 Eylül Perşembe Güneş, Terazi burcunda
Antik Mısır devri dini metinlerini içeren Mısır Ölüler Kitabı’nda yer aldığı şekilde, ölüm zamanı gelen ruhlar bir kefesine hakikat ve adaleti temsil eden devekuşu tüyü konulmuş olan Terazi üzerinde tartılır ve tüyden daha hafif kalbe sahip olan ruh, tanrılar katına çıkarılırmış, tüyden daha ağır gelen kalbin sahibi ise hafifliğini sağlayana dek tekrar yaşama geri gönderilirmiş. Bu mit’de yer alan Terazi sembolü Terazi burcunun eşitlik ve denge arayıcılığını, ahlâk ve adalet anlayışını sembolize etmektedir.
İlişkilerin sürdürülüyor olma güdüsünü taşıyan bu burç, uyum, barış, uzlaşma içeren türden davranışları benimseyecek, düşünceli, işbirlikçi, hoşgörülü tavırları ile dahil olduğu gruplarda insiyatifi ele almaktan çekinmeyecek şekilde denge ve düzen geliştirici kimliği ile tanınacaktır. Hem kişisel hem dahil olduğu sosyal gruplar içerisindeki ilişkilerinde geri planda tutuyor olduğu egosu ile tek başınalığının dışına çıkan, karşılıklı ilişkilerin farkındalığına sahip davranışlar sergileyecektir. Uyum yaratma gayreti Terazi burcunu kendi bireysel özelliklerini arka plana atabilmeye, ikili ilişkilere ihtiyaç hissetmeye, tek başına kalmaktan kaçıyor olmaya, ilişkiler ile kendini ifade etmeye ve ilişki içerisinde kendi varlığını yitirmeye varacak durumlar ve duygular içerisine girmesine kadar neden olabilir.
Sevginin, güzelliğin, ilişkilerin gezegeni Venüs tarafından yönetilmekte olan Terazi burcu, yöneticisi olan gezegenin özelliklerini taşır nitelikler ile geliştirdiği sosyal bir kimliğe sahip olan bir burçtur.
Sahip olduğu aheng ve güzellik anlayışı, sanatsal ve estetiksel zevklerin seçkinliğini bu burca taşımaktadır. Resim, müzik, güzellik, dekorasyon gibi sanatsal ve estetiksel yönleri bir hayli gelişkin olan Terazi burcu, artistik sanatlara olan yatkınlığı ve bu değerlere verdiği önem ile kendini gösterir.
Dilâra Başar Efeoğlu

Jüpiter Terazi Burcunda

4505_6

Jüpiter Terazi Burcunda
9 Eylül Cuma günü Başak burcundaki yolculuğunu sonlandırıp Terazi burcuna geçiş yapan Jüpiter adalet ve eşitlik arayışının öne çıkacak olduğu bir dönemi işaret etmekte. Jüpiter’in Terazi burcunda oluşu ile uyum ve ahenk arayışı içeren enerjiler hayatlarımızda etken olmaya başlayacaktır.

Tanrıların tanrısı Zeus ile betimlendirilen Jüpiter önümüzdeki ortalama bir yıl süresince yolculuğunu sürdürecek olduğu Terazi burcunda 10 Ekim 2017 tarihine kadar kalacak.
Roma mitolojisinde Jüpiter adını alan Zeus, Yunan mitolojisinin en güçlü ve en önemli tanrısıdır. Tanrıların kralı ya da Tanrıların tanrısı ünvanı ile anılır.
Her zaman elinde tuttuğu bir şimşek ile canlandırılan Zeus, gökyüzünün, şimşeklerin ve gökgürültülerinin tanrısıdır. Eski yunan mitolojisine göre doğaya ve gökyüzüne hakim oluşu ile getirdiği yağmurlarla bereket ve bolluk yaratan Zeus, halk tarafından adil ve kendilerini koruyan, kollayan tanrı olarak yüceleştirilmiştir.
Güneş sisteminin en büyük gezegeni olan Jüpiter astrolojik anlamda, Tanrılar tanrısı Zeus’un mitolojik sembolizimdeki gibi bereket taşıyan, bollaştıran, fazlalaştıran olarak görev yapar. Gökyüzünün ve doğanın tanrısı olan Zeus’un yeryüzüne ve insanlığa yeni düzen getirişinde taşıdığı güç ve adilliği onu iyimserliğin, maneviyatın, tarafsızlığın ve bilgeliğin tanrısı yapmıştır.

9 Eylül Cuma günü Başak burcundaki yolculuğunu sonlandırıp Terazi burcuna geçiş yapan Jüpiter adalet ve eşitlik arayışının öne çıkacağı bir dönemi işaret etmekte. Jüpiter’in Terazi burcunda oluşu ile uyum ve ahenk arayışı içeren enerjiler hayatlarımızda hakim olacaktır.
Uzlaşmacı, barışçıl, düşünceli ve denge arayışında bir yapıyı sembolize eden bu süreçte karşılıklı ilişkiler kurmaya yönelmek, ortaklıklar, beraberlikler, anlaşmalar şeklinde karşılıklı etkileşim içeren ilişkilere önem ve değer verme enerjisi taşıyan olaylar ve durumları deneyimliyor olacağız.

Jüpiter’in Terazi burcuna geçişiyle, hayata bakış açısında, inanç ve görüşlerde uyum arayışı oldukça ön plana çıkacaktır. Evlilik, ortaklık, birliktelik gibi her türlü ilişki üzerine yansıyacak olan bu uyum arayışı ilişkiler üzerinde iyimserlik, yapıcı olma ve tolerans gösterme gücünü arttıracaktır. Böylelikle yeni ve varolan ilişkilerde gelişmeler, olumlu ve uzlaşma içeren düzenlemeler yaşanabilecek olma olasılığı artmakta.

Toplumsal düzeyde etkileri açısından baktığımızda adalet ve hukuksal konular üzerinde söz konusu olacak düzenlemeler ve gelişmeler açısından büyük ve köklü fikirlerlerin ortaya konulabilecek olduğu bir yıl olarak görülmekte.

Yıl içerisinde Jüpiter, Pluton ile kare açı, Uranüs ile karşıt açı içerisinde olacaklar. Oğlak burcunda yerleşmiş olan Pluton ve Koç burcunda yerleşmiş Uranüs ile oluşturulacak bu açılara baktığımızda; şartları çok fazla zorluyor olmak, olaylara hakim olma isteği ile çok fazla ısrarcı olabilmek, güç, başarı ve arzu edilen kazançlar için kontrolsüzce aşırıya kaçan davranışlar, fikirler ve tutumlar içerisine girme riskleri ile karşılaşacak olabiliriz. Kişisel olarak bakıldığında aşırıya kaçan her türlü düşünce ve tutumdan uzak kalmak, gücü pozitifsel olarak kullanıyor olmak fayda getirici olacaktır.

Sevgi ile…

Dilâra Başar Efeoğlu

%d blogcu bunu beğendi: